Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
Dün akşam ilk bölümü yayınlanan Son Çıkış yaz dizisi değil kesinlikle. Sezona bir ay önceden başlayan sağlam bir gençlik dizisi olmaya aday. Tabii Furkan Palalı'nın oynadığı karakteri Miroğlu’na veya Kosavalı’ya evriltmezlerse. Dizinin jenerik şarkısı sağlam. Sahnelerin altına ille de müzik yerleştirmeseniz olmaz mı ya? Sadece bu dizinin sorunu değil bu, bütün diziler öyle gürültülü bir halde ki, bitince insanın kafası sakinliyor. Ben rap müzik sevmem ama Son Çıkış’ın jenerik müziği meraklısının diline dolanacak başarıda.
Dizideki o karanlık havayı da sevdim açıkcası. Yönetmenin kurduğu dünya, karakterler oraya aitmiş hissi veriyor. Ses sorunu çok fecaat durumda. Yetkililere "Niye dublaj canısı?" diye sormak istiyorum. O club/cafe ortamında yatak odası sesiyle konuşan karakterler oldu mu hiç? Normalde o gürültüde insanlar birbiriyle bağıra bağıra iletişim kurar ama burda özlü söz söylenip laf çakılacak kadar ince bir şekilde o gürültüde sohbet edildi. E dolayısıyla arkama bakmadan kaçasım geldi. İnandırıcı değilsen seyirci de kaçıyor artık. Bir an önce sesli çekim mi yapıyorlar, n’apıyorlar bu dublaj illetinden kurtulmaları lazım.
