Eğlence dünyasında çok rekabet var, fark edilmek zor. Bazıları yaptıkları işte iyi oldukları ve çok çalıştıkları için ünlüdür. Bazıları da yok yere ünlü olurlar. Yeryüzünde milyonlarca yetenekli insan var. Bu kişiler yıllarca çalışmalarına, hayatlarını yaptıkları işe vermelerine karşın ünlü değiller. Sosyal medyada tanınmanın gelire dönüştüğü çağımızda popüler olmak kimi insanlar için hayatının amacı. Rezil olma pahasına ünlü olanlar hayatımıza öyle bir giriyor ve tutunuyor ki, öyle kolay kurtulmak mümkün değil.

TV8’in yeni yarışma programı/ reality showu Fenomen,  bir strateji oyunu olarak tanıtılıyor.  On iki yarışmacı, haftanın en popüler insanı olmak ve 50.000 TLlık ödülü kazanmak için yarışıyor. Hafta içi her gün yayınlanan programda, tıpkı Kısmetse Olur’da olduğu gibi kızlar ve erkekler evi olmak üzere iki ev var. Yarışmacılar günlerinin büyük bölümünü bu evlerde geçiriyorlar. Evleri ayırmalarının sebebi tahminen arada bir evden diğerine ziyaretler yapılarak program akışına hareket gelmesi için.

Böyle strateji mıtrateji deyince ben kendi adıma çok heyecanlandım. Bir an, programda dehşetengiz gizli şeylerin döndüğünü ve üstün planlama gerektiren işler yapıldığını sandım. Yarışma, katılımcıların seçimlerine göre şekilleniyor gibi, buraya kadar doğru. Böyle rakiplerin neler düşündüğünü anlamaya çalışıyorlar, taktikler falan da var. Ama kimse alınmasın ya da alınsın ne yapayım; sanki köylü kurnazlığından pek öteye gidemiyorlar gibi.

* Bu yarışmada enerji çok önemli sayın seyirciler. İki lafın başında enerjim düşük, yüksek, ortalama diye konuşmak farz.

* “Oynamak” da çok önemli. Yarışmacılardan biri gereksiz yere ağlayınca ve can sıkmaya başlayınca, sen gerçekten ağlamıyorsun, oynuyorsun diyeceksiniz.

* Tüm reality showlarda olduğu gibi burada da kadınlara, bayan deniyor. Dekolte ise hassas bir konu. Özden Cerrahoğlu arkadaşını “Bir bayan olarak bir başka bayanın dekoltesini eleştirmeyeceksin!” diyerek geçtiğimiz hafta uyardı mesela.

* İNGİLİZCE. Programda Türkçe konuşmak ayıp. Birisinin tavırlarının sahte olduğunu düşünüyorsanız ona “fake” diyeceksiniz. Aralarında cümle kurabilenler yarışmacılar bile var. Örneğin geçenlerde duygusal patlama yaşayan bir yarışmacı diğer arkadaşına “Speak to the hand baby,” dedi.

* Akış biraz sıkıcı. Kavgalar, bulaşık makinesi öyle yerleştirilir mi, kim yemek yapacak, burası benim yerim/ ben hep orada oturuyorum /benim yerimden kalk gibi konular etrafında dönüyor.

* BÜYÜK UMUTLAR. Hatta Great Expectations diye yazayım, Türkçesi anlaşılmayabilir. Neme lazım? Programa katılan tüm yarışmacıların bir hedefi var. Örneğin Muhammed, oyunculuk olmazsa fotoğrafçılık yapacakmış. Simay Tokatlı, moda fenomeni olacakmış. İşte Benim Stilim yarışmacılarından üç kişi var: Çiğdem Çelik (37), daha önce oyunculuk / modellik yapan  Ayşenur Balcı (20) ve moda ve oyunculuk eğitimi aldığını belirten Özden Cerrahoğlu (24) . Gül Köseoğlu (33)  ise sekiz yıl İngiltere’de yaşamış, hosteslik yapmış. Kerim Savaş Sarı (33) extreme sports programı sunucusuymuş. Onur Yüksel (32) ise aforizmacı: “ Delikanlı adam dedikodu yapmaz, arkadan bıçaklamaz” dedi. Osman Aydın (29) ise kendisini çok yakışıklı olarak ilan etti.

* Eleme gerekçeleri; tipini beğenmedim, gözünün üstünde kaşın vardan ibaret. Örneğin Okan, arkadaşını elerken “kusura bakma istemezdim ama sana baktığım zaman samimi gelmiyorsun yani” dedi. Gül de “seninle karşılaştığımdan beri senden sürekli negatif bir enerji aldım” dedi.

* Güçlü duygular. Geçtiğimiz hafta Derya’yı elediler. Yarışmacılar elendikten sonra sunucu Öykü Serter onlarla bir röportaj daha yapıyor ve orada eteklerindeki taşları döküyorlar. İşte burada Derya, kendisinin güçlü bir karakter olduğunu, arkadaşlarına çok prim yaptırdığını, dışarıda Çiğdem ve Gül’ün asla suratına bakmayacağını söyledi. Bu kadar kısa zaman içinde nasıl kanlı bıçaklı oldular bilemiyorum, tebrik ederim.

* Elenenlerin yerine yeni yarışmacılar giriyor. Derya elenince yerine tek omuzlu “abiye” elbisesi ve nişan topuzuyla Seyda Bayram geldi. Seyda da hemen enerjiden girdi. “Enerjisi çok yüksek bir insanım bunun fark yaratacağını düşünüyorum” dedi. Seyda şarkıcıymış, hareketli şarkılar da söylüyormuş ama sesi slow şarkılarda daha ortaya çıkıyormuş.

* Bir gün kızlar evinin, diğer gün erkekler evinin popüleri seçiliyor. Kimin popüler olarak seçileceği konusunda çeşitli ortaklıklar yapılıyor. Popüler olan kişi ertesi gün evde göğsünde P harfli bir rozetle gezmenin yanı sıra iki oy kullanma hakkını elde ediyor.

* Fenomen ooooooo! İlk haftanın fenomeni Serbay oldu. Haftanın büyük ödülü 50.000 TL, oylamada eşitlik olunca yarıya indi. Açık oylamada birinci olarak belirlenen Serbay Çelikbaş, 25.000 TL’nın sahibi oldu.

Fenomen’de olan biten aşağı yukarı böyle. Kendini dünya yakışıklısı ilan eden Osman Aydın’ın dediği gibi “Çok da fazla şey yapmayın. Anlatabiliyor muyum?”

Fenomen, hafta içi her gün 15:45’te TV8’de.