*Her hafta Cuma günü özetten itibaren ekran başına geçenler, Ömer ve Defne’yi görünce içinin yağları eriyenler, Kiralık Aşk sayesinde verdikleri kilolarla yaza hazırlananlar, Dünya ve tüm gezegenlerin en tatlı fandom’u, MERHABALAR!

Yazılan her yazıyı özenle okuyup, tek tek yorumlar yapana ayrıııı; yorum yapmasa da okuyup bir tebessüm edene, içinden “haklı galiba” diyene binlerce kez teşekkürler. Ömer İplikçim, bak bana özel yazılar yazdırdın. Önceden olsa sana usulca yaklaşır, “daha önce seni görmüş olamam tatlı çocuk, görsem asla unutmazdım bu yüzü…” derdim. Şimdi ise pizzamı aldım, seni biraz Ninja Turtle’liiicim.

Geçen hafta @ekranella hesabından livetweet yaparken bir söz verdim; sizler yorum yapın, #EkranellaSoruyor etiketine “benim bir çift sözüm var onu duyurursan makbule geçer” deyin, seve seve yapacağım demiştim.

Etiketten daha çok, etiketsiz mentionlar geldi. Sayısı yüzlerce olduğu için günlerdir “eli sargıda” ismini verdiğim yazımı yazarken kör oldum. Ama olsundu, değerdi. Yeter ki en başta senaristimiz Meriç Acemi olmak üzere yönetmenimiz Barış Yöş’e, ikinci yönetmenimiz Zeliha Orman, oyuncularımız ve yapımcılarımız okusun, belki biraz olsun dikkate alsınlar, isteğimiz bu.

Neden mi? Çünkü seviyoruz. Deli gibi sevmek ruhumuzda var. Sevmesek çoktaaaaan “aman bana ne başka dizi mi yok” der atlar giderdik herhangi bir trene. Ama kalmak istiyoruz. İlle de o trene binmek, o yolları görmek, gideceğimiz yeri sevmek istiyoruz. O yüzden eleştiriyoruz, çirkinleşmek gıcıklaşmak için değil.

Ne zor şartlar altında çalıştıklarını çok iyi biliyorum, defalarca set ortamında bulunan biri olarak birinin arkadan çıkıp “AAAAAA O OYUNCU ŞEY OYUNCU DEĞİL Mİ O” diye bağırmasıyla gelen o acı “kestik…” sesi ne demek çok iyi biliriz. İki dakika eğlenip videolar çektiklerinde, paylaştıklarında OKS annesi gibi “eğleneceğinize, video çekeceğinize outrun çalışın be” demek de doğru değil, bunu da istemiyoruz. Sadece ne istiyoruz, size sizin cümlelerinizi genişleterek anlatacağım. Ama öncesinde şu iki yorumla başlamak isterim ki asıl derdimizin ne olduğu ortaya çıksın; “Bakın dizimizi ciddi ciddi çok seviyoruz, alternatifsiz görüyoruz. Biz amatör izleyici zümresine lütfen artık kulak verin.”, “Ne olura olsun atar atar, yar başında tutarız. Gelmiş geçmiş emeği geçen herkese teşekkür ederiz.”

Şimdi magazinci ses tonuyla vaaaaraaaaan biiiiiir dediğimi hayal edin ve benimle kalın: