Netflix ve Marvel ortaklığının son ürünü The Defenders, 18 Ağustos’ta yayınlandı. Daha önce her birini kendi solo dizilerinde izlediğimiz dört kahraman New York’u kurtarmak için bir araya geldi.

Baştan söyleyeyim muazzam bir iş çıkmamış ortaya ancak yine de bana yeterli geldi. Olay örgüsü, genel hikâye ve kahramanların arasındaki bağ o kadar da kötü değil ancak eksikler çok. Belli ki bunun da farkındalar ama ellerinden gelen bu olmuş. Sonuçta bu tarz hikayelerde olay biraz da “aksiyon” üzerinden ilerliyor. Mantık hataları falan çok da önemli olmuyor.

Dizinin ana hikayesi K’un Lun’dan kaçarak kendi düzenlerini kuran ve ölümsüzlüğü arayan Hand ile The Defenders ekibinin yollarının kesişmesiyle New York’da uygulamak istedikleri planlarını engellemek. Şimdi bu kadar ayrıntıdan sonra gelecek şeyler elbette SPOILER içerecektir. Ona göre devam edin.

Zaten K’un Lun ve Hand dedikten sonra aslında hikayemizin Daredevil ve Iron Fist ile bağlantılı olduğunu anlamışsınızdır. Zira bütün olay Hand’in Danny’yi ele geçirerek kendi planlarını uygulama arzusu üzerine kurulu. Iron Fist’in Danny’nin bile bilmediği özelliklerini öğreniyoruz. (Burada hemen yazayım çizgi romanları bilmiyorum. Tamamen dizi evreni içerisinde yazıyorum.)

Hand ile daha önce mücadele eden Danny ve Daredevil için olaylar yabancı değil ancak Jessica ve Luke için her şey yeni… Zaten sekiz bölümlük ilk sezonun yarısı kahramanlarımızın birbirleriyle bir araya gelmesi, ortak hareket etmesi üzerinden gidiyor. Aksiyon dozu da açıkçası çok az ve bu bölümler biraz ağır işliyor ama bence çok da sıkıcı değil. Aksine hepsinin kendi dünyasından ayrı bir şekilde birleşmeleri keyifli.

Danny dizide ilk andan itibaren Hand ile mücadele içerisinde olduğu için onun açısından olaya duhul etme kısmı kolay olmuş. Matt her ne kadar kostümünü çıkarmış olsa da yabancılık çekmiyor ancak Jessica ve Luke’un olaylara bağlanması absürt olmuş haliyle. Jessica istemediği bir dedektiflik işi alır, Luke hapisten yeni çıkmıştır ancak mahallede yaşanan garip olaylara müdahale etmeden duramaz ve bir gün dördü de aynı binada karşılaşırlar. Sonrası malum, bir araya gelip kavgaya girişirler.

Bu sırada önemli olan mevzumuz da Elektra’nın tekrar hayata dönüşü elbette. Black Sky olarak dirilmiştir ve hafızası silinmiştir. Ondan geriye bedeni ve içgüdüleri kalmıştır. Yani dövüşçü karakteri. Ancak Elektra öyle bir hale gelmiş ki Luke’u sağa sola fırlatabiliyor. Kurşun geçirmez adamı tepikleyerek yere yıkıyor Elektra. Matt ve Elektra arasındaki etkileşim hikayenin gereksiz duygusallık kısmını oluşturuyor aslında. Final bölümü işlerin bu anlamda çığırından çıktığı yer oluyor bana göre ama yapacak bir şey yok. Elektra önemli bir karakter ve geri dönmesi gerekiyordu işte.

Sekiz bölüm boyunca Elektra’yı bu kadar güçlü yapan şeyin ne olduğunu öğrenemedik gerçekten. The Defenders ekibini öyle bir yere serişi var ki, evlere şenlik. İnsanın içi acıyor. Gerçi o kısmı da Danny baygın, Luke baygın ve Matt duygusal tınılarda şeklinde geçmişler. Jessica ile de kapışabilmiş işte.

Daredevil’dan tanıdığımız Stick’in de olaylara dahil olmasıyla aslında stratejik anlamda iyi gelişmeler oluyor ancak koca yüreklinin sonu kötü bitiyor. Üstat diziye veda etti mi? Orası bana göre muamma çünkü Hand’in yüzlerce yıllık hayatta kalmasını sağlayan madde Stick için de kullanılabilir.

Bunu demişken hemen niye Hand’in Danny’ye bu kadar ihtiyacı olduğunu söylemek gerek. Hatırlarsınız Elektra ve Daredevil acayip bir çukurun etrafında dönüşmüşlerdi Hand ile. İşte o çukurun sırrı ortaya çıkıyor. Hand’in ölüp dirilmelerini sağlayan bir madde var ve bu madde en son Elektra’yı dirilmek için kullanılmış. O maddenin bu çukurun dibinde olduğunu öğreniyoruz ancak daha önceki bir Iron Fist tarafından duvar mühürlenmiş. Bu yüzden Danny’ye canlı ihtiyaçları var. En nihayetinde bu amacına ulaşıyor Hand ve büyük ihtimalle de bu ölümsüzlük maddesini ele geçiriyor.

Dizinin final bölümünde çukurun üzerinde yükselen bina çökmüş olsa da birbirine sarılmış Elektra ve Matt’in ölmüş olması gerekse de görüyoruz ki Matt hayatta. Matt hayattaysa, Gao da hayattadır, Elektra da ve diğer Hand üyeleri de. Elbette Danny’nin hikayesi yine buradan ilerleyecek ama nasıl. Zaten Iron Fist’ten zevk almıyorum umarım daha da beter hale gelmez. The Defenders’ın en önemli karakterinin Danny olması gerçekten keyfimi kaçırdı. Matt ve Jessica’lı bölümler içimi açtı. Luke’un Claire ile oynaşmasından gına geldi.

Bundan da ayrıca bahsetmek istiyorum. Yani Claire’den! Bu kadar vasıfsız bir karakteri maceradan maceraya koşturmaları ve Hand elemanları ile göğüs göğüse çarpıştırmaları ağır saçmalık. Üzerine gelen iki iri erkeği alt etmeyi başarıyor falan. Zaten Iron Fist’te de bir dövüş bölümü vardı ki evlere şenlik. Çok fazla görev yüklediler ve bütün dizilere koydular bu kadını ve havasını yitirmeye başladı bence. Neyse ki iyi olan bir kısmı vardı, o da dizi için Luke ve Danny’yi bir araya getirmesiydi. Zira bu ikilinin çizgi romanlarda birlikte çalıştıkları malum. Ayrıca Matt’in herkes tarafından öldüğünün düşünülmesi Danny’nin Daredevil kostümünü giymesine neden olacak mı? Zira yine çizgi romanlarda olan bir durum bu da. Okumadım ama biliyorum.

Bir de son olarak Misty var. Sağ kolunu kaybetti ancak bu onun hikayeye daha iyi bir şekilde dahil olacağının göstergesi. Zira yine çizgi romanlarda biyonik bir kola sahip olduğu biliniyor. Artık Danny’nin dünyasında mı? Yoksa Luke ile mi izleyeceğiz onu? Merak ediyorum. Zaten dizide bana göre hak ettiği değeri görmeyen karakterlerden birisi kendisi. Claire’den bile az aksiyona giriyor olması kabul edilemez.

Genel olarak diziden ve hikayeden memnun olsam da gereksiz yere işlenmiş ya da var olan dizi evreninin doğasına ters düşen şeyler olması biraz keyfi kaçırmış. Elbette Daredevil yine iyiydi. Bunun yanı sıra Jessica kaldığı yerden devam ediyor. Şimdi Jessica’nın diğer üç kahramandan ayrılan bir yanı var. Jessica kahraman kelimesini benimsemiş biri değil daha çok iş kadını diyebiliriz ona. İlkeleri var ancak kendi kafasına göre hareket edebiliyor. Diğer üçünün de kendine has amaçları var ancak Jessica’da bu yok mesela! O yüzden de onun solo hikayesi bana göre gayet akıcı ve sağlamdı. Luke ve Jessica’nın yeniden bir araya gelmesi de güzel oldu ayrıca. Daha evlenip çocuk sahibi falan olacaklar.

Diziye 10 üzerinden 6.5 -7 gibi bir puan veriyorum. Daredevil’de muazzam işlenen Hand, Danny döneminde uyduruk bir örgüte dönüşmüştü. Burada ikisinin ortasını bulmuşlar ama o bile yeterli değildi.

Yine de ikinci sezonunu merakla bekliyorum. ☺