Her yere ofisler dikiliyor, sürekli yeni iş merkezleri kuruluyor. Etrafımız binalarla çevrili. Yola çıktığımızda metrekare başına iki takım elbise düşüyor. Hem de bu takım elbiseleri sadece ofise giden sahiplerinin üzerinde görmüyoruz. Salaş yemekhanelerde de onlar var. Öğrenci kafelerine bile atabiliyorlar kendilerini. Beyaz yakalar dünyayı ele geçirmeye yemin etmiş bir topluluğun parçası gibiler tıpkı. Başarılı da oluyorlar. Artık herkes onların bir parçası olma peşinde, plaza dili dediğimiz o tuhaf yemini tekrar etme arzusundalar. Beyaz yakaların hayatımızın merkezine oturan en büyük gücüyse kısaltmalar. O kadar uzun isimleri sadece kağıtlarda yazıp daha fazla ağaç katline sebep olurken okumak için kısaltmalarını tercih etmeleri son derece doğal. Tüm insanlığı ele geçirme silahı olan kısaltmalara düşmanım. Bir tanesi hariç. SSS yani Sıkça Sorulan Sorular.