Her ne kadar üzerinden bir bölüm geçmiş olsa da yazmasam içimde kalacak bir konu bu! Cumartesi günlerinin romantik-komedi takviyesi taze dizi Tatlı İntikam’ın önceki bölümlerinden birinde öyle iki nokta vardı ki izlerken hem gözlerim doldu hem yüzümde bir tebessüm oluştu.

Bu duygu geçişini yaşatan sahnelerden biri şüphesiz ki Ayşenil Şamlıoğlu’nun dizide canlandırdığı Meliha karakterinin yaşadığı hayal kırıklığı ve o hayal kırıklığının bize yaşattıkları… En azından bana! Söz konusu sahneyi fragmanda ilk gördüğümde demiştim kendi kendime ‘Tamam bu sahne sağlam gelecek!’ Ne kadar hazırlıklı olsam da yüreğime dokundu o sahne benim. Bir gözlerim buğulandı. Bir annenin evladının, hayalleri gözlerinin önünde yıkılıyor… Türlü zorluklarla gelinmiş bu günlere ve puf! Emekler hayırsız bir eniştenin gazabına uğruyor… O çırpınışlar, dolan gözler, sinirden kasılan ve kızaran bir yüz…

Ayşenil Şamlıoğlu’nu izlemek çok büyük keyif gerçekten. Ferhunda Hanımlar’a yaşım itibariyle yetişemesem de Bizim Evin Halleri dizisinden beri bilir, takiplerim kendisini. Yol Arkadaşım ve Bizim Yenge’de canlandırdığı karakterlerin de yerleri bambaşkadır. Siması itibariyle de anaç bir tavrı var, rollerindeki gerçekçiliği destekliyor bu durum. Karakteri çabucak benimseyebiliyorsunuz. Sanırım sırf bu yüzden bile ekranlara çok şey borçluyuz.

Bin teşekkür, kendisini gözümüzün önünde gönlümüzün kıyısında tutanlara.

İkinci sahne ise Sinan’ın, Pelin’le konuşurken ‘Khalil Gibran’dan alıntı yaparak cevap vermesi.

Khalil Gibran demek; Bir gözyaşı ve bir tebessüm demek! Bölüm süresince bir gülüp bir göz doldurtanlara da, hiç ummadığım bir diziden bana bağ kurduranlara da bin teşekkür!

Beni bu beyaz kefenin içinden çıkarın ve bana,
Yasemin ve leylak yaprakları giydirin;
Bedenimi fildişi sandukadan çıkarın ve bırakın,
Portakal çiçeklerinden yastıklar üzerinde dinlensin.
Arkamdan yas tutmayın benim,
Ama gençlik ve sevinç türküleri söyleyin;
Bana gözyaşı dökmeyin,

*Khalil Gibran- Bir Gözyaşı ve Bir Tebessüm