Amerika'da HBO, Türkiye'deyse CNBC-E tarafından yayınlanan The Newsroom, 9 Kasım'da son sezonunu görücüye çıkarıyor. 2012 yazında yayınlanan 10 bölümlük ilk ve 2013 yazında yayınlanan dokuz bölümlük ikinci sezondan sonra dizinin altı bölümlük son sezonu bu yıl sonbahara bırakılmıştı. ACN isimli haber kanalının yüzü Will McAvoy ve ekibinin başından geçenleri konu alan The Newsroom aslında doğru haberciliği anlatıyor. Türkiye'de ve dünyada hızla ölmekte olan haberciliği düşündüğümüzde The Newsroom'un anlattıkları önem kazanıyor.

The Newsroom'un ana karakteri William McAvoy isimli ünlü ana haber sunucusu. Haberciliğin Jay Leno'su olarak biliniyor. Siyasi anlamda kimseyle dalaşmıyor, asla siyasi görüşünü söylemiyor ve bu sayede popülerlik kazanıyor. Reytingleri güzel gidiyor o da parasını kazanıyor. Her şey -onun için- yolundayken katıldığı bir panelde işler değişmeye başlıyor. Bir üniversite öğrencisinin sorduğu "Neden Amerika dünyanın en iyi ülkesi?" sorusuna moderatörün kışkırtmasıyla ağır bir cevap veren Will hemen sonrasında izne ayrılmak durumunda kalıyor. Döndüğündeyse her şeyi değişmiş buluyor. Kendisinin sert tutumundan bıkan yapım yönetmeninin başka bir ekibe geçtiğini ve yerine eski sevgilisi McKenzie McHale'ın getirildiğini öğreniyor. ACN Haber Departmanı Başkanı Charlie Skinner'ın idealleri için işe aldığı McKenzie'yi anında kovmak isteyen Will için işler tabii ki istediği gibi gitmiyor. McKenzie'nin yanında getirdiği kıdemli yapımcı Jim Harper'ın kovulup kovulmadığını öğrenmeyi beklerken sarı renkteki bir haber uyarısına tıklamasıyla da hikayemiz başlıyor. (Haber uyarılarında renk kodları kullanılır. En önemsizden en önemliye doğru sarı, turuncu ve kırmızı olarak kodlanırlar.)

McKenzie McHale'ın elbette yapım yönetmeni olma sebebi Will'in eski sevgilisi olması değil. Will'i aldatıp terk edilmesinin ardından kendini toplamak için savaşa giden McKenzie üç yıl boyunca Afganistan'da haber yapmış bir yapım yönetmeni. İstediği her kanalda çalışabilecek biriyken Charlie Skinner'ın teklifiyle ACN'e geliyor. Hikayenin tecrübe tarafı olan bin yaşındaki Charlie onu yeni bir haber departmanı yaratması için işe alıyor. McKenzie de daha bu konuda Will'le tartışırken işe başlıyor. Bütün bunlar 20 Nisan 2010'da oluyor. 21. yüzyılın en büyük çevre felaketlerinden biri olan BP Deepwater Horizon'daki patlama ve sızıntıyla ilgili Jim'in peşine düştüğü haber kanalı bütün rakiplerinin önüne taşıyor. Herkes arama kurtarma çalışmalarının peşindeyken William McAvoy ile Haber Gecesi yaşanacak petron sızıntısıyla ilgili büyük bir ihmalkarlık olduğunu duyuruyor. (Ortada gerçekten de hem BP'nin hem de Amerikan hükümetinin büyük bir ihmalkarlığı var. BP sürecin sonunda körfezin temizlenmesi için sekiz milyar dolara yakın tazminat ödemişti.)

Elbette BP haberi büyük bir dönüm noktası ancak Will değişime resmen o gün başlamıyor. Bir süre daha McKenzie'yle çekiştikten sonra kesin kararını verip Haber Gecesi 2.0'a başlıyor. Bülteni açarken seyircilerden şimdiye kadarki reyting odaklı sunumu için muhteşem bir özür dileyen Will ardından gerçek bir anchorman olmaya dönüyor. Haberlerde yorumlarını asla gizlemiyor, konuklardan istediği cevapları alana kadar susmuyor. Ayrıca bir Cumhuriyetçi olarak Tea Party politikalarını acımasızca eleştirebiliyor. Tam da 112. Kongre’nin seçilmesinin arifesine denk gelen bu durum elbetteki şirketi huzursuz ediyor. Seçimden itibaren şirketin başındaki Reese ve Leona Lensing, Will ve ekibini durdurmak için uğraşırlarken epey ileri gitseler de haber ekibi de her zaman karşılarında durmayı başarıyor. Bütün karalama kampanyaları, yasadışı telefon dinlemeleri, çıkan kötü yazılar, seçim önü münazarayı alamamalarına rağmen Will yeni ideallerinden vazgeçmiyor. Hatta birinci sezon finalinde dilinin kemiğini komple boşverip Tea Party için Amerika’nın Talibanı açıklamasını yapıyor. Bütün bunların sonundaysa kazanan taraf o. Sezon finalinin en güzel kısmında, dizinin ilk sahnesinde kendisine "Neden Amerika dünyanın en iyi ülkesi?" diye sorduğuna pişman ettiği kız stajyer olarak ACN'e geliyor. Doğru habercilikle doğru toplumu yetiştirebileceğini düşünen bir adam için daha iyisi olamaz. Ne Gabrielle Giffords'un sahte ölüm haberini vermemesi (FOX ve NBC'nin verdiği bir haber) ne de Usame Bin Ladin'in öldürülmesi haberini verirkenki başarısı (ki o gece son dakika yayınına çıkacağını bilmediği için uyuşturucu almıştı) bununla yarışamaz.