Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZEL
Survivor 2017’den öğrendiklerimiz

Survivor 2017, öncekilerden farklıydı. En uzundu, en kalabalıktı, en zordu. Bunların hepsini Acun Ilıcalı söylemişti, üstelik Survivor tarihinin en güçlü ünlüler ve gönüllüler takımları oluşturulmuştu. O kalabalıktan sadece bir kişinin kaldığı final gecesine giden uzun yol bize bir çok şey öğretti. Onlara şöyle bir göz atalım mı?

1. Adamlık

Arda Turan sayesinde tekrar gündem olsa (ve nihayet kullanımı sorgulanmaya) başlasa da Survivor 2017’nin özellikle ilk üç ayı boyunca bu kelimeyle fazlasıyla haşır neşir olduk. “Adam mısın?” vardı, “Böyle bir adamım,” vardı, sonra bir yerlerden “O adam deği,l” geldi. Adamlık dünyasının merkezinde Adem vardı. Final gecesi “Umarım birkaç gence örnek olmuşumdur,” diyen Adem’in isteği umarım ki gerçekleşmemiştir. Ülkeye dönüp son olanları inceledikten sonra bir Arda Turan fotoğrafı da o paylaşabilir. Instagram nöbetindeyiz.

 

2. Ataerkilliğin Ölümü

Adamlık laflarının azalmasıyla birlikte Survivor 2017’nin başka bir tarafı ortaya çıktı. Daha önce “Kızlar-Erkekler” konseptli Survivor görmüştük hatta kadın şampiyon da görmüştük ama ataerkilliğin bu kadar darbe yediği bir ada macerasını görmemiştik. (Son üçe kalanlar erkek olmasına rağmen) Negatiflikten kaybeden Nagihan ve Acun’un yarışmayı büktüğü sene sürpriz bir şekilde şampiyon olan Merve dahil Survivor’ı kazanma ihtimali en yüksek olan kadın bu sene yarıştı. Sema son dördü en çabuk garantileyen yarışmacı oldu. Çılgın Sedat’ın adadan gidişi de “Erkekler konuşurken kadına laf düşmez,” dedikten hemen sonra oldu. Yetmedi mi? Yarış kazanmakla alakası olmayan Berna adada sürekli erkeklerin sözünün geçmesine karşı çıktıktan sonra desteğini arttırıp finalin dibine kadar ulaştı.

 

3. Kazanmak Zorunda Değilsiniz

Yarış kazanamamak demişken muhtemelen Survivor tarihinin yarış kazanma-adada kalma oranı en düşük yarışmacısı Sabriye’yi anmamak olmaz. Takım arkadaşlarının deyimiyle Sabriye koşamıyordu, atlayamıyordu, zıplayamıyordu, atamıyordu, tutamıyordu. Bu haliyle de oy toplayıp neredeyse final görüyordu. Yarış performansı kötü olup ilerleyen çok kişi görmüştük ama hiçbiri bu seviyede değildi. Demek ki neymiş, Survivor adasında kalıcı olmak için ille de yarış kazanmak gerekmiyormuş.

 

4. Hatta Yarışmak Zorunda Değilsiniz

Acun, Serhat Akın için “Tüm zamanların en iyi beş Survivor yarışmacısından biri bence,” demiş olabilir. Bu kendisinin bir buçuk ay boyunca hiç yarışa çıkmamasına rağmen son üçe kaldığı gerçeğini değiştirmiyor. Sadece o da değil; Gökhan, İlhan, Sema, Adem uzun süreli sakatlıklar yaşamalarına rağmen adada kaldılar. Bu da Survivor’ın Türkiye’de dünyanın diğer ülkelerinden ne kadar farklı bir formatta hazırlandığının bir göstergesi gibi. Dünyanın birçok ülkesinde “ıssız adada hayatta kalma” teması üzerinden giden Survivor, Türkiye’de iki takımlı bir futbol ligi tadında.

 

5. Alıngan ve Yaşlıysanız Katılmak Zorunda Bile Değilsiniz

Müziğini sevmek ya da sevmemekten bağımsız olarak Tarık Mengüç hep sempatik biriydi herkes için. Adada da bu devam etti bir süre. Sonra bir gün Tarık Mengüç’ün sempatik değil, yaşlı ve buluttan nem kapan biri olduğu ortaya çıktı. Sırf soyadındaki bir hece eşleşiyor diye tamamen kol gücüne dayalı bir oyunu final turunda kazanmış Ogeday’a “Kimmiş güçlü” diye bağırdığı için sinirlenip laf atmak... Ruhen o kadar yaşlandıysanız katılmayın yahu, ada hayatı zor zaten.

 

6. Kulise Gerek Yok

Senelerdir sürekli gördüğümüz bir gerçek aslında bu. Her sene finale gelen yarışmacılardan biri sezon boyunca kulislere çok az dahil olmuş, stratejisini konseye hazırlanmaktansa, konseye gitmemek üzerine kuran biri olurdu. Bu sene de o kişi Ogeday oldu. Etliye sütlüye karışmadı demek doğru olmaz, sesi her zaman gür çıktı ama bu sesin içinde konsey kulisi yapmaktan hep kaçındı. Zaten sonunda toplu SMS’e gitmeden önce birlikte takıldığı kulisçiler elenmiş bir tek kendisi kalmıştı. Sonunda bir tek o kaldı. Şampiyon oldu. Kulissiz şampiyonları seviyoruz.

 

7. Kopyacılık Bir Yere Kadar

Survivor 2016’da Semih karakteriyle oldukça ilgi çekmiş ve bunu yarışmalarla birleştirince epey ilerlemişti. Bu sene Panoramalarda da sık sık izlediğimiz Semih’in kötü bir taklidi de adadaydı. Bayrampaşalı Erdi çok konuşuyordu, boş konuşuyordu, çevresindeki herkese laf atıyordu ve Bayrampaşalı olduğunu her seferinde vurguluyordu. (Tanıdık geldi mi?) Yarışmalardaki eksi performansı bununla birleşince enlerin Survivor’ının en büyük rezili oldu.

 

8. Yancılık da Bir Yere Kadar

Sonuçta bir kişinin kazanacağı bir yarışmada çekirdek aile kurmak anlamsız. Panorama’daki deyişle Pilav Dörtlüsü, Ekşi Sözlük’e göre Şer Dörtlüsü, Sabriye’ye göreyse Fantastik Dörtlü olan İlhan, Sema, Serhat ve Furkan arasından ilk bakışta sırıtan tek isim Furkan’dı. Adanın en başarılı yarışmacılarından üçünün arasında saf tutan, ağzından abi, abla, babayı ayırmayan Furkan yancılığın kitabını yazdı. Sabriye’nin girdiği potada elenmesine bakarsak çok da işe yaramış görünmüyor.

 

9. Önemli Olan Boyu Değil İşlevi

Tarihin en uzun Survivor’ıydı 2017. Başladığında daha yılın soğuk günü yaşanmamıştı bile. Ama uzun sürmesi başarıyı getirmedi. Survivor piyasa standartlarında hala çok yüksek bir noktada ama kendi belirlediği standartların epey altında kaldığı söylenebilir. Özellikle baharın gelmesinden sonra (lafın gelişi bahar) reyting sıralamasında bire çıkamadığını çok kez gördük ki bu durum önceki senelerde hep istisna olurdu.  Hem altı ay hem haftanın hemen her günü... Bakalım seneye süre kısmında bir farklılık olacak mı?

 

MEHMET DİNLER






 



YORUMLAR




DİĞER HABERLER