Modern çağın yalnızlaştırmasının sonucu mudur bilmiyorum ama insanlar artık birilerinin kendisini iyileştirmesine ihtiyaç duyuyor. Ruhsal sorunların artması sessiz çığlıkları da beraberinde getirdi. İşte bahsedeceğim diziler bir nevi ilaç, merhem, tedavi niteliğinde. Elbette o kadar da ciddiye alınacak sonuçlar çıkarmamakta fayda var. Dizi neticede. Velakin dizi deyip geçmemek de gerekiyor (: Ben anlatayım, siz okuyun belki aklınıza eser izlersiniz o zaman daha da iyi anlarsınız söylemek istediklerimi, söyleyemediklerimi ☺ Karakterlerimiz iyileştiler bir nevi, kendilerine uzanan elleri geri çevirmediler. Kim bilir belki de el uzatılan kişi değil de, el uzatan kişi oluruz bizler de (: Ne uzattım yaaff diyerekten sazı dizilerime ve karakterlerime bırakıyorum efenim. Okuyacak olan gözleriniz dert görmesin…

Kill Me Heal Me (2015)

Okuyanlar bilir 2015’in enlerini sıralarken en iyi dram dizisi kategorisinde yer vermiştim ve az öz şeyler söylemeye çalışaraktan anlatmaya çalışmıştım. Şimdi de spoi vermemeye çalışarak anlatacağım diziyi ve etkilerini. Cha Do Hyun (Ji Sung) Amerika’da yaşarken çıkıyor karşımıza, ilk olarak baktığınızda sıradan normal bir insan. Kore’ye bir sebeple geri dönüp, kuzeninin partisine katılana kadar da normal seyrediyor dizi. Ne zaman ki o partiye gidiyor ve işte olaylar silsilesi başlıyor. Cha Do Hyun gitmiş sanki yerine başka birisi gelmiş gibidir. Sessiz sakin tavırlarından ve de giydiği mütevazı takım elbiselerinden eser yoktur! O da ne? Boynunda kırmızı şekiller meydana çıkmıştır ve bakışları inanılmaz derecede korkutucudur ve neredeyse bakışlarıyla öldürecektir! Sessiz sakin adamın yerinde öfkeden deliye dönmüş birini görünce haliyle bir ‘noluyo yaa’ nidası atıyorsunuz. Heyecan, merak, gerilim vs duygularınız kabarıyor. Ve son bölüme kadar da devam ediyor bu duygular. Yanlarına nefret, sevgi, aşk, merhamet, pişmanlık, yer yer umutsuzluk duyguları da ekleniyor.

Adının Shin Se Gi olduğunu öğrendiğimiz bu karizmatik karakter meğerse Cha Do Hyun’un içinden çıkmasın mı? Sadece Shin Se Gi ile kalsa iyi; rengarenk gömlekler giyinen, gemilere hayran olan, bomba yapımında uzmanlaşan Peryy Park; intihar etmeye meyilli ergen Yo Sub; Yo Sub intihar etmesin diye yaşam enerjisiyle dolup taşmış Yo Sub’un ikizi olan Yoo Na – ki kendisi en sevdiğim karakterdir diyebilirim Ji Sung ergen genç kız Yoo Na’yı enfes canlandırdı, diziyi izlemeseniz de bu karakteri mutlaka izleyin derim :D – çocukluğundan hala kurtulamamış olan NaNa; ve sonlara doğru ortaya çıkan Mr X de Cha Do Hyun’un içinden çıkan diğer karakterlermiş meğerse. Her birinin farklı isimlerinin olması, her birinin giydiği kıyafetlerin farklı olması, her birindeki bakışın diğerinde görülmemesi vs her bir ayrıntı düşünülmüş ve enfes bir şekilde de Ji Sung tarafından canlandırılmış. Her karakterin ayrı bir öyküsü var desem az söylemiş olmam…

Shin Se Gi’ye ayrı bir parantez açmak istiyorum. En öfkeli, nefret kusan, kızgınlığı artarak devam eden bir karakter olsa da en çok ona üzüldüm dizi boyunca. Cha Do Hyun’un içindeki en kederli karakterdi kendisi. Ortaya çıkış sebebi ise insanın yüreğini acıtan cinstendi. Ve zamanı geldiğinde veda ederken de en çok ona ağladım. Gitmese mi acaba diye ikileme bile düştüm ne yalan diyiim. Sizler de benim kadar sever misiniz kendisini bilemem ama Oh Ri Jin’e aşık olması ve o aşkı yaşama şekli bile insanın içine dokunuyordu. Ve kendisi aslında küçücük bir çocuktu. Kendisine el uzatılmasını bekleyen, sorunu nasıl çözeceğini bilmediği için gittikçe hırçınlaşıp iyice kördüğüm hale gelen ve aslında çokça da korkan bir çocuktu. Neyse ki acısa da, acıtsa da o da büyüdü dizinin sonunda…

Diziye dair çok bir şey yazamam. Konusuna dair ufak detaylar verdim. Oh Ri Jin’i anlatmaya kalksam spoi vereceğim istemeden, o sebepten sadece diyebilirim ki çok Kore dizisi izledim, Kill Me Heal Me gibi dizi de izledim lakin bunun gibisini nadiren izledim. Ayrıca ost’ları da dinlenesi türden. Sahnelerdeki duyguları daha iyi algılamamızı sağlıyor (: İzlemezseniz elbette pişman olmazsınız ama çok şey kaçırırsınız benden söylemesi ☺