Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZEL
Bu sezon epik bir sezon olacak

Geçtiğimiz hafta yeni sezonu (bir - iki eksikle) tam olarak açtık. Yazdan kalanlarla kışın sıcak tutacakların bir araya geldiği, kış gecelerinin eskileri hatırlattığı bir sezon olacak belli. Çeşitlilik konusunda şanslıyız. Geçtimiz iki sezondaki gibi birbirinin aynı diziler yok. Bakalım kim ne durumda?

 

PAZARTESİ:

İçerde:

Çağatay Ulusoy’un ekrana dönmesini herkes bekliyordu, yalan değil. Genel olarak baktığımda dizinin aksiyonu dozunda. Bazı hızlı tempodaki dizileri izleyemeyiz. İİnsan yapısı  iki buçuk saat bu tempoya dayanamaz, ambale olur. Ama İçerde’de süre ve aksiyon dengesi sırıtmıyor. Sarp karakterine gelirsek eğer, beni bilen bilir yoldan çıkartan bütün kötü çocukları severim. Melek’i de her gördüğünde bir gün sevişeceklerinden bu kadar emin olması çok tatlı.

Paramparça:

İki sezondan sonra diziler kilitlenir ya, Paramparça öyle değil. Ne olursa olsun kumaşındaki büyüyü kaybetmiyor. Dilara’nın resmi olarak esas kadın olduğu üçüncü sezon bütün kısır döngülerinden kurtulmuş bir şekilde geri döndü. Harun’un ne kadar yersiz bir adam olduğunu söylememe gerek yok herhalde. Dilara onun yetersiz karakterinden yakında sıkılacaktır. Hazal ve Cansu birbirlerinden iyice kopmuş bir şekilde hayatlarına devam ediyorlar. Hiç kimse onaylamasa da -ki bence hala saçma- Cansu’nun mafya kocasındansa Hazal’ın alternatif Cihangir ‘themed’ erkek arkadaşı çok daha güvenilir bir insandı. Hazal o cinayetle Maide Hanım’ın eline düşmüş. Kadın Hazal’ı tanımadığı için bilmiyor ama bizim küçük yılan planlasa da planlamasa da bir şekilde Maide’yi bitirerek çıkar bu işin içinden. Yani televizyonun en yaşlı kötüsünün sonunu Hazal getirecek. Paramparça’nın bu sezonki bombalarından biri de Asu! Mine Tugay, MedCezir’den sonra kariyer planını değiştirerek kötü karakterlere hayat vermeye başladı. Ve iyi ki de öyle yapıyor çünkü Asu’ya bayıldım. Hazal’ın hep Rahmi dedesine çektiğini düşünürdüm ama galiba o full anne tarafı. Dilara’nın kardeşi Asu’nun inişli çıkışlı duygularını zevkle izliyorum. Cihan’ı artık seviyorum bence o da Dilara’ya aşık. Ozan ve Candan aynı.

Babam ve Ailesi:

Ayça Bingöl ve aile dramaları tam gaz devam ediyor. Ceyda Düvenci’nin karakterini kötü buluyorlar ama hiç de öyle düşünmüyorum. Nasıl bir insan olursanız olun bütün hayatınızın bir kandırmacadan ibaret olduğunu öğrendiğinizde kalıplarla insanların nasıl göstermeden kötülük yaptığını fark edersiniz. Üzgünüm ama buradaki olay tamamen bu. Haksızlığı kılıfına uydurmak. Bu yüzden Ceyda Düvenci ne kadar ileri gidebilirse gidebilir.

1 2 3 4
Bağlan Keskin
27/09/2016 11:50
YORUMLAR




DİĞER HABERLER