Şeref Meselesi Kanal D’nin son dönem bombalarından. Büyük umutlarla Ayvalık’tan İstanbul’a taşındıktan sonra yedi tepeli şehrin okkalı tokatlarını arka arkaya yiyip babalarını ve varlarını yoklarını kaybeden Kılıç ailesinin maceralarını anlatan dizi, İtalyan yapımı L’Onore e il Rispetto’dan uyarlama.  Ve coğu uyarlamanın reyting çöplüğünü boyladığı bir dönemde adeta küçük bir vaha. Dizi bu vaha konumuna yavaş ve emin adımlarla geldi, “oldu mu olmadı mı?” derken seyirciyi kendine bağlayıp sosyal medya ve AB grubu reytinglerinin tepesine yerleşti. Total reytinglerde de an itibariyle beşinci sırada. Peki nedir Şeref Meselesi’ni izleten faktörler, farklı kesimlerden insanları ekran başına bağlayan sebepler? Son dönemlerin yıldız jönü Kerem Bürsin’in canlandırdığı intikam yemini etmiş çömez mafya, “sevdim mi tam severim sildim mi bir kalemde” karakteri Yiğit’in yakışıklılığı mı? Yiğit’in pusulası doğrudan şaşmayan avukat kardeşi Emir’i canlandıran Şükri Özyıldız’ın “neden saçların beyazlamış arkadaş?” kıvamındaki mağrur çekiciliği mi? Salvatore Riccardi’nin klasik mafya filmlerine alıp götüren epik müzikleri mi? Kadın dostluklarını anlatma ustası Mahinur Ergun ve ekibinin güçlü senaryosu mu? Yoksa Yasemin Allen, Şükran Ovalı ve Burcu Biricik’in canlandırdığı üç en yakın kadın arkadaş Sibel, Derya ve Kübra’nın aşk uğruna birbirine düşmesini izlemenin verdiği gizli entrikacı haz mı? Yiğit’in onu sevmediğini bile bile çocuğunu doğuran anaç Kübra mı izlettiriyor diziyi, yoksa “kankamın çocuğunun babası, eski sevgilimin kardeşi” demeden Yiğit’le aşkının peşinden koşturan Sibel’in gözü karalığı mı? Peki ya hikayenin aksiyonlu, mafyalı kısımları, Yiğit’in ölen babasının intikamını almak için belki de İstanbul’un turuncu saçlı tek mafya babası olma yolundaki yolculuğu? İşte bu soruların cevaplarını bulmak için gittik Şeref Meselesi hayranlarının kapılarını çaldık, “nesini seviyorsunuz bu dizinin?” diye sorduk, farklı farklı görüşleri sizler için derledik. Bu seferlik televizyon eleştirmenleri biraz köşede dursun, kalem seyircinin...

Sümeyye Seyyar, 23, Hukuk Fakültesi 4. Sınıf Öğrencisi

Bence Şeref Meselesi, Türk dizi sektörüne yapılmış en güzel uyarlamalardan biri. Uyarlama oluşu başlangıçta gözümü korkutsa da başlı başına bir yapıt oldu benim için. Başarılı, seçkin ama samimi ve en önemlisi dinamik oyuncu kadrosu da popülerliğinin sebeplerinden. Kurgunun merak uyandırıcı ve soluksuz izletecek şekilde işlenişi, olay örgüsünde sahnelerin çok başarılı sunulması “Kaliteli yapım işte bu!” dedirtiyor. Diyaloglar da çok başarılı, “Bu diyaloglarla yaşıyorum, gerçek diyaloglar bunlar,” dedirtiyor.

Nazan Usta, 50, Emekli

Gerçek hayatı yansıttığı, çok doğru yerlerden hayat dersi verdiği için ve bunu dozunda anlattığı için izliyorum. Seçilen oyuncular, dizide anlatılmak istenilen karakterdeki insanları seyirciye çok iyi yansıtıyor. Kübra’nın başına gelenlerin kadınların ekonomik gücünü ellerinde tutmalarının ne kadar önemli olduğunu vurgulaması açısından da çok beğeniyorum diziyi. Yiğit ve Emir’in karakterlerinden de anlaşılacağı üzere iki kardeşin aynı ailede ve ortamda yetişse bile farklı karakteristik özellikler taşıyacağını vurguluyor. Ben en çok Emir’i beğeniyorum çünkü çok zor şartlarda da olsa idealistliğinden asla ödün vermiyor. Derya’nın verdiği hayat mücadelesini ve güçlü duruşunu çok beğeniyorum, asla yılmıyor ve dimdik ayakta durabilmeyi başarıyor.

Zeynep Dinler, 50, Kafe İşletmecisi

Uyarlama olduğu ve konusu ilgi çekici olduğundan merak saldım. Sonra da konuyu işleyişini beğendiğim için izlemeye devam ettim. Sürükleyici ve heyecanlı. Başrol oyuncuları da izlememde etken oldu. Özellikle Kerem Bürsin'in Yiğit’i oynayışını görmek çok güzel. Önceki dizisinden oldukça farklı olmasına rağmen çok başarılı olduğunu düşünüyorum. Ama iki kardeşin de yolu doğru değil, bir ortasını bulmak gerekiyor. Yiğit ve Sibel'i birbirine yakıştırıyorum çünkü aynı karakterin kadın ve erkeği gibiler. Çok uyumlular.

Fatma Gümüşbilek, 46, Siyaset Bilimci

Yakışıklı erkekler, güzel kadınlar diziyi seyirlik yapıyor. Olayların hızlı gelişmesi, mıy mıy uzamaması da izlememde büyük etken. Çoğu dizide karakterler karton ve olaylar fazlaca dramatik. Şeref Meselesi’nde karakterler gerçek, olay kurgusu da doğal ilerliyor. Konu alaturka değil. Bir de müzikleri çok güzel.

Selma Çizer, 36, Grafik Tasarımcı

Şeref Meselesi Denzel Washington filmlerine benziyor. O intikam alınacak! Ve Yiğit mutlaka iyi bir yere gelecek. Onu bilmenin verdiği zevkle, aksiyon filmi izler gibi izliyorsun. Karakterler genç ve yakışıklı/güzel; konu hem aşk hem macera dolu olduğu için de seviyorum. Tabii en yakışıklısı Kerem Bürsin. Üstelik herkesin seveceği bir karakter var dizide: Erkek gibi harbi kız esmer güzeli Derya ; aşırı güzel ama azıcık kötü kalpli Sibel; orta güzel ve masum Kübra...Kaş alırken, manikür yaparken izlemek için birebir. Ama Kerem Bürsin’in çıktığı sahnelerde heyecandan oje bozulabilir, dikkat.

Gürkan Piroğlu, 57, Mühendis

Normalde dizi izleyen biri değilim, Şeref Meselesi takipçisi olduğum tek dizi diyebilirim. Diziyi en çok mafya Nihat karakteri için izliyorum. Nihat biraz durumu kontrol edemiyor gibi gözükse de ben öyle düşünmüyorum. Nihatsız bu işler nihayet’e varmaz. O adam dizinin yürüyen merdiveni. Merdiven durursa insanlar yürümek zorunda kalacakları için, Nihat da durursa izleyen bizler bu merdivenin tamiri için baskı yaparız sanırım.

Şengül Yücel, 44, Kuaför

Aralarında savaş bile olsa kardeşlerin birbirine bağlılığı beni çok etkiliyor. Emir'in aileyi bir arada tutma savaşı, kendini ailesi için feda ederek bebeğe adını vermesi çok güzel. Son bölümde Emir'in konuşmasından çok etkilendim, ağladım. Her şeyden ders çıkarıyor kendine insan, izliyoruz işte.

Nejla Zeybek, 58, Ev hanımı:

Kerem Bürsin çok tatlı bir çocuk, oğlum gibi, Şeref Meselesi’ni izlemeyi o yüzden seviyorum. Ama kardeşini oynayan çocuk daha yakışıklı. Kübra’yı haklı buluyorum hata yaptı başta ama olsun kocasına sahip çıkmaya çalışıyor. Yiğit’e Kübra’dan başkası yakışmıyor.

Gülay Karadeniz, 27, Ev hanımı:

Konusu değişik o yüzden izliyorum. Zamanla daha güzelleşti diyebilirim aslında. Abi kardeş hikâyesi  inandırıcı geliyor. Bence Yiğit haklı. Kendisine yapılan haksızlıkların cezasını veriyor. Kardeşiyle aralarının bozulmasını istemezdim asıl aralarını bozan Sibel bence. Kızlardan en güzeli o olmasına rağmen ona çok kızıyorum. Kübra’ya da üzülüyorum hem ortada kaldı hem babası öldü. İnşallah çok mutlu olurlar.

Büşra Kahya, 15, Öğrenci

İlk başta Kerem Bürsin için izliyordum. Ama diziyi izledikçe konusunu da çok beğendim. Normalde mafya dizilerini sevmem ama Kerem’e mafya olmak da çok yakışıyor. Hikayede bence hepsi haksız çünkü hepsinin hatası var. İçlerinde en masum Derya, keşke Yiğit Derya’yla olsaydı. Kübra’ya zaten hiç hak vermiyorum. Emir de çok haklıymış gibi davranıyor ama onun da haksız olduğu çok şey var. Sibel zaten baştan haksız, hiç sevmiyorum onu.

Nihal Kupa Fındık, 60, Memur Emeklisi

Emir ve Derya’yı yani Şükrü Özyıldız ve yani Şükran Ovalı'yı sevdiğim için izliyorum. İlk başta çok sarmamıştı ama anneleri hastalanıp çocuklar aileleri için savaşmaya başladığında çok hoşuma gitti. Müzikleri de güzel izlediğim eski filmlerin müziklerine benziyor.

Ece  Komşu, 40, Ev Hanımı

Evde 10 yaşında bir kızımız var. Kerem Bürsin'le yatıp onunla kalkıyor, onun için  izliyoruz. Dizideki kızları sevmemizi de yasakladı. Kızları sevdiğimizi belli edersek "anneee amaaaa nedeeeeeeen" diyor çünkü Kerem'in kendisi ile evleneceğine inanıyor. Ayrıca dizi çok sürükleyici, izlerken akıyor gidiyor.