Daha önce Oscar yazılarımı okuyan üç kişi bilir. Normalde buraya giriş yazısı yazıyordum geçtiğimiz senelerde. Bu sene o bile gelmedi içimden. Bomboş bir sene bommboşş. Her yıl En İyi Film’i yazarken o seneyi hangi filmle hatırlayacağımı biliyor oluyordum halbuki. Bu sene yazarken karar vereceğim. Üstüne üstlük adaylar senaryosunda hiçbir numara olmayan aşırı romantize bir Hollywood mastürbasyonu müzikal, sonu leş bir aşk hikayesine ve anlamsız bir ittifak arayışına bağlayan bir bilimkurgu, daha başarılı modern örnekleri olmasına rağmen yine de aradan sıyrılan bir Western ve sekiz saat süren, izlemesi zor ama keyifli bir Amerikan Futbolu maçı havası veren devasa bir belgesel. Şu yazı bitsin de bu ödül sezonundan kurtulayım artık. Başlıyoruz.
En İyi Özgün Senaryo
Hell or High Water
The Lobster
Manchester by the Sea (Kazandı)
20th Century Women
Kim Kazanır: Yakın kategoriyle giriyoruz. Bir yerlerden copy paste yaptım üşenmeyip değiştirecek olsam yakın kategoriden başlamazdın ısınalım diye. Çekişme La La Land’le Manchester by the Sea arasında. La La Land teknik meknik şarkı türkü derken tonla heykelcik kazanacak (Yazının geri kalanında La La Land sevmeyeceğim, şimdiden hazırlıklı olun.) Akademi’nin bir şekilde onurlandırmak isteyeceği Manchester by the Sea’nin şansı olan iki kategoriden biri bu, üstelik muhtemelen de en güçlü tarafı. Manchester by the Sea diyorum.
Kim Kazanmalı: Modern dönemin en önemli senaryo yazarlarından biri Kenneth Lonergan. Minimal üretkenliği yaptığı işleri kusursuzlaştırabilmesini de sağlıyor. Yönetmenliği belki tartışılır ama kaleminin kuvveti tartışmaya açık değil. Senaryosu Lee Chandler’ın taşındığı bodrum katından görünen çiçekler gibi açılıyor ve her şey nihayete erdiğinde onlar gibi soluyor.
En İyi Uyarlama Senaryo:
Arrival
Fences
Hidden Figures
Lion
Moonlight (Kazandı)
Kim Kazanır: Aynı Manchester by the Sea gibi Moonlight’ın da iki majör kategoride iddiası var, biri de bu. Senaryo neyden uyarlandı nasıl uyarlandı bilemem ama gecenin rahat kategorilerinden biri olacağına adım gibi eminim. Moonlight, benim beklentilerimi karşılayamadı ama tam Akademi’nin seveceği türde, daha önce anlatılmamış bir mağduriyet hikayesi.
Kim Kazanmalı: Bilmem. Fark eder mi? Fences baya dümdüz bodoslama uyarlanmış. Tam bir “Ne var lan, ben de uyarlardım” filmi. Arrival son 15 dakikasını Çin’e yanlamaya ayırmakla heder etmese kalp kazanabilirdi. Hidden Figures eğlenceli ama sadece o kadar. Lion izlediğim en kötü filmlerden biri. Moonlight mağduriyet öyküsünün üzerine senaryo açısından çarpıcı paralel kurgusu hariç çok da bir şey katmamış. Moonlight olsun madem.
En iyi Yardımcı Erkek Oyuncu
Dev Patel, Lion
Jeff Bridges, Hell or High Water
Lucas Hedges, Manchester by the Sea
Mahershala Ali, Moonlight (Kazandı)
Michael Shannon, Nocturnal Animals
Kim Kazanır: Sadece bu ödülün değil senenin belki de en büyük kazananı Mahershala Ali. Bu kadar geç açılıp bu kadar hızlıca kabul gören aktör yakın zamanda hatırlamıyorum. House of Cards öncesi koca bir kayıp neredeyse. Moonlight’taki Juan rolünde de kısıtlı ekran süresinde filmin aslında tamamına etki etmeyi başarıyor. Rol uygun, hikaye uygun, oyunculuk uygun. Rahat bir ödül kazanacak Mahershala Ali.
Kim Kazanmalı: Zayıf sezonun en sağlam filmlerinden birinin sarsılmaz yapı taşı Jeff Bridges. Evet, tam bir Jeff Bridges rolü oynamış belki ama bazı oyuncuları kendi çektikleri çıtayla yargılamak kendi lanetleri bir yandan. Radiohead albümlerini Radiohead albümleriyle karşılaştırıp diğerlerine göre başarısız bulmak gibi. Roger Federer ayarında bir pür yetenek Jeff Bridges. Zarif, pürüzsüz ve her zamanki gibi tüm rakiplerinden daha katmanlı. Hiç şansı yok ama hak ediyor. Hayat gibi. Ya işte.
En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu:
Viola Davis, Fences (Kazandı)
Naomie Harris, Moonlight
Nicole Kidman, Lion
Octavia Spencer, Hidden Figures
Michelle Williams, Manchester By The Sea
Kim Kazanır: Çok konuşuyor, kocası tarafından ihanete uğruyor, kiliseye gidiyor ve sümükleri akıyor. Bunlar olurken de bol bol Viola Davis’lik yapıyor. “Bana Oscar verin.” Rollerini Viola Davis’ten daha hakkıyla oynayabilecek çok fazla oyuncu yok dünyada. En İyi Kadın kategorisinden En İyi Yardımcı Kadın kategorisine kaydığı gün heykelciğin üstüne yazılacak isim belli olmuştu zaten. Diğerlerinin ufacık bir şansı bile yok.
Kim Kazanmalı: Michelle Williams’ın Manchester by the Sea’deki performansıyla Mahershala Ali’nin Moonlight’taki performansı arasında bağlantı kurulabilir pekâlâ. Filmin en önemli karakterleri değil ikisi de. Kısacık bir süre sahnede kalıyorlar, akılda kalmaları gerektiği kadar akılda kalıyorlar ve her ikisi de filmin manevi pusulası oluveriyorlar. Ama Michelle Williams’ın ne Mahershala Ali gibi bir underdog hikâyesi var ne de Akademi’nin bayıldığı ırksal ezilme meselesi. Dolayısıyla adı geçmiyor bu ödülde. Geçmeli hâlbuki. Argümanı çok iyi bağladım ama.
En İyi Belgesel
Fire at Sea
I am Not Your Negro
Life Animated
OJ: Made in America (Kazandı)
13th
Kim Kazanır: Oscar Ödül Töreni gibi araya böyle kategoriler sıkıştırıyorum ben de bakalım hala okuyorlar mı diye. Bir de ödülü kazanacak olan OJ: Made in America sekiz saatlik bir başyapıt. Onu belirtmek istedim.
Kim Kazanmalı: OJ: Made in America
En İyi Yabancı Film:
Land of Mine, Danimarka
A Man Called Ove, İsveç
The Salesman, İran (Kazandı)
Tanna, Avustralya
Toni Erdmann, Almanya
Kim Kazanır: Baştan söyleyeyim, filmlerin hiçbirini izlemedim. Ama ilginç olaylar döndü burada. Açık ara favori Toni Erdmann’dı, hatta ABD’liler filmi o kadar sevdi ki Jack Nicholson’lı remake bile ayarladılar şimdiden. Sonra saçma sapan bir yasa ile İran sinemasının en önemli isimlerinden The Salesman’in yönetmeni Asghar Farhadi’nin ABD’ye giremeyeceğine karar verildi. Trump yönetimine karşı en önemli muhalefetin odağı haline gelen Hollywood bu tür mesaj fırsatlarını asla kaçırmaz. Herkes Toni Erdmann’ın daha iyi film olduğu konusunda hemfikir ve herkes ödülü The Salesman’in alacağını düşünüyor. Ben bu tür mesajların ödül hak edenden almadan verilebileceğini düşünüyorum, el ele tutuşup We are the World, We are the Children söylemeden de olur sanki bu işler.
Kim Kazanmalı: Bilmediğim bir konuda yarım sayfa yazı yazdım zaten, burayı pas geçeyim bari.
En İyi Kadın Oyuncu:
Emma Stone, La La Land (Kazandı)
Natalie Portman, Jackie
Meryl Streep, Florence Foster Jenkins
Isabelle Huppert, Elle
Ruth Negga, Loving
Kim Kazanır: Genelde Oscar Moscar ödül sezonu falan söz konusu olunca “Ulan biz sizi seviyoruz be, biz size aşığız be, bizim ablalar da burada,” diye geziyorum, bazen de hakikaten pılımı pırtımı toplayıp uzaklaşmak geliyor içimden. Bu ödül de o zamanlardan biri işte. Şimdi Emma Stone En İyi Kadın Oscar’ını kazanacak. “Niye?” sorusuna cevap verebilecek tek bir insan evladı yoktur Akademi’de. Ama işte bir film hype’landığında momentumu öyle seviyelere ulaşıyor ki bazen abidik gubidik ödüller de alıyor. Bırakın burada yarıştığı adayları, dışarıda kalanlardan bile daha iyi adaylar vardı. Ama Huppert-Portman ikilisinin arasından sıyrılacak olması bile başlı başına bir gariplik.
Kim Kazanmalı: Başka bir yerde bahsi geçmeyecek ben şurada değineyim bari. 20th Century Women, bu anlamsız film sezonunun ortasında çiçek gibi açıyor. Keyifli diyalogları, ince ince işlenmiş karakterleri şahane kurgusuyla bu sene aday olmuş birçok filme toz yutturacak taş gibi bir yapım. Filmin kalbi de çok abartı oynanabilecek karakteri, ince ince işleyen Annette Bening. Filmin ve Bening’in aday olmamasını hakikaten aklım almadı.
En İyi Erkek Oyuncu:
Casey Affleck, Manchester By The Sea (Kazandı)
Andrew Garfield, Hacksaw Ridge
Ryan Gosling, La La Land
Viggo Mortensen, Captain Fantastic
Denzel Washington, Fences
Kim Kazanır: Casey Affleck’in Lee Chandler performansı sadece Oscar’lık bir performans değil. Aynı zamanda ‘16-’17 Ödül sezonunu nasıl hatırlayacaksınız sorusuna verilecek cevaplardan biri. Ancak bu ödül yakın geçecek. Neden mi? Para ödeyerek kapattığı ortaya çıkan iki tane cinsel taviz davasından dolayı. Rakibi de çok konuşan Denzel Washington. Burada isim önemli, çünkü Washington’ın performansı Affleck’in yanına bile yaklaşamıyor, aday olan diğerlerinin de. Ama Denzel jenerasyonunun en büyük süperstarı, üstelik arkasında anormal bir stüdyo desteği var. Son düzlüğe kafa kafaya giriyor ikili. Ben bu seferlik doğrunun galip geleceğini düşünüyorum. Casey Affleck.
Kim Kazanmalı: Casey Affleck
En İyi Yönetmen:
Arrival, Denis Villeneuve
Hacksaw Ridge, Mel Gibson
La La Land, Damien Chazelle (Kazandı)
Manchester By The Sea, Kenneth Lonergan
Moonlight, Barry Jenkins
Kim Kazanır: Ang Lee’nin filmi beğenilmedi, Scorsese geç kaldı, Paul Thomas Anderson boş geçti, Coen’ler bu sene komedi senesi dedi, Spielberg yaşlandı, Nolan 2018’i bekliyor, Iñárritu dinleniyor, Tarantino emeklilik hazırlığında, Fincher dizileriyle ilgileniyor. Evet film sezonu kötü geçti ama olağan şüphelilerin ortada olmadığını atlamamak gerek. Meydanı boş bulan Chazelle rahat kazanacak.
Kim Kazanmalı: Ne demiş atalarımız “Et tu, Brute?” yani Sezar’ın hakkı Sezar’a. La La Land’i düz bir hikaye gibi hayal edin. Oğlanla kız vardır. Biri güzel öbürü yakışıklı. Meet-cute. Hayalleri vardır. İkisi de hayallerine ulaşır ama bir şekilde ayrılmak zorunda kalırlar. Bilmem kaç sene sonra görüşürler. Aman ya Rabbi o ne görüşmedir.
Gördüğünüz gibi Issız Adam’dan bir farkı yok. Bu dandik senaryodan anlı şanlı bir müzikal çıkarmak özel yönetmenlerin işi. Damien Chazelle de henüz 32 yaşında tartışmasız bir wonderkid.
En İyi Film:
Arrival
Fences
Hacksaw Ridge
Hidden Figures
Lion
Moonlight (Kazandı)
Hell or High Water
La La Land
Manchester by the Sea
Kim Kazanır: Yazıyı buraya kadar okuyan iki kişi (teşekkürler anne, teşekkürler baba) La La Land’in abartılmasına sinir olduğumu anlamıştır. Daha da uzatmama gerek yok mevzuyu. Kulislerde konuşulan şeyler La La Land aday olduğu ödülleri süpürür mü, teknikleri tamamen kazanır mı, acaba Ryan Gosling’in bile şansı olur mu gibi konular. Bu ödülün adresi uzun süredir belli.
Kim Kazanmalı: Hell or High Water 40 yıl sonra hatırlanacak bir başyapıt değil ama böyle bir sezonda en keyif aldığım film etiketini vurmak için bir başyapıta ihtiyacım yok. Derdini bilen ve derdini uzatmadan, mağduriyet kurmadan, hassasiyetlere yanlamadan anlatan; son 10 yılın belki de en iyi filmi No Country for Old Men’le akrabalık kuran, tertemiz oynanmış, müthiş tempolu, asla sıkmayan 8/10’luk bir film. Bu senelik, benim için yeterli.
Diğer kategoriler:
Kurgu: La La Land (Hacksaw Ridge kazandı)
Görüntü Yönetimi: La La Land (Kazandı)
Kostüm Tasarımı: La La Land
(Fantastic Beasts and Where To Find Them kazandı)
Müzik: La la Land (Kazandı)
Şarkı: La La Land (Kazandı)
Makyaj: Star Trek: Beyond (Suicide Squad kazandı)
Görsel Efekt: Jungle Book (Kazandı)
Ses Kurgusu: La La Land (Arrival kazandı)
Ses Miksajı: La La Land (Hacksaw Ridge kazandı)
Animasyon: Zootopia (Kazandı)
Oscar Ödül Töreni Digiturk 1 No’lu kanalda beIN MOVIES OSCARS kanalında yayınlandı.