Sezon finaline bir kala MedCezir çok çok güzel bir bölümle karşımızdaydı. Birçok karakter için oldukça cesur bir bölümdü önce bunda anlaşalım. Tabii ki hot topic Yaman-Orkun yüzleşmesiydi. Nereden mi çıktı bu yüzleşme? Hemen söyleyeyim: Neon ışıklarla gezen Mira yüzünden. Gerçekten neon tabelayla gezer gibi doğal yollardan ilgi çeken Mira, gidiş biletini değiştirmiş bir de üstüne gidip bunu Orkun’a söylemiş o da değiştirsin diye. Hafta sonu planları da cabası! Eylül’ün de Mira’nın da dibi düştü. Eylül görür görmez laf sokmuştu Orkun’a ama hemen “Ben de geleyim,” falan demeye başladı. Altınkoy Teen V.I.P.’in arası ne olursa olsun bozulmuyor, harika! Ama Yaman tabii ki bozuldu, Orkun ile hesaplaşmak istedi. Mira’yı bu şekilde aşırı sevmeme rağmen sanki Yaman’ın konuşması gereken Orkun değil de Mira’ymış gibi geldi bana. Çünkü olay Mira’da bitiyor tatlı Çokoprens. Hani senin hiç diğer çocukla gidip konuşmana gerek yoktu. Mira’ya diyeceksin “Uzak dur!”. Neyse ben arkadaş gruplarının bozulmasını istemiyorum, hem Yaman ile Orkun için oldukça verimli bir konuşma oldu. Orkun Penny Dreadful’un son bölümünü yeni izlemiş olacak ki Yaman’ı ‘çıkma teklifi’nde reddetmedi. (Tabii ki Yaman = gizli kurtadam Ethan ve büyük tabii ki Orkun = Dorian Gray!) Olması gerektiği gibi sıfır çiğlikle sözleştikten sonra gecesinde buluştular. Önemli bir iki dip not var. Bunlardan birincisi, Orkun’un Mira ile bir daha olamayacağını Yaman’ın karşısında kabul etmesi. Evet ben de aynı şekilde düşünüyorum, güzeldi Orkun! İkincisi ise Yaman’ın Orkun’u kıskandığını itiraf etmesi. Bu da harikaydı ve bir esas çocuk için çok cesur bir hareketti. İkisine katılmadığım nokta Mira ile Yaman’ın bir geleceğinin olmayacağı düşünceleri. Hayır bir kere olacak. Ben hatta evleneceklerini düşünüyorum. Yaman, Mira’nın dört kocasından biri tabii ki olacak (belki iki kez bile evlenebilirler). Sosyete sever böyle şeyleri. Hatta kraliyet aileleri bile. Grace Kelly’nin Monako Prensesi olan kızlarını ne çabuk unuttunuz! Bir ara ezikler, varoşlar havada uçuştu ama sonra hemen Orkun’un Hasan’a Yaman’ı koruduğu aklıma geldi. Dedi ya, ‘’Benim kadar bile Yaman’ı tanımıyorsun, o burnu düşse yerden almaz,’’ evet aslında Orkun da biliyor Yaman’ın kaliteli bir adam olduğunu, sadece prenseslikten işte. Basketbol gibi bir ortak nokta bulduklarına göre Yaman ve Orkun belki ilişkilerini update ederken iyi yönde yaparlar. Orkun da boş bakış Buğra ile basket oynamaktan kurtulur. Haa bu arada Yaman’ın alnını açın işte böyle, ama Orkun’un bukleleri aynen kalsın. Bu arada Mira ile Orkun’un neden ayrıldığı Yaman ile Mira’nın ne zaman başladığı hala muallak. Bence Yaman ile Orkun el ele tutuşup gidip Mira’ya sorsunlar. Bir o biliyor yani cevabını.


Ender ve Sude’nin rollerini karıştırdıkları ve Ender’in yapamadığı an.

İkinci sıcak olay Ender-Sude çarpışması. Aslında zorla kızışan diyebiliriz. Açık açık söyleyeyim Ender’e o elini duvara koya koya, tatlı tatlı laf sokarak kötülük yapmak hiç yakışmadı. Ayrıca Faruk ve Sedef bile çıkıp bir şey dememişken sen ne diye bulaşıyorsun? Birilerinin hesap sorma hakkı varsa -haydi o da yok da- Sedef sorar, Faruk sorar. O da güvenliğimizin kondisyonunu neden etkiliyorsun olur anca. Sude bütün serinkanlılığı ile karşısında dururken Ender’in Entrika 101’den sınıfta kalacağını anladık tabii ki. Üzgünüm ama Ender asaletine yakışmayan hareketlerinin bedelini Sude’nin Sinan’ın fitilini ateşlemesiyle ödemeyi hak etti. Entrika 101’den A+ ile geçen Sude sana hiç bırakır mı ortalığı? Ayrıca bütün yükü Sude’ye atmamak gerek, Sinan zaten niyetliydi bu evliliği bitirmeye. Yeni olay, Ender’in spor salonunda Sinan’ı gözetleyip gözetleyip, gizliden salondaki kadının kim olduğunu öğrenme çabalarıydı. Yemeyiz tatlım yemeyiz. Ayrıca Sinan iki dakikada benim bile aklıma gelmeyecek çözümlemeler yaptı ki Selim-Ender evliliğine hayran kaldım. Galiba Ender de içten içe hak verdi ki, kalkıp gitmedi. Sude nefretinin sebebi de “Babam Sude’yi önemsiyor, beni değil,” gibi bir şey söylemesiyle ortaya çıktı. Ender adın bundan sonra Elektra. Anneni de sen mi öldürdün yoksa kız? Ender ile Sinan yatmamıştır bence. Yani yattılarsa cesurca olur da benim için bile erken. Fırsat mı kolluyordun kocanı aldatmak için derler adama yani. Hem bir de adam sapık olmasa içim elverecek ama Sinan sadece tip olarak geçiyor Selim’i. Gerçekten klas bir adam olmalı ki Ender, Selim’e dönmesin. Ender’in Selim’e olan tavrı ise kararındaydı. Yaman’ın babası kayıp olabilir tezine Ender’in “Adam zaten yok!” demesi harikaydı. Kadın biraz huzur istiyor. Ee, hep erkekler evdeki sorunlardan kaçıp, huzuru dışarıda bulma bahanesine sığınmayacak ya? Sinan’ın “Ben alternatifim” diye bağıran evinde bulmaya çalışabilir. O evde Küçük Sırlar’daki Ali’nin, Aşk Tesadüfleri Sever’deki Mehmet Günsür’ün ve Merhamet’teki Can’ın evi. Bu tip adamlar hep aynı tarz evleri seviyor herhalde.


Faruk yumrukların ya da kafa atmanın değil, asil olmanın daha can yakıcı olduğunu gösterdi.

Kenan’a gelelim. Yani Kenan’ı o aşırı itici olduğu Altınkoy’a yerleştiği ilk bölümden sonra hep çok sevdim. Sude ile aralarındaki şey çok güzeldi. Ama şimdilik bitti. Kenan da Sude’yi gerçekten sevdiği için olay çıkartmıyor zaten. Yoksa Kenan gibi birisi durmazdı. Şimdilik misyonunu tamamladığı için onu kıyıdan el sallayarak uğurluyoruz. Bu dizide geri dönüşler muhteşem oluyor; Kenan’ı Asım Şekip Kaya’nın ölmesine yani Sude’nin bankadaki milyon dolarlarına kavuşmasına yakın bir zamanda coşkuyla karşılayacağımızı da belirtmek durumundayım. En azından bir yıl Sude evli kalmalı. Asım Şekip Kaya’nın şanı için yaptığı teklif biraz yaşlı kurtun sonunu getirecek gibi. Ama benim paradan daha çok merak ettiğim Sude evlenince, yürüyen şemsiye hizmetine erecek mi? Daha önce bir bölümde Sedef’in yürüyen şemsiyesi vardı, bu bölümde Asım Şekip Kaya ve Ender’in. Eğer yürüyen şemsiyesi olmazsa Sude evlenmesin bence. Neyse yaşlı kurt ebediyete erene kadar Asım Şekip Kaya ve Sude’nin evliliğini ve oluşan yeni aileyi aşırı desteklediğimi söylemeliyim. Zaten Asım Şekip Kaya da Mira ve Beren’i ne kadar düşündüğünü kanıtladı. Bence çok güzel bir çekirdek aile oldular. Beren arşınlamaya başladı Kenan olayını ama biraz geç kaldı. Mira ise tamamen annesinin safına geçmiş durumda, Kenan’ın yan evde olduğunu haber vermeler falan.. Afferim kızıma, senin en başından yapman gereken buydu. Beylice Kadınları sizin kendinizden başka dostunuz yok Altınkoy’da. Beylice Kadınlarının oluşumunda genetiği olduğu için Faruk buna doğal olarak dahil değil. Eylül de gerçek dostlardan ve bir de Sedef asla kimseyi bu şekillerde alaşağı edecek birisi değil. Hem yakında o da bir Beylice kadını olabilir. Kenan’ın fazla mesailerinin (Sedef’i yerim ya) ücretini Sedef’ten, normal mesai saatlerinin karşılığını ise Sude’den alıp bir servetle gitmeye niyetlendiği sahnede Yaman’a söylediklerine katılıyorum ama Kenan açısından. Yaman artık içlerinden biri, bunu Orkun bile kabul ediyor neredeyse. Tabii ki sen harcanacaktın Kenan, ”Aaa, nasıl olsa anca birkaç yıl daha aramızda,” diye Asım Şekip Kaya’yı, krallarını mı satacaklardı? Ha, sen yine fazla mesailer için gelebilirsin. Faruk yine zarafetiyle zirvedeydi. Hem Kenan ile konuşması hem de Yaman’a “Benim için hala senin ağabeyin,” demesi çok çok klastı. Faruk’un bu hafta insan kalitesini arttıran davranışları dışında fiziksel bir yardımı da oldu bize. Ayşe’ye Altınkoy’dan Tozludere’ye doğru yol gösterdi. Ama o da, çirkef çirkef dedikodusunu yüzüne vurarak değil, tek kelimeyle adam çok ballı. Ama salak Ayşe, senin başına o skype yüzünden bir bela geleceği belliydi. Ya kamerada birine soyundun onun görüntüleri ortaya çıkacaktı, ya da böyle dedikodu yaparken yakalanacaktın.


Bir Sude Beylice kahkahası değil ama kendi alanında Hale de bir neferimiz.

Altınkoy gençleri benim asla aklıma gelmeyen akrabalık ilişkilerini ortaya çıkardılar bu bölüm. Sude ve Sedef’in üvey annelik durumlarıyla o kadar büyülenmişim ki, Beren’in Ada ile kardeş olduğunu; Mira’nın da Yaman’ın teyzesi olduğunu hiç fark etmemişim. Her şey iyi hoş, Mira’nın sesi çok güzel de, sahil ve gitar ikilisi benim çok midemi bulandırıyor. Doksanlarda, okul gezisinde misiniz? Tuğçe, Hale ve Eda’nın koştuğu sahneye gidelim. Altınkoy o kadar büyük ki, Hale ile Eda, Hale’nin Asım Şekip Kaya kafalı gecenin dedikodularını Eda’dan alırken Tuğçeler’in evine yağmur yağıyor. Aynı anda Mira havuza giriyor üstüne Yaman’a tatlış bir günaydın öpücüğü veriyor. Tuğçe değişik bir tempoyla koşuya başlarken Eylül’ün virallerini bile kıskandığı için hemen bir viral yapıştırmış. Valla bu bölüm fena Eylül’ün tarafındayım, hiç senin platonik aşkını savunmayacağım Tuğçe sorry! Altınkoy kızlarının bir arada olması gereken bir konu var (ki aslında bir aradalar, dediğim gibi hiçbir şey aralarını bozamıyor. Sadece Mira’nın değil hiçbirinin Hale’nin etrafında olmaması lazım çünkü her an içlerinden birini öldürmeye çalışabilir tekrar). Bu konu da Leyla. Hale, Entrika 101’den sezon sonunda A+ alacağı için Leyla’nın Burak ile de Yaman ile de ne yapmaya çalıştığını biliyor. Tuğçe ve Eda’nın Orkun-Leyla fişteklemesini Hale yemedi ama Mira, Hale’nin Leyla-Yaman tuzağına düştü. Asla araların bozulmadığı güzel kavgalar atışmalar bunlar. Kız arkadaş gruplarının şanındandır çünkü. Eylül de Hale’nin yüzünü göremeyeceği için seviniyormuş yazın. Kızım illa ki görürsün, iki adım atsan Haleler’in evi büyük ihtimalle. Üstüne yazlıkları da dip dibe anladığım kadarıyla. Bölgesel olarak değişen hava durumundan anladığım kadarıyla Altınkoy, Alaçatı’dan büyük zaten. Yani karşılaşma ihtimalleri çok yüksek. Altınkoy Teen V.I.P. bu bölüm felsefesine yakışmayan bir ihanetle karşılaştı. Kendi içlerinde her şey olur, atlatılır da Leyla’nın Mira’nın hediyesine gıcıklık olsun diye aldığı dolu akbile rağmen Burak’ın hala peşinde koşması affedilemez. Mira’nın Yaman’a aldığı uçak bileti gibi Leyla’nın Altınkoy bileti de yırtılsın lütfen (Burak’a fiziksel olarak bir şey olmasın da). Bunu bir tek Altınkoy Kızları bir arada yapabilir.