Konusunu öğrendiğimde intikamı için geri dönen Mete’nin değişim ve iyileşme sürecinin bu kadar çabuk bu kadar çarpıcı olacağını hiç düşünmemiştim. Mete, yolunu kaybetmek üzereyken intikamının bir parçası olan kişinin kızına âşık oldu ve bu noktada değişmeye başladı. Mete artık ‘onlardan birine dönüşmeden onlardan kurtulma’nın yolunu arıyor. Mete, intikamdan vazgeçmeye çalışan bir aşık olmayı seçti. Bölüm boyunca küçüklüğüyle başka bir deyişle vicdanıyla, elleri temiz, intikam istemeyen, içindeki Mete’yle hesaplaştı ve kendine bir çıkış yolu aradı. Mete’nin bu yoldaki en büyük silahı Türkan’a olan aşkı olacak. Türkan’ın Mete için endişelenip kendini tehlikeye atması, Mete’nin ona sözler vermesi bu aşkın başladığının sinyallerini veriyor.

VİCDAN
Dizi başladığından bu yana öldürmeyen hatta düşünmeyen Mete, Cengiz’in kuryeyi öldürmesiyle kelimenin tam anlamıyla dehşete kapıldı. Kendi kendine “Ben ne yapıyorum?” diye sorgulamaya başladı. Bu olay bir yerde Mete’ye aslında intikam istemediğini gösteriyor. Babasını öldürenleri öldürmenin kendisine daha fazla zarar vereceğini görüyor ve aşkına tutunmaktan başka çaresi olmadığını biliyor. İntikamcı olmanın onu katil olmaktan öteye geçirmeyeceğini biliyor ve bu yüzden de Vicdan’la gemileri yaktı. Hatta Vicdan’ı ufaktan da olsa tehdit etmekten kaçınmadı. Bu noktada Vicdan’dan biraz bahsetmek gerekiyor. Vicdan için intikam Boztepeli’yi ve tüm ekibini öldürmek anlamına geliyor. Vicdan’ın doğruları artık Mete’nin doğrularıyla örtüşmüyor. Perde arkasından Mete’yi bir piyon gibi kullanarak kendi intikamını da almaya çalışırken, artık kontrolünü kaybetmiş görünüyor. Türkan’la uğraşmaya başlaması buna en güzel örnek olarak görülüyor. Esra’yı kaçırma planının sonucunu ise bir sonraki bölümde keşfecedeğiz. Vicdan, dizinin görünmeyen ve gücünü kestiremediğimiz en kritik karakterlerinden biri olmaya devam ediyor.


Nur yüzlü, şerbet sesli Asiye Hanım, ekranların son yıllarda gördüğü en natürel bilge. Gerçekten.