MedCezir dört on üçlüğü bu hafta geride bıraktı. Fragmanlarda Mira rahat rahat Yaman’ın yaz macerasından konuşunca canım sıkılmıştı ne yalan söyleyeyim. Nerede bizim Leyla’nın Yaman’a börek yedirdiğini görünce “Tozludere’de değilsin artık!” diyen Mira dedim ama bu sefer daha kontrollü bir planı varmış aşkımın. Bu bölüm itibariyle uzun zamandır sadece kendisi hakkında çözümlemeler yapamadığım Mira’ya dönebilirim.

Mira Beylice hiçbir zaman bizim yerli esas kızlardan olmadı. Yeri geldi kötü kadın da oldu, yeri geldi ezilen de ezen de ama Mira’yı sevdirten şey gerçekliğiydi. Kutsal topraklardan karanlık tarafa geçişleri değil, normal hayatında hep grilerde takılması. Mert yaptıkları şakadan Mira’yı vazgeçirmeye çalışırken Mira’nın “Az bile!” demesi, dışarıdan olaylar ufak gözükse de Mira’nın Yaman ile ilgili her şeyde ne kadar üzüldüğünü gösterdi bize. Bunun sebebi de bu ilişkide Mira’nın Yaman’ı hayatının ortasına koymuş olması. Yaman’ın hayatı bir şekilde hep aktı ama Mira’da durum asla böyle olmadı. Boşuna denmemiş “Kadının aşkını anlatmaya kitaplar yetmez” diye. Bölüm sonunda Mira’nın en iyi ekip arkadaşı olan Orkun ile yine Yaman’a bir tuzak kurması ama buna rağmen, cevap canını acıtacak diye dinleyememesini ansiklopedilerce açıklayamayız gerçekten. Ne diyelim be Mira Beylice, bedensel ve ruhsal acın bizim de acımız. Yalnız değilsin, merak etme!

Yaman Koper bu bölüm Guitar Hero’luk yapabildi sadece. Onun dışında ilerleyen olaylara pek müdahale edemezken, birden yine Serezler’in bütün bahçe işlerinden sorumlu oldu. Kendisiyle ilgili başka klasikleri de bu hafta bize hatırlatmayı unutmadı. Gazeteden iş arayan Yaman, birden iş görüşmesine çağrıldı. Biliyorsunuz Ortadoğu ve Balkanlar’ın en hızlı iş bulan insanı kendisi. Bir Yaman Koper geleneği olarak arabayı kullandı ve hayatına giren herkese karşı aşırı sahiplenmesi yüzünden Leyla’ya kol kanat germeye çalıştı. Yaman Koper aktif bir kahramanlık yapmamış gibi gözükebilir ama dizi sektörünü çok büyük bir kara delikten kurtardı. Tutukluluk ve gözaltında olmanın farkını bizimle paylaşarak zihnimizi aydınlattı. Buradan gerçek anlamda herhangi bir kaza kurşununa kurban gitmememiz için seni uyarıyorum Yaman Koper, Mira ile bir daha ayrılırsanız falan doğum kontrol ile takılmalarını gerçekleştirirsen sen de sonra bu gerginlikleri yaşamak zorunda kalmazsın. Mira da o bebeği doğduğunda kaçırıp, Çakıltepe’deki anneannesine bırakmak zorunda kalmaz.

Mert ile Eylül’e gelelim. Onları bu hafta arkadaşlıklarından değerlendireceğim. Mert konusunda yine kararsızım. Yani sürekli arka fonda Mert’in içinden konuşması gereken şeyleri dış ses olarak duymak zorunda değiliz. Şu zenginlik muhabbetinde, belgeleri imzalarken çok şirin olsa da bence Mert çok yorucu bir insan. Eylül’ün arkadaşlığına bakarsak kesinlikle zevkten gözlerimi dolduran o temiz kalpli fitilleyici olması çok güzel. Ortama psikolojik olarak sindirilen bir Sibel vakası vardı bütün bölüm ama Eylül hala Elif ile uğraştı. Yaman’ın Elif’in telefonunu açmayacağını düşünmesi efsaneler arasına girdi.

Bu bölümün bir diğer konusu Turunç Nadir’in kodese tıkılmasıydı. Ben bu bölüm sevgili mafyamızı sevdim biraz ha… Ne bileyim o bilinçsizce lanet okuyan ifadeleri çok güzeldi. Üstelik eşofmanların içerisinde biraz doğal gözüktü bana. Adamcağız için üzüldüm bile denebilir çünkü Turunç’un, aldığı nefes zarar Sinan’ı öldürmesi pek de kinlenebileceğim bir şey değil. O sahnede eğlenmiştim bile yani. Turunç Nadir olayları çok istediğim bir anı bana yaşattı sonunda. Ayşe’yi Leyla’ya hizmet ederken hep görmek istemiştim. Şimdi de ayaklarını yıkamadı ama bu Ayşe’nin temizlikten vurarak Leyla’ya saldırmasının çiğliği çok harikaydı. Bu cephede iki yıldız daha var. Biri Bıyıklı! Bıyıklı gerçek bir aşık ve kesinlikle her eve lazım olan cinsinden. Gerçi sonradan sırtından bıçaklıyor ama olsun. Bir diğer yıldız ise Leyla’nın annesi. 

Turunç Nadir fırtınası Sude Beylice’yi salladı tabii ki de. Polisler Nadir’in evini deşerken Sude de geçmişine ve geleceğine küçük bir yolculuk yaptı. Bir başka Altınkoylulaştıramadığımız Kenan için de bu bölüm bende yeşil ışıklar yandı. Kenan’ın Sude’ye olan aşkını seviyorum ben ya. Çok arabesk deyin ama yani Kenan’ın Sude’nin göz yaşından öpmesi çok iyi değil miydi? Sude  Bay A.Ş.K. ile konuşurken “Seni seviyorum,”u Kenan’a bakarak söylemesi de öyle. Ayşe’ye Turunç Nadir’in polisin götürdüğü eşyalarını sorarken “Her şeyi mi?” küçük bir yıkılma yaşayan Sude’nin esas kabuslarının kaynağını anladık:Annesi. Mira Beylice’nin anneannesi hem tüyler ürpertti hem de bir sürü insan için haberi hızlandırdı. Benim için ise Sude’nin sır dolu geçmişinden küçük bir bal çalmaydı.

Asım Şekip Kaya’nın bir sözüyle ağlama krizine giren Sedef ise yürek burktu. Eskiden olsa hiç umurunda Sedef, son zamanlarda yaşadığı olayların da etkisiyle bayağı yufka yürekli oldu. O birden ağlarken hiç yakıştı mı diye düşünmedim değil. Nerede bizim cool bro Sedef dedim yani. Sedef’in boynu büküklüğünü fırsat bilen Nevin’in sırtındaki yüklerden bahsetmeye başlaması ve bir anda Nevin’in evin doğal hizmetçisi olarak harika gelmesi çok temelden düşünmemiz gereken hayata dair küçük anlardandı. Gidiyor kendi kendine kapıyı açıyor falan. Eylüller’e dadı olamayınca Suzi’nin işine göz koydu galiba. Yazıklar olsun Nevin Koper! Bunu da yaptın ya, yuh sana! Neyse Sedef’e dönelim; baba karakterlerden olan Bay A.Ş.K.’nın öleceğini hepimiz biliyoruz bu yüzden Asım Şekip Kaya kuyruğunu kıstırıp Sedef’e döndüğünde ben çok etkilendim. İşte o zaman üzüldüm Sedefkalp için.

Bence kendisine yapılanları hiç çekmemesi gerektiği halde bu işlerden epey zevk alan Orkun var bir de. Faruk’un yeni dolandırıcılık dalgasından kendisini zor kurtarıp, cevabını bildiği halde Yaman’ın hastalık olayını, Mira kendi ağzından duysun diye kurduğu tuzak kan donduracak kadar kötüydü. Diyorum bu işlerden uzak kalsın falan diye ama Orkun’un kötülüğünün tadı da çok iyi. Kurgusal planlı kötülüklerde daha yeni olsa da başarısız sayılmaz! Ama sevgili Bal Tacı Faruk çok başarısızdı. Yani mal varlığı yönetim izni falan olmadan nasıl uluslararası bir yatırım için çat diye birer milyon istiyorsun ki insanlardan? Gamze ve Orkun’un yapmacık tepkileri kalp ben olsa da gerçekten Faruk seni bu sezonun en başarısızı ilan ediyorum!

Altınkoy Gençliği ise kendilerine yine bir eğlence buldukları için çok mutluydular. Vantuzella operasyonu tam onlara göre tam! Uzay ve Burak’ın viral keyfine diyecek yok ama ben o yancılar grubunda bu sene favorimi Doruk’tan yana kullanıyorum. Geçen sezon Burak’ı daha çok severdim bu sezon Doruk’u seviyorum. Adam kendisini Burak ve Uzay’ın itici muhabbetlerinden uzak tuttu. Sevgilisi Eda bile olsa sonuçta düzenli bir ilişkisi var, falan filan… Yaman takıntısı gittikçe daha da zavallı bir hal alan Elif ise hem kendisini hem de Murat’ı rezil etmelere doyamıyor. İlk günden ne mal olduğunuzu belli etmeseydiniz ha çocuklar? Bilmiyorum ben bu bölüm Elif’in Mira’nın planına olan desteği yüzünden hafif de ısınmıştım ona. Sonra finalde Murat’a yaptıkların olmadı be Elif! Bu arada Mira ve Eylül de Elif’i ezdikçe eziyorlar. Zorlu’dan konum göndermek ne ya? Kıza Zorlu’dayız deseler bulur yani. Bütün genç tayfanın en büyük yıldızı ise Sibel kılığındaki, vantuzella operasyonunun kilit ismi Hale! Aynen, işte bu ya olay! Hale’nin hamilelik fake’i de, Yaman’ı öpmesi de o kadar güzeldi ki nasıl zevk aldığımı anlatamam. Entrikadan beslenen Hale de bir iki bölümlük doymuştur bence.

Yaratılan beklentiyle bütün bölüm Gizem Güler veya Sibel bekledik durduk. Yaman’ın panik içerisinden uzaklaşmasının sebebi sadece yaşam enerjisini emen dudakları olamaz. MedCezir’in kötülerini düşündüğümüzde Sibel’in nasıl bir delilik boyutunda olduğunu kestiremiyorum şu an ama dizinin hızlı temposunun bu dozunu sevdiğimi söylemeliyim. Gizem Güler’in çirkeflik dolu Bu Tarz Benim deneyimleri, çapraşık ilişkilerin başkenti Altınkoy’da ne kadar işleyecek haftaya bekleyip göreceğiz.