2013 yılından beri yerli ve uluslararası yapımların gösterimi için mekân ve imkân sağlayan Başka Sinema altıncı yılında, bağımsız ve uzun soluklu olması umuduyla temellerini attığı Başka Sinema Ayvalık Film Festivali’nin ikincisini sinemaseverlere sunuyor. Geçtiğimiz hafta içinde İstanbul Litera’da yapılan basın toplantısında festival programı açıklandı. Festival süresince film gösterimlerinin ardından film ekipleriyle soru-cevap seansları, söyleşiler, çocuklar ve gençler için atölyeler, konserlerle dolu zengin bir program izleyicileri bekliyor.
Festivalin direktörü Azize Tan, “Geçen yıl festivalin gördüğü büyük ilgi, hem sinema ortamının hem de seyircilerin büyük coşkusu bu yıl için daha şevkle çalışmamızı sağladı. Bölgede kalıcı olduğumuzu göstermek için bu yıl ağustos ayında açıkhavada film gösterimleri düzenledik ve yaklaşık 2500 izleyiciyi ağırladık. Ekim ayı artık Ayvalık’ta film festivaliyle anılıyor. Yerli ve yabancı pek çok konuğu festival boyunca Ayvalık’ta ağırlayacağız. Sinemanın meselelerine dair ilginç olduğunu düşündüğümüz bir panel programı hazırladık. “Yeni Sinefiller: Yeni Mecralar, Yeni Seyirciler” başlıklı panellerimizde değişen seyir biçimlerinin sinefillik kavramını hem izleyiciler hem de film üretenler açısından nasıl etkilediğini tartışacağız. Üniversitelerle sürdürdüğümüz işbirliği büyüyerek devam ediyor, İzmir’deki üç üniversiteye Gaziantep, Diyarbakır ve İstanbul’dan üniversiteler de eklendi bu yıl. Festival boyunca Ayvalık’ın çeşitli mahallerinde yapacağımız açıkhava gösterimleri devam edecek. Festival her yıl çocuklar için de bir film gösterimi yapıp atölyeler düzenliyor. Bu yıldan itibaren bu bölümü geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybeden gazeteci ve sinema eleştirmeni Cüneyt Cebenoyan anısına düzenliyoruz. Cüneyt Cebenoyan Çocuk ve Sinema Fonu’nun da bu vesileyle daha çok duyulur olacağını umuyoruz,” dedi.
Kariyo & Ababay Vakfı kurucularından Sami Kariyo da: “Başka Sinema Ayvalık Film Festivali’ne ikinci kez destek olmaktan mutluluk duyuyoruz. Festivalle birlikte Kariyo & Ababay Vakfı Yılın Yönetmeni Ödülü’nü vermeye de devam ediyoruz. Hem festivalin hem de ödülün gelecek yıllarda da kalıcı olması ve sinema sanatına katkı sunmaya devam etmesi en büyük hedefimiz,” dedi.
Festival bu yıl Bilginer-Melin Ayvalık Sanat Kültür Eğitim Vakfı, Amerikan Konsolosluğu, Ma’adra Şarapları, Özgün Zeytincilik, Koop, mO Mimarlık Ofisi,AIMA ve Penti’nin değerli katkılarıyla gerçekleşecek. Ayvalık Belediyesi de festivale büyük destek veriyor.
Festivale büyük katkı veren kurumların arasına bu yıl sanatseverlerin yakından takip ettiği Kendine Has da katıldı.
Görsel sanatlar ve gösteri sanatları alanındaki kültürel projelere ortam, mekân ve kaynak sağlayan Kültür İçin Alan projesi de festivale değerli katkısını sürdürüyor.
Festivalin danışmanlığını geçtiğimiz yıl olduğu gibi Fatih Özgüven üstleniyor.
Festival afişinde Ayvalık’a has bir midye türü olan Kidonya var. Geçtiğimiz yıl Sahir Erdinç’in festivale kazandırdığı kidonya, bu yıl Yücel Kurşun’un fotoğrafı ve Emel Işıtan’ın görsel tasarımıyla festival afişinde yer alıyor.
Ödüllü Filmler Ayvalık’ta
Programda bu yıl başlıca festivallerde ödüller almış, enine boyuna tartışılmış, dünya çapında merak uyandırmış yirmi iki ülkeden, kırkı aşkın film yer alıyor. Çoğu Türkiye’de henüz gösterime girmemiş bu filmlerin yönetmenleri, oyuncuları ve ekiplerinin büyük bölümü festival için Ayvalık’a gelip izleyicilerle buluşacak. Uzun ve kısa metrajlı filmlerin yanı sıra belgesel seçkisi de programın ilgi uyandıran bölümlerinden.
Başka Sinema Ayvalık Film Festivali filmleri ve etkinlikleri beş farklı mekânda izleyicilerle buluşacak. Bu mekânlar; festival için sinema olarak düzenlenen ve panel ve söyleşilere de ev sahipliği yapacak Ma’adra Binası, Ayvalık’ın tek bağımsız sinema salonu Vural Sineması, Ayvalık’ta pek çok etkinliğe ev sahipliği yapan Sanat Fabrikası, mO Mimarlık Ofisi binası ve Belediye Amfitiyatrosu. Festival süresince ayrıca her akşam Ayvalık ve Cunda’nın çeşitli mahallelerinde açıkhavada kurulacak seyyar sahnede ücretsiz film gösterimleri yapılacak. Gösterimler Armutçuk Düğün Alanı, Eski Köylü Pazarı, Yenimahalle Düğün Alanı, Nüfus Müdürlüğü Otoparkı (Eski Kız Meslek Lisesi) ve Cunda Pazar Meydanı’nda düzenlenecek.
KAV Ödülü bu yıl ikinci kez verilecek
Kültür ve sanat alanındaki faaliyetleriyle toplumsal gelişime katkıda bulunmayı amaçlayan Kariyo & Ababay Vakfı (KAV); sinema alanında yaratıcılığı, öncü ve örnek olmayı, ilham vericiliği, üretkenliği ve ulusal ve uluslararası sanatsal başarıyı onurlandırmak amacıyla “Yılın Yönetmeni Ödülü”nü geçen yıl ilk kez verdi. KAV’ın belirlediği danışma kurulu tarafından seçilen yönetmenler arasından geçen yıl Nuri Bilge Ceylan ödüle layık görüldü. Bu yıl seçilen yönetmene 100.000 TL değerindeki ödülü ve ödül heykelciği 4 Ekim akşamı Ayvalık Amfitiyatro’da yapılacak Başka Sinema Ayvalık Film Festivali açılış töreninde sunulacak.
Türkiye-Yunanistan ortak bölümü
Ayvalık, karşı komşusu Midilli adası ile hem tarihsel hem de güncel bağlara sahip. Midillililer özellikle pazarın kurulduğu günlerde Ayvalık’ı sık sık ziyaret ediyor, Midilli’yse her yıl Türkiye’den giden binlerce turisti ağırlıyor. Bu alışveriş son on yılda kültürel alanda da ivme kazandı, kültür-sanat ağırlıklı ortak projelerin sayısı giderek artıyor. Başka Sinema Ayvalık Film Festivali bu ilişkiye katkıda bulunmak üzere, Ege’deki ortak geçmişin izinde iki ülkenin ortak geleceği üzerine düşünmeye davet eden bir özel bölüm aracılığıyla tarih ve sanatın yanı sıra ekolojiye de odaklanıyor.
Bu bölümde yer alan filmler arasında Yorgos Lanthimos’un yakın çalışma arkadaşı Athina Rachel Tsangari’nin prömiyerini Locarno Film Festivali’nde yapan, erkekler arası rekabeti ele alan filmi Şövalye (Chevalier), yönetmen Syllas Tzoumerkas’ın küçük bir kasabada yalnız yaşayan iki kadının kasabayı altüst eden bir cinayetin ardından yakınlaşmasını anlatan Sargasso Denizi Mucizesi (To thávma tis thálassas ton Sargassón) ve Nikos Labôt’un hayatında ilk kez bir alışveriş merkezinde temizlik görevlisi olarak çalışmaya başlayan Panagiota’nın para kazanarak özgürleşirken, neoliberal düzende giderek köleleşmesinin hikâyesini anlatan ilk uzun metrajlı filmi Kadının İşi (I douleia tis) bulunuyor. Ayrıca geçtiğimiz yıl festivalde açıkhavada gösterilen Zorba’nın yönetmeni Michael Cacoyannis’in Carmen yorumu, başrolünde efsanevi oyuncu Melina Mercouri’nin oynadığı Stella bu bölümdeki diğer filmlerden.
Türkiye’den filmler
Dünyanın önde gelen festivallerinde prömiyerini yapmış, yeni yerli yapımlar da Ayvalık’ta sinemaseverlerle buluşacak.
Emin Alper’in senaryosunu yazıp yönettiği üçüncü uzun metrajlı film Kız Kardeşler Saraybosna Film Festivali’nde En İyi Yönetmen Ödülü aldı. Ayrıca geçtiğimiz İstanbul Film Festivali’nde En İyi Film ve En İyi Yönetmen dahil beş ödül kazandı. Köyde ağır koşullarda babalarıyla yaşayan üç kız kardeşin daha varlıklı ailelerin yanına besleme verilmesini anlatan filmde kız kardeşler kararlarını kendileri vermese de hayatlarının iplerini ellerinden bırakmıyor. Kız kardeşleri Cemre Ebuzziya, Ece Yüksel ve Helin Kandemir canlandırıyor. Yönetmen Emin Alper, başrol oyuncuları ve film ekibi festivalde Ayvalıklılarla buluşacak. Film Türkiye-Yunanistan ortak yapımı. Filmin müziklerini yapan Giorgos ve Nikos Papaioannou kardeşler de festivale katılarak bir mini konser verecek.
Emre Yeksan’ın dünya prömiyerini Venedik Film Festivali’nde yapan filmi Yuva, ailesine ait arazide münzevi bir hayat sürdürmeye çalışan Veysel’in arazinin bir şirkete satılma kararıyla altüst olan dünyasını ve kardeşiyle hesaplaşmasını anlatıyor. Yönetmen ilk filmi Körfez’de sergilediği atmosfer yaratma becerisini bu filmde de sürdürüyor. Emre Yeksan ve film ekibi de festival konukları arasında. Yuva filminden ilham alınarak çekilen Sel Yatağı adlı VR film de festivalde gösterilecek ve yönetmen Deniz Tortum da festivale katılacak.
Ankara ve İstanbul film festivallerinden En İyi Senaryo ve En İyi Kurgu dahil altı ödülle dönen Görülmüştür, hapishanedeki mahkûmlara gelen mektupları sansürlemekle görevli Zakir’in bir yandan da yazar olma çabasını işliyor. Filmin oyuncuları Füsun Demirel, Berkay Ateş ve Saadet Işıl Aksoy, yönetmen Serhat Karaaslan ile birlikte festivale katılacak.
Can Evrenol’un Cem Özüduru’nun Perihan isimli çizgi romanından uyarladığı Peri, çevresel felaket nedeniyle bedenlerinin bazı kısımları eksik doğan çocuklardan ağzı olmayan Peri’nin büyüme hikâyesini anlatıyor. Yönetmen Can Evrenol festival konukları arasında.
Gösterilecek kısa metrajlı filmlerden Siyah Güneş geçtiğimiz ay Locarno Film Festivali’nde Yarının Leoparları başlıklı bölümde en iyi uluslararası yapım seçilerek Küçük Altın Leopar Ödülü’nü aldı. Yönetmen Arda Çiltepe’nin ikinci kısa metrajlı filmi babasının cenazesine yetişmeye çalışan bir adamın hikâyesini anlatıyor. Gürcan Keltek, Burak Çevik gibi yönetmenlere yapımcılık da yapan Arda Çiltepe de festivale katılacak konuklardan.
Merlyn Solakhan’ın İstanbul’a dair 1982 tarihli deneme belgesel-kurmaca filmi Şehir dönemin İstanbul’una dair az rastlanır bir kent portresi sunuyor.
Festivalde gösterilecek Türkiye yapımı belgesellerden Aylin Kuryel ve Fırat Yücel’in Türkiye-İsrail arasında peruk yapımında kullanılan koşer saç ticaretini anlatan Baştan Başa ve Pelin Esmer’in merakla beklenen, Mersin’in ücra köylerinden Arslanköy’ün tiyatrocu kadınlarının açıkhavada sahnelediği tragedyayı konu edinen Kraliçe Lear da yer alıyor. Her iki belgeselin yönetmenleri de festivale katılacak.
Yönetmenliğini Kıvanç Sezer’in yaptığı Küçük Şeyler, işinden kovulduktan sonra hem kişisel yaşamında hem de evliliğinde kriz yaşayan Onur’un hikâyesini absürd bir mizahla anlatıyor. Filmin başrol oyuncusu Alican Yücesoy ve yapımcısı Tolga Karaçelik de yönetmen Kıvanç Sezer’le festivalin konuğu olacaklar.
Barış Atay’ın ikinci filmi Aden büyük bir sır saklayan suç ortağı iki kardeşin dünyalarına giren iki yolcunun hikâyesini konu ediyor. Barış Atay da festivale katılacak konuklar arasında.
Başka Sinema Ayvalık Film Festivali bu yıl kapanışı Cunda’da açıkhavada gösterilecek hipodromun unutulmaz ikilisi Bold Pilot ve jokeyi Halis Karataş’ın hikâyesini anlatan Bizim İçin Şampiyon ile yapıyor. Ekin Koç, Farah Zeynep Abdullah, Fikret Kuşkan ve filmin yönetmeni Ahmet Katıksız da kapanışta izleyicilerle buluşacak.
Dünya Festivallerinden Ayvalık’a
Başka Sinema Ayvalık Film Festivali bu yıl Venedik Film Festivali’nde Yaşam Boyu Başarı Ödülü’ne layık görülen İspanyol yönetmen Pedro Almodóvar’ın Acı ve Zafer (Dolor y Gloria) filmiyle açılacak. Antonio Banderas ve Penélope Cruz’un başrolleri paylaştığı film, yönetmenin deyimiyle bir kurmaca otobiyografi. Film, Almodóvar tiryakileri kadar yönetmenin sinemasına aşina olmayanları da onun kendine has dünyasına yaklaştıracak.
Güney Koreli usta yönetmen Bong Joon-ho’nun senaryosunu Jin Won Han’la yazıp yönettiği Parazit (Gisaengchung) bu yılın en çok ilgi uyandıran yapımları arasında. Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye’yi kazanan film toplumun en zengin ve en yoksul ucunda yer alan Park ve Kim ailelerinin yollarının kesişmesiyle değişen hayatlarını mizahtan gerilime uzanan bir çizgide anlatıyor.
Festivalin iddialı animasyon filmi Vücudumu Kaybettim (J'ai perdu mon corps) Jérémy Clapin’in ilk uzun metraj animasyon filmi. Paris’te bir laboratuvardan kaçıp ait olduğu vücudu arayan kesik elin macerasına kırık bir aşk hikâyesi eşlik ediyor. Cannes’da Eleştirmenler Haftası Büyük Ödülü’ne layık görülen film Amelie’nin senaristi Guillaume Laurant’ın Mutlu El adlı romanından bir uyarlama, senaryoyu Laurant ve Clapin birlikte yazdı.
Onun Adı Petrunia (Gospod postoi, imeto i' e Petrunija) bu yıl Berlin’de Ekümenik Jüri Ödülü ve Sinemacılar Ödülü’nü aldı. Teofania bayramında denize atılan haçı erkekleri geride bırakarak sudan çıkaran Petrunia’nın topluma, medyaya ve hukuka karşı başkaldırı hikâyesini anlatıyor. Filmin Üsküplü yönetmeni Teona Strugar Mitevska festivalin konukları arasında.
Tiflis’te hayatını halk danslarına adamış genç Mehrab’ın kendini keşfetme ve büyüme hikâyesini anlatan Ve Sonra Dans Ettik (And Then we Danced) Gürcistan’daki genel kabulleri sorgularken gelenek ve özgürlükler arasında denge kurmaya çabalayan gençlerin dünyasını anlatıyor. Odesa’dan büyük ödülün yanı sıra En İyi Erkek Oyuncu Ödülü’yle dönen ve Cannes’da Kuir Palmiye için yarışan filmin Gürcü-İsveçli yönetmeni Levan Akin ve başrol oyuncusu Levan Gelbakhiani de Ayvalık’ta sinemaseverlerle buluşacak.
Bu yılki Sundance Film Festivali’nde bütün dikkatleri üzerine çekerek Jüri Büyük Ödülü ve En İyi Görüntü Yönetmenliği dahil üç dalda ödüle layık görülen Honeyland insan-doğa ilişkisinde dengelerin epey değiştiği günümüzde, insanı doğaya üstün gelmeye çalışan bir varlık yerine doğanın parçası olduğunu kabullenen bir canlı olarak tasvir ediyor. Filmde hikâyesi anlatılan arı yetiştiricisi Türkiye kökenli Hatice Muratova ve ödüllü görüntü yönetmenleri Fejmi Daut ve Samir Ljuma Ayvalık’ta festivalin konuğu olacaklar.
Amy ile büyük beğeni toplayan Asif Kapadia bu defa Maradona’da çağımızın kahramanlarından Diego Maradona’nın inişli çıkışlı hayat hikâyesini anlatıyor. Kapadia, bu film ile şan şöhret ve üç günlük dünya arasında gidip gelen görkemli karakterlerin hayatlarını anlatmaktaki başarısını bir kez daha kanıtlıyor.
Berlin Film Festivali’nde de İstanbul Film Festivali’nde de En İyi Belgesel Ödülü’nü alan Ağaçlar Hakkında Konuşmak (Banc d'attente) bu yılın en beğenilen yapımları arasında. Film zor zamanlardan geçen Sudan’dan kaçıp uzun yıllar sürgünde kaldıktan sonra başkent Hartum’a geri dönüp diktatörlüğün kapattığı sinema salonunu tekrar canlandırmak isteyen 70’lerindeki dört arkadaşın hikâyesini beyazperdeye taşıyor. Filmin yönetmeni Suhaib Gasmelbari de Ayvalık’ta izleyicilerle buluşacak.
Bu yıl Cannes’da Ana Yarışma Özel Ödülü’nü alan Burası Cennet Olmalı Filistinli yönetmen Elia Suleiman’ın yersizyurtsuzluk üzerine kara komedisi. Başrolünde Elia Suleiman’ın kendisinin oynadığı filmde yönetmen dünyanın çeşitli yerlerinde Filistin’in izlerini buluyor.
Beanpole 1945 yılının Leningrad’ında savaşın ardında bıraktığı yıkıntılar arasında umut arayan iki genç kadının hikâyesi. Yerevan Altın Kayısı Film Festivali’nde Gümüş Kayısı Ödülü’ne layık görülen film, Cannes’da da Belirli Bir Bakış bölümünde En İyi Yönetmen Ödülü’nü aldı.
Cepteki Yumruklar, Günaydın Gece ve Yenmek gibi filmlerin usta yönetmeni, aynı zamanda senarist ve oyuncu Marco Bellocchio’nun son filmi Il Traditore bu yıl Cannes’da büyük övgüyle karşılandı. Sicilyalı mafya lideri Tommaso Buscetta’nın 1980’lerde geçen hikâyesini anlatan film, klasik İtalyan sinemasının mirasını bugüne taşıyor.
Alman yönetmen Jan Ole Genster büyük beğeni toplayan ilk filmi Oh Boy’un ardından yeni filmi Lara ile Karlovy Vary Film Festivali’nde Ekümenik Jüri Ödülü’nü aldı. Lara 60. doğum gününde hayatında yeni bir yön bulma gayreti içinde oğlunun piyano resitaline gitmeye karar veriyor: anne ile oğul arasında son derece gerilimli bir ilişki var. Jan Ole Genster festival kapsamında Ayvalık’ta izleyicilerle buluşacak.
Mehmet Akif Büyükatalay’ın Almanyalı Müslüman bir gencin kimlik arayışını anlattığı filmi Oray bu yıl Berlin Film Festivali’nde En İyi İlk Film Ödülü’nü aldı. Almanya’da tartışılan başlıca konulardan İslam’ın kimlik meselesine kattığı boyut, Oray’ın sevdiği insan ve inancı arasında bocalamasıyla işleniyor. Filmde Oray’ı canlandıran Zejhun Demirov ve yönetmen Ayvalık’ta festivalin konuğu olacaklar.
Ülke ve Özgürlük, Ayaktakımı, Benim Adım Joe, Ben Daniel Blake gibi filmlerin yönetmeni, sinemanın son auteur’lerinden Ken Loach’un son filmi Sorry We Missed You bu yılın öne çıkan yapımlarından. Loach, Ricky ve ailesinin hikâyesiyle kapitalizmin insan hayatında yarattığı tahribatı gerçekçi ve şiirsel bir dille ele alıyor. Yönetmen bu filmin senaryosunu da usta senarist Paul Laverty ile birlikte kaleme aldı.
Meeting Jim, karşıkültürün dorukta olduğu altmışlarda, daha Zuckerberg doğmamışken sosyal iletişimin âlâsını yapan kahramanı Jim Haynes kadar neşeli bir belgesel. İngiltere’deki ciltsiz kitap satan ilk kitapçıyı açan, sansürün kol gezdiği altmışlarda Richard Demarco ile öncü ve radikal Traverse Tiyatrosu’nu kuran ve Edinburgh’da Fringe’i başlatan Jim Haynes’in ilginç hikâyesini perdeye taşıyan Ece Ger ve Jim Haynes de festival konukları arasında olacak.
Yeni teknolojiler sinefilliği değiştirdi mi?
Bu yıl Başka Sinema Ayvalık Film Festivali’nin çerçevesini değişen teknolojiyle birlikte sinefillik kavramının nasıl bir dönüşüme uğradığı ya da aynı kalıp kalmadığı üzerine yürütülecek bir tartışma çiziyor. Bu bağlamda yapılacak Nasıl İzliyorlar?ve Nasıl Yapıyorlar? başlıklı iki panele eşlik etmek üzere altı filmlik bir seçki hazırlandı: David Cronenberg’den EXistenZ, Spike Jonze’dan Being John Malkovich, Tsai Ming Liang’dan Goodbye Dragon Inn, dört yönetmenli Bocaccio ‘70 derlemesinin Federico Fellini’nin yönettiği Doktor Antonio’nun Baştan Çıkışı, David Lynch’ten Mulholland Drive ve bir sürpriz, Ahmet Çadırcı’dan Renkli Türkçe.
Yeni sinefillğin tartışılacağı panelin konuşmacıları arasında Elçin Yahşi ve Umut Tümay Arslan bulunuyor. Ayrıca HBO’nun Euphoria dizisiyle uluslararası alanda da adını duyuran, yazar, yönetmen, yapımcı Dafna Lavin de Ceylan Özgün Özçelik ile “Nasıl Yapıyorlar?” paneline katılacak.
Panel konuşmacılarından İstanbullu sanatçı Antonio Cosentino’nun mO Mimarlık Ofisi binasında sinemadan esinlenen işlerini göstereceği sergi de festival boyunca gezilebilecek. Sergi Zilberman Gallery desteğiyle düzenleniyor.
Festivalde yer alan insan doğa ilişkisine odaklanan filmlerin izinde bir tartışma gerçekleştirilecek. Günümüzün yakıcı konularından iklim krizi ve dünyanın insan eliyle dönüştürüldüğü evreye işaret eden Antroposen ya da Kapitalosen kavramları bu filmler ekseninde tartışılacak.
Sinema öğrencileri Kültür için Alan desteğiyle Ayvalık’a geliyor
Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da İzmir’den Dokuz Eylül, Ege ve İzmir Ekonomi üniversitelerinin yanı sıra Gaziantep, Diyarbakır ve İstanbul’dan birer üniversitenin öğrencileri Kültür için Alan desteğiyle Başka Sinema Ayvalık Film Festivali’ne geliyor. Genç sinemacılar tecrübeli sinemacılarla yönetmen-oyuncu ilişkisi, yapım, kurgu, senaryo, görüntü yönetimi, proje hazırlama gibi başlıklar altında düzenlenen atölye çalışmalarına katılmanın yanı sıra festival organizasyonunun da parçası olacaklar.
Ayrıca Kültür İçin Alan’ın katkılarıyla bu yıl festivalde çok sayıda yabancı konuk da ağırlanacak.
Çocuklar için atölye
Festival kapsamında geçen yıl olduğu gibi bir çocuk filmi gösterilecek ve çocuklar için atölyeler düzenlenecek.
7 yaş ve üzeri çocuklar için düzenlenecek atölyeler çocukları sinemayla yakınlaştıracak, izleyici olmanın yanı sıra sanat üretmek için atacakları ilk adımlara destek olacak. Çocuklar için atölyeler bu yıl kaybettiğimiz değerli sinema yazarı Cüneyt Cebenoyan adına düzenleniyor.
Festival Biletleri
Festival biletleri Biletix üzerinden ve Sanat Fabrikası gişelerinden satılacak. Biletlerin ön satışı Biletix’ten 21 Eylül-3 Ekim, Sanat Fabrikası gişesinden 28 Eylül-3 Ekim tarihleri arasında yapılacak. Bilet fiyatları ön satışlar sırasında 12 TL ve 6 TL, festival sırasındaysa 15 TL ve 7,5 TL olacak. Hafta içi gündüz seansları öğrenciler ve 65 yaş üstü izleyiciler için 6 TL.
Açıkhava gösterimleri ve paneller ücretsiz olacak.
Film gösterimleri çizelgesine buradan, tüm programa da buradan erişebilirsiniz.