Masmavi hayallerimizin tozpembe bulutlara dönüp etrafımızı kapladığı bir bölüm oldu 82. bölüm. Uzun süredir böyle güzel bölümler izlemiyoruz. Bölüm güzel olunca yazması da epey keyifli oluyor. Sahnelerden fotoğrafları alırken tekrar tekrar izleyip mest oluyorum, gülüyorum, ağlıyorum. Umarım siz de okurken aynı tadı alıyorsunuzdur.

Ayşem ve Ömer’in evlerinin mavi duvarlı olma sebebini hepimiz biliyoruz da, bilmeyenler veya aramıza yeni katılanlar için bir hatırlatma yapalım derim önce.

Eski evin duvarlarının mavisi bodrum mavisiydi. Ayşem ve Ömer’in hayali o evi müze yapıp çocuklarına büyüdüklerinde gezdirmekti. O hayalleri gerçek olmasa da, dönüp dolaşıp mavi duvarlı bir eve geldiler. Bu sefer okyanus mavisi evin duvarları. Haluk abinin rengi tam tutturamayışıyla maviden çok yeşile benzese de niyet önemli. Ömer de tıpkı benim gibi yeni evin duvarlarını boyarken mavinin çıkış noktası olan günlerin hayaline daldı. Ve mertçe itiraf edip “Evet, 6 yıllık evli olabiliriz ama ben Ayşem’e hala kara sevdalıyım,” dedi. “Ahh ahh!” diye iç geçirmemek elde mi? Nerede kaldı böyle adamlar?

Yeni evin boyasına yardım etmek üzere eve gelmeye çalışan Reyhan ve Mazhar’ı okulda güzel sürprizler bekliyordu. Ayşem önüne geleni durdurup Fahriye’yi sorduğu için tabii Reyhan da bundan nasibini aldı. Reyhan kendini tutamaz söyler diyordum ama o daha güzelini yaptı. Vee Reho’dan rap şov!

Ayşem’den kaçtığı gibi soluğu kantinde alan Reyhan hiç de hoşlanmadığı Mazhar-Sevinç tablosuyla karşılaşınca, ajanlık oyunlarına başladı yine. Sessiz sakin bir köşeye sinip elinde sanki bir uzaktan kumandayla Mazhar’ı yönetirmişçesine bir an önce Sevinç’in gitmesini bekledi. Sevinç gider gitmez soluğu Mazhar’ın yanında alınca fırça atmayı da ihmal etmedi tabii. Ha bu arada, Mazhar’ın yüzüğü çıkarmış olması beni çok mutlu etti. Sonunda kurtulduk o lanet yüzükten, oh be! Sevinç gittiği gibi geri döndüğünde Mazhar’ın yanında Reyhan’ı görünce başladı yine oyunlarına. Bir de hala yüzsüz gibi aşkım, canım, hayatım demiyor mu Mazhar’a! Vallahi ben dayanamaz bozardım onu Mazhar’ın yerinde olsam. Hem suçlu hem güçlü dedikleri tam olarak Sevinç bence, ötesi yok. Reyhan da köşeye sıkışınca çareyi aklına gelen B planını uygulamakta buldu ve Sevinç’e Sabri’yle tekrar buluşmak istediğini söyledi. Karşılığında alınan tepki de hayli komik; “Benim Sabri mi?” Hı hı, evet canım senin Sabri, hani şu Mazhar’ı aldattığın Sabri. Yüzsüz yahu…

Sevinç’i bir kenara bırakıp mavi duvarlı eve gelmek istiyorum. Ömer, Ayşem’den gizli iş çevirdiği için devamlı panik halinde. Hiç de beceremez çimen göz. Ayşem’in aradığını görünce her seferinde bir telaş, bir tepki, bir panik. Hâlbuki normal konuşsa Ayşem de şüphelenmeyecek.

Ayşem krizini atlattıktan sonra Reyhan ve Mazhar’a geri döndük. Mazhar, Reyhan’ın da dediği gibi Sevinç konusunda çok fazla tahammül gösteriyor. Yani her konuda yargısız infaz yapabilecek bir adam değil ama Sevinç için fazla bu iyi niyet. Zaten Reyhan da farkında olmuş ki açık açık söyledi. Bundan sonra Reho’ya saftirik derken iki kere düşünüyoruz arkadaşlar.

Güya boyaya yardım etmeye gelen Reyhan ve Mazhar, gelirken çay almışlar ama ortada şeker falan yok. Reyhan “Şeker unuttuk, bir koşu gideyim alayım,” deyince Mazhar da konuşma bahanesiyle “Aa dur bir de ben bakayım,” diyerek içeri çekti Reyhan’ı. Ben de tam karın ağrısı nedir bu çocuğun derken anladık ki Sabri’yi kıskanmış. Mazhar’ın bu kıskanç hallerine bayılıyorum. Çok tatlı olması bir yana, hafif maço da oluyor. Tam kıvamında ama böyle, ne fazla ne az. İşte o zaman tadından yenmiyor. Kısa süren bir kıskançlık konuşmasının üzerine hepimizin içini gıcıklayan, mest olduğumuz ReyMaz’ın aşk sahnelerini izledik. Ah ne özlemiştik böyle sahneleri. 2 hafta üst üste ilaç gibi geldi resmen.

Bu arada Menteş Kirmen, artık kötülük yapmayı bir kenara bırakıp Seval Hanım’a iyilik yoluyla yaklaşma yolunda. Bunu içinden geldiği için yaptığına nedense inanamıyorum. İşin ucunda Seval Hanım’ın takdirini kazanmak olmasa hayatta uğraşmaz. Yani demem o ki Menteş Seval’e vurulmuş dostlar! Haydi, hayırlı olsun…

Fragmanda gördüğümüz bazı sahnelerin rüya olduğunu az çok hepimiz tahmin etmiştik. Ama bunlar rüya değil düpedüz şaşkınlıkmış. Mazhar’ın şaşkın âşıklığından dolayı eve dökülen tinerin kokusu farkında olmadan bütün eve yayılınca bizimkiler ooh, bir güzel kafayı buldular. Bir de baktık hepsi teker teker rüya âlemine dalmış. Ömer’in rüyası Ayşem’in bir erkek çocuğuna hamile olması, Haluk abinin rüyası Denizcan biraderimizin evlenmesi (araya Edip de karışmıştı ama olur o kadar), Fahriye’nin rüyası ‘Fahriye Abla’ bloğuyla ilk Nobel ödülü alan Türk olması ve Taner’in gelip ilanı aşk etmesi. Buraya kadar her şey güzel çok güldüm, çok eğlendim her birinde. Özellikle Fahriye’nin rüyasındaki tiplere bayıldım ama benim en çok eğlendiğim Reyhan ve Mazhar’ın rüyasıydı. Daha doğrusu Mazhar’ın rüyası diyelim. Reyhan rüyasında Mazhar’ın evlenme teklifi ettiğini görürken Mazhar’ın rüyasında olaylar olaylar. Sırasıyla bir tinerin bize yaşattıkları:

Rüyaya dalmadan az önce küp şeker muhabbeti yaptıkları için rüyalarında bile küp şekerden bahseden Reyhan ve Mazhar gülmekten kırıp geçirdi beni. İkisi de çok tatlıydı ama Mazhar’ın hakkı Mazhar’a şimdi. En güzel rüya onun rüyasıydı.

Rüyaydı, mavi evdi, hayallerdi derken Ayşem evde kaldıkça kurdu da kurdu kendi kendine. Ömer’in ayakkabılarındaki mavi boyayı görünce sürpriz olduğunu hemen anladı. Ama hiç çaktırmadı. Reyhan’a söylemeseydi anlamazdık. Tabii ki içinde tutamayıp Reyhan’a söyleyince Reyhan da tutamadı.

Evdekiler son hız Ayşem’e sürprizi yetiştirmeyi çalışırken bir yandan da Mazhar ve Reyhan büyük yemeğe hazırlanıyordu. Büyük yemekten önce küçük bir anlaşma yapıldı; kazanan Reyhan olursa Mazhar ona sürprizli evlenme teklifi edecek, eğer kazanan Mazhar olur da Sevinç&Sabri aşkı yalan çıkar veya yemekte gün yüzüne çıkmazsa, yemek sonunda her şeyi açıklayacak ve bu oyun bitecek. Ayrıca yaz beklenmeden hemen düğün yapılacak. İkisi de kârlı bence. Sonuç olarak kazanan hep aşk olacak.

Nihayet büyük yemek gelip çattı. Türlü kıskançlıklar, kıskandırmalar, denemeler sonucunda, Sevinç dayanamayıp beklenen tepkiyi verdi. Melda’nın verdiği taktikler de bir yere kadar. Özünde neyse o Sevinç. Bu işten karlı çıkan da biz ReyMaz severler olduk. 

Ava giderken avlanan Ömer, Ayşem’e sürpriz yapayım derken kendisine sürpriz oldu. Aşyem, her şeyden haberdar olunca yerinde duramayıp çıkıp geldi. Hal böyle olunca da asıl sürpriz Ayşem’in oldu. Bu tabloyu anlatmaya kareler yetmez, kelimeler yetmez ama ben yine de çok güzel bir emeği sizinle paylaşmak isterim. Beni Böyle Sev hayranlarından bir arkadaşımızın emeği olan bu fotoğraf, bence duygularımızı en iyi anlatan fotoğraf karesi.

Bu arada Zeyno ve Tolga arasında da sular durulmuyor. Tolga devamlı Zeyno’ya ulaşmaya çalışırken Metin de bu bahaneyle Aylin’le daha da yakınlaşıyor. Tolga sonunda amacına ulaşıp Zeyno’yla konuşsa da, hasretini dindirmeye yetmedi. Onun için okulu bile bırakmayı göze aldı. Ama Zeyno’nun ona daha büyük bir sürprizi vardı. Bunu gerçekten beklemiyordum ama çözülme çabuk yaşandı ve Zeyno evine, kocasının yanına geri döndü.

Çok güzel bir bölümün daha sonuna geldik böylece. Gösterdiğiniz ilgiye layık olmaya çalıştım, umarım herkesi mutlu edebilmişimdir. Haftaya daha mutlu, daha güzel, masmavi bir bölümle daha görüşmek üzere. Sevgiyle kalın…