Cesur Alemdaroğlu, İstanbul'un hemen dışındaki Korludağ kasabasına doğru arabasını sürerken, kafasında babasının çalınan hayatını geri almak üzere kurduğu plan vardır... Birdenbire ağaçların arasından yola, üstünde binicisiyle birlikte kontrolden çıkmış bir at fırlar... Bir tarafı uçurum olan arazide dört nala gitmektedir...Cesur kendi hayatını tehlikeye atarak atı durdurur ve kızı kurtarır. Cesur ve Sühan böyle tanışır...
Cesur Sühan’ın Tahsin Korludağ’ın kızı olduğunu öğrendiğinde, düşmanının en zayıf ve hassas noktasını ele geçirmeye karar verir..
Sühan, çok iyi yetişmiş, kendi markasını yaratmış, güçlü bir kadındır. Kendi arazisinde çiçek yetiştirir, SHN markasıyla parfüm üretir, parfüm şişelerini kendi atölyesinde tasarlar. Cesur hayatına girene kadar, Bülent’le evleneceğinden ve güvenli hayatında mutlu mesut yaşayacağından emindir. Cesur, Korludağ’a geldiği andan itibaren Sühan’ın hayatındaki her şey alt üst olur.
Kasabada genç yaşlı herkesin nefret ettiği Tahsin Korludağ'ın tek arzusu kök salmak, torun sahibi olmaktır. Bu durum, Sühan’ın ağabeyi Korhan üzerinde büyük stres yaratmaktadır...
Korhan’ın eşi olan Cahide, çok hırslı ve paraya düşkün bir kadındır. Tahsin Korludağ'ın servetini ele geçirmek için yapmayacağı şey yoktur... Sühan’ı öldürmek dahil..
Cesur, Sühan’ın başına gelenlerin kaza olmadığını anladığında, Tahsin Korludağ’ın yanıbaşında bir düşman daha olduğunu fark eder... Tahsin Korludağ’ın “geleneksel” doğum günü şenlikleri gecesi yaşananlar herkesin kaderini değiştirecektir.