Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
Şule nasıl bu hale geldi?
Sezon: 1 Bölüm: 7

Altıncı bölüm sonu hepimizin yürekleri ağzında bitmişti. Şule o merdivenlerden çıkıp, adım adım Melek’e yaklaşırken acaba onu görecek mi, Zeynep engel olacak mı diye türlü sorular geçmişti aklımızdan. Nitekim olan oldu ve Şule kızı Melek’i gördü.

Bu bölüm flashbacklerle dolu bir bölüm oldu. Ben de inanılmaz merak ediyordum Şule’nin nasıl bu hale geldiğini, nasıl çıldırmaya başladığını. Çünkü Zehra Abla diyordu ki “O çok iyi bir anne.” Biz de izliyorduk ve şunu diyorduk “Böyle anne olmaz olsun.” Nitekim Şule, gerçekten Zehra Abla’nın dediği gibi çok iyi bir anneymiş. Kızına tapan, kocasına aşık bir ev hanımıymış. Kocasının ani gelen ölüm haberiyle yılmamış ve var gücüyle her anne gibi savaşmış. Anneliğin verdiği bir savaş onunki. Genç yaşta anne olmak, eşini kaybetmek ve bir çocukla, bir başına hem yalnızlıkla hem hayatla savaşmak. Şule ilk başlarda kendini Melek’e o kadar adamış ki varı yoğu bir kızı olmuş. Her şey ama her şey onun için. Çok istediği doğum günü partilerine gidemiyor, kazandığı az maaşla hem Melek’e yetmeye, hem evini, kendini geçindirmeye çalışıyor. Başarıyor da. Ama yalnızlık işte. Çalmaya başlıyor sirenleri. Bir gün arkadaşına ev gezmesine giden Şule, arkadaşının evinin düzenini çocuklarını döverek, alnına iki vurarak sağladığını öğreniyor. Çocuk dövülür mü, o Melek’e nasıl kıyar? Ama arkadaşın evi çok düzenli tertemiz, belki denenebilir. Ve bir gün şımarık yetiştirdiğine inandırdıkları Melek’i, annesi evi toplaması için uyarıyor. Melek yapmayınca Şule kadının anlattığı gibi Melek’in alnına vuruyor. Melek’in canı acımıyor belki ama o bin pişman. Özürler dileyerek boynuna sarılıyor.

 

Yıllar geçiyor.. Melek artık altı yaşında. Yıllar geçtikçe yalnızlığı adım adım yüzüne çarpmaya başlayan Şule bir gün Melek’i itip yere düşürüyor, sonra onu uyurken yatağında bırakıp bir bara gidiyor ve Cengiz’le tanışıyor. Cengiz hayatına girdikçe kızı Melek hayatından çıkıyor. Vicdanı kimi zaman el vermiyor, ama çoğu zaman halinden memnun. Yaşadığını, nefes aldığını hissetse de aldığı nefesler yarım kalıyor. Kendini kandırma yöntemi bu olsa gerek, Melek’le çıkmak istedikleri yaz tatiline Cengiz’le çıkan, kızını bir hafta evde tek başına bırakan Şule; Bodrum’da denize nazır bir odada vicdan azabıyla uyanarak kızını arıyor diyor ki “Ben çok mutluyum Melek, peki anne mutlu olunca sen de mutlu oluyor musun?” Melek de diyor ki ‘’Sen çok mutlu ol anne.” Ama bilemiyor ki, Şule’nin mutlu olma formülü Melek’in ızdırabı.

2015 sonbahar ayında bir gün eve gelen şule Melek’i dolapta kilitli buluyor. İkinci gün Melek’in boynunda izler görüyor. Sonra bir gün çektiği ızdıraba dayanamayan Melek “Bana yardım et anne,” diyor. Şule o adamdan kurtulmaya çalışacağına, Melek’le kendisini banyoya kilitliyor ve intihar etmeye kalkışıyor. O an ‘’Neden ya, neden?!’’ demekten alamadım kendimi. Ya adam çalışmıyor, sana bakmıyor, senin kıyamadığın, kızamadığın, uğruna kaç yıl bu hayata karşı savaş verdiğin kızına işkenceler ediyor. Sen neden o adamdan vazgeçmiyorsun da kendi canından, kızından vazgeçiyorsun. Zaten en yoksul, en yalnız zamanında bile tutunmuşsun kızına, bir şekilde hayatta kalmışsın. Sen o zamanlar belki mutlu değilsin ama o mutlu. Ve o zamanlar “Kızım mutluysa ben de mutluyum,” dediğin zamanlardı. Şimdi anne mutluysa kızı da mutlu dediğin zamana sen nasıl geçebildin?! Yapma, etme Şule.

Bölüm başına geri dönecek olursak, Şule Melek’i gördükten sonra Melek’e geçmişlerini hatırlattı, onun en sevdiği yemeği, yumuş sarılmalarını ama nafile. Tam da olması gerektiği gibi Melek annesini affetmedi “Melek öldü, benim adım Turna ve ben burada annemle yaşıyorum,” dedi. Gerçekler adeta bir tokat gibi yüzüne çarpınca Şule ardına bakmadan oradan ayrıldı. Melek’i tekrar terk etti. O an Zeynep’in vicdanı el vermedi ve Şule’ye “İsterseniz ben onunla konuşabilirim, şimdi değil ama zamanla Melek yanınızda kalmak isteyebilir,” gibi umut dolu cümleler kursa da  Şule “Benim Melek diye bir kızım yok, benim kızım öldü,” dedi ve gitti.

Şule tüm bu olaylardan sonra Bodrum’a yerleşip orada yeni bir düzen kurmaya karar verdi. Neden Bodrum diye düşündüğümde en çok oradayken kızına ihanet ettiği içindir belki dedim. En çok orada vicdan azabı çekti, en çok oradayken Şule’nin Melek için gözyaşı döktüğünü gördük. Belki düzenli bir hayat kurup kızını yanına alır, geçmişteki izlerinden kurtulur. Tabii o Bandırma soğuğundan kaçmak için Bodrum’u tercih ettiğini söyledi. Cengiz’in hala hapiste olduğunu düşünerek eşyalarını almak için misafir kaldıkları eve giden Şule bir acı gerçekle de orada yüzleşti ve Cengiz’le karşılaştı. Psikopat Cengiz, Şule’nin o hapisteyken eve uğramadığını öğrenince çıldırdı ve Şule’nin gazeteci Ali’yle görüştüğünü ve onun evinde kaldığını öğrendi. Şule’nin gazeteci Ali’de kalmasının ona göre tek bir sebebi olsa da o sebep bambaşka bir sürprizdi. Sürprizin ismi ‘Melek yaşıyor’du. Bu gerçekle şaşkın şaşkın Şule’nin suratına bakakalan Cengiz acaba şimdi ne yapacak? Melek’e zarar vermesin de cehenneme kadar yolu var.

Gönül Hanım.. Hala hastaneye gitmediniz, gözümden kaçtı zannetmeyin. Vallahi o karaciğer nakli başınıza dert olacak, benden söylemesi. Kızını nasıl koruyor, nasıl sahip çıkıyor, kıyamam. Zeynep’le Melek ondan bir adım uzaklaşacaklar diye aklı çıkıyor. Melek’i de adeta torunu yerine koydu. Onu mutlu etmeyi çok seviyor. Kızına yaptığı veya yapamadığı, içinde kalan ne varsa her şeyi onunla paylaşıyor. Dizinin sonunda yaptığı örgü bilekliğin aynısını zamanında Zeynep’e de yapmış. Ah Gönül Teyzem. ‘Ben söyleyemem kızım annen olduğumu, sen anla’ durumlarına mı girdin? Zeynep o bilekliği görünce puzzle parçalarını yavaş yavaş birleştirmeye başladı. Gün gelecek ve Zeynep Gönül Hanım’ın hayatını öğrenmek isteyecek. Çok az kaldı, hissediyorum.

Her bölüm biraz daha beni kendine bağlayan bu dizide, bakalım bizleri neler bekliyor. Daha nelere şahitlik edeceğiz kim bilir. Görüşmek üzere, sevgiyle kalın.

YORUMLAR




BUNLAR DA VAR