MedCezir’in sürükleyici bir bölümünü daha arkada bıraktık. Ada’nın gül cemalini gördüğümüz, Kenan’ın da arz-ı endamına tanıklık ettiğimiz bir bölümdü. İlk olarak Kenan’dan bahsetmek istiyorum. Kenan’ın, Yaman’ın hayatına girmesi, ben Kenan’ı pek sevmesem de Çokoprens’in düz bir çizgide ilerleyen yaşamını hareketlendirdi. Yaman’ın ağabeyini nasıl özlediği gözlerinden okunuyor gerçekten. Yavru köpekler gibi itişmeleri ve Yaman’ın, Kenan’ın yanında Çokoprenslik’ten Magnolia’ya ufalanan bisküviye dönüşmesi güzeldi. Dediğim gibi Kenan’ı sevmem ama Mert’in onun için yaptığı “Sürekli diken üstünde,” yorumunun gerçek sahibinin Serezler ve yanlarında bir başkası varken Yaman olduğunu düşünüyorum (gerçi Mert, Kenan kendisine sarılmadı diye böyle bir iftira atmış olabilir). Bence Kenan tam da yapmak istediği gibi rahatsız edici davranıyor. Saat olayında Yaman’ın ettiği ayıbı bir kenara bırakalım, o pek önemli değil. Önemli olan Kenan’ın Asım Şekip Kaya Derebeyliği’ndeki kadın popülasyonu üzerindeki etkisi. Kime patlayacak bilemedim; İngilizce konuşan erkeklere zaafı olduğunu hatta onlarla evlendiğini bildiğimiz ve Kenan’ı hayallerinde ingilizce konuşturan Sedef’le The Bodyguard fantezisi mi olacak yoksa aralarında gözle görülür bir düşmanlık olan Sude ile nefret seksi mi yaşanacak? Bad Boy olaylarına oldukça meraklı olduğunu bildiğimiz ama herhangi birisiyle bir gün takılsa, günün sonunda eve Quinn Fabray göz makyajı akmış, ağlayarak gelip Gamze’nin dizine yatacak olan Eylül’e mi yoksa Safari’yi Serezler’in bahçesine yalandan kaçırma numaraları ile Serezler’in evlatlıklarına dadanan komşu kızı Mira’ya mı? Ya da Kenan’ın ilgisini fark eden ama yokmuş gibi davranan, başka kadınların bacaklarına baktığını görünce de Kenan’a efelenen ve Yaman’ın ağabeyi olduğunu öğrenince “Haa şimdi anlaşıldı,” diye dalgasını geçen ama en sonunda Mira’yı örnek alarak (erkekler konusunda tarzları benziyor malum) Tozludereli Koper Erkeği nasıl bir şeymiş diye merak eden Hale mi? İkisinin paslaşmaları eğlenceli de üstelik. Hem Hale’nin daha önce bir Prenses Bad Boy’un yüzüne su atmışlığı da var. MedCezir’de gerçekten dost sahibi olan tek kişi de Hale bu arada. Herkesi aptal yerine koyup, aylarca Orkun ile fik fik sonra Mira’yı da peşine takarak kendisini öldürme teşebbüsleri, herkese küçümseyici davranma ve nefretini kusma, bir de aralarda türlü türlü entrikalar.. Valla hala çok şanslı, arkadaşları ona hep destek oluyor. Ama Orkun’un geçen bölüm dillendirdiği “Keşke iyileşme sürecini toplum içinde geçirmeseydin,” lafına bu bölüm ben de katıldım. Hale ile Tan aynı klinikte olsalar, Hale o Tan’ı parmağında oynatırdı. Neyse dur bakalım, sanki en ateşli ihtimaller Sude ve Hale, göreceğiz. Yalnız Kenan, skateboy tarzı sende sırıtıyor, olmamış. Zaten Giray ile takıldığınız yer Kuzey ile Ali’nin mekanıydı gibi, orada skateboy olmaz. Ev sahibinin ahı yüzünden eşyaları, kıyafetleri telef oldu ama güvenlik olunca siyahlar yakıştı Kenan’a.


Orkun, Asım Şekip Kaya’nın kızının Reyhan Arsen olduğunu düşünmeden dakikalar önce...

Uzun zamandır şirket kombinleriyle görmediğimiz Orkunstar, takımların içinde yine çok şıktı. Sude ile neredeyse aynı renk olan takımları aslında onların ne kadar iyi bir takım olduklarının kanıtıydı. Takımları süzmeyi bırak esas TAKIM’a bak demek istediler resmen. Orkun’un Reyhan Arsen ve Sude arasındaki gerginliği fark edip, Sude’yi beklemesi ve Sude’nin de çat diye Ada’nın (Ada’ya sonra değineceğim) Asım Şekip Kaya’nın kızı olduğunu söylemesi üzerine, Orkun’un yüzünde entrikadan aldığı zevki görmek harikaydı. Aynı entrikadan alınan zevk ifadesi, Sude ve Beren’de de var. Sude’ninki bonuslu, kahkahası da var. Beren’in, paspas Ayşe’yi arayıp, Kenan’ın hapisten çıktığını söylemekten aldığı haz da aynı zevk tabii.. Beren, Sedef&Faruk Kafe’nin ön açılışında gençlerin değil de bir jenerasyon öncesinin masasında yer alarak ağırlığını gösterdi. Orada da Sedef’e, güvenlikleri Kenan ile ilgili soktuğu lafa Sedef de fena cevap vermedi ama. Ben Beren’in kendi yaşıtları ile takılmasını sağlayacak formülü biliyorum fakat. Şu Tan’ın asistanı olan çocukla çok yakışırlar bence. Bir de daha önce Sedef&Orkun sahnesi dilemiştim olmuştu, şimdi de Beren&Orkun sahnesi diliyorum. Böylece tekrar Orkunstar’a dönersek, Sude ile kötülükten kafalarının uçtuğu sahnede, o meşhur gözlük takıp-çıkarmasını da yaptı ya, bu bölüm oyunculara yapılan “Hangi dilleri biliyorsunuz, size o dilde sahne yapacağız” anketinden mahrum kalması sorun olmadı. Asım Şekip Kaya ile Dubai’ye küçük bir kaçamak yapan Sude’nin, son aşamaya izin vermediğini öğrendik. Bu çakallığıyla adamı kendisine aşık etmiş belli. Elleri Sedef ve Ender gelince zar zor ayrılan taze aşıkların aralarında, bayağı hardcore bel altı muhabbetler dönüyor farkındasınız değil mi? İşte Sude’nin bütün bu önemli işlerinin arasında Mira bir de kadına Kenan derdi çıkardı. Sude’cim haklı, fazla zorlama Mira’cığım. Babalarının Sude’nin ağına düştüğünü fark eden Ender ve Sedef kardeşler diğer kardeşleri yüzünden olaya fazla giremediler. Ender’in, Ada için uğraşması çok güzeldi, gözümde daha da yükseldi. Sedef’in tabiriyle ‘hayal gücü dar’ olan Ender bence menopoza girdi ama. Yani kış kıyamette bu şekilde dolaşmasını başka bir şey açıklayamaz. Yaşı da genç ama, bilemedim. Bir ara Mine Tugay’ın üst üste farklı reklamlarda oynadığını zannettim ama sonra Suzi’ye ‘’Biraz dinleneceğim’’ dediğinde anladım reklam arasında değiliz. Anladım, çünkü dizilerde zenginler hep dinlenir, hatta sadece zenginler dinlenir.


Mira’nın ilgi odağı olma tuzaklarına yine yenilen bir Yaman.

Uzun zamandır şarkı söylemedikleri için coverlarını özlediğimiz Yaman&Mira Band ise bu bölüm geri döndü. MedCezir’i çok güzel söyleyen ikilinin sahnede nasıl durdukları ile ilgili tespitlerim var. Selim Ağabey’ine saçlarını kestiren Yaman, şarkıların başında ve sonunda espri yapan ve kendisiyle geceyi geçirmek isteyen wu-hu kızlarını sessizliğiyle reddeden ıssız gitaristler gibiyken Mira; rock chic tarzıyla vip alternatif bir kitleye dönüşmüş, eski punkçıları ve rockçıları (Haluk Levent dinleyenleri değil tabii ki) coşturan bir sahne görünümüne sahipti. Mira’nın sahne tarzını da tabii ki beğeniyorum, İsyan coverında da çok başarılı bir kıyafeti vardı. Yaman’ın sahne olayları biraz emrivaki olsa da, bu duruma uygun giyinmesini beklerdim. Gerçi o vip alternatif kitleyi coşturan kızlar dönüp dolaşıp, o sıkıcı sükunete ve iç derinliğine sahip, üstelik de wu-hu kızlarıyla yatmayan gitarcılara aşık olurlar. Tabii rahat batana kadar. Bu arada Mira’nın bu bölüm tekrar dillendirdiği gitar (bölüm sonunda oldu bakın, kız boşa konuşmuyor), pencereye tırmanma fantezilerinin yanına bir de atkı dolama eklendi. Yani Yaman’cığım gerçekten kendini kime saklıyorsun bilmiyorum, Mira’nın illa duvağını mı açması lazım? Kenan değil Mira dokunduğu yeri yakıyor esas. Mira ile ilgili en sevdiğim şeylerden birisi Beren ile çok tatlı bir abla-kardeş olmaları, her bölüm daha da birbirlerine sevgileri taşıyor.

Eylül-Mert çiftini ise günden güne daha eğlenceli buluyorum ama onların da Yaman gibi pek o taraklarda bezi yok. Mert rüyalarında bebek bakar, Eylül’ün ise her şey dilinde, gerisi fos! Alışverişe gittikleri sahnede, Eylül’ün “Başkasına alışveriş yaparken hem zarara girmiyorum, hem kendimi tatmin ediyorum,” demesine de bayılmadım değil; kız hep ya bir ‘excuse’, ya da bir ‘explain’ durumunda. Eylül’ün, Beren’in Giray ile kaçtığı bölümden beri Beren ile çekişme sahneleri olmamıştı. Kek konusunda Beren’e gıcıklık yapmasını sevdim ama dikkat et Eylül’cüğüm, Beren, Gamze’yi doldurur kendini kapıda bulursun. Bir de Eylül, saçını tam çizgiden ayırma, geçen bölümdeki gibi ters tarafa fazladan yatır, çok güzel olmuştu öyle. Eylül’ün babasının da Mert’e ne gıcıklığı var anlamadım. Mert dedesiyle konuşursa Gamze bebeğini nerede doğuracak bir düşün bakalım Dr. Barış Bey! Bu arada senin de saçını Selim mi kesti Doktor?


Ada fizik olarak annesine ve biyolojik babasına çekmemiş, galiba yasal babasına çekmiş.

Yüzü sır gibi saklanan Ada ile ilgili yorumumu da en sona bıraktım. Bir Mira beklemiyorduk zaten de ama ben yine de bir Eylül, Hale beklerdim. Ama bu öyle de olmadı. Tatlı bir kız işte, normal.. Orkun’un, Ada’yı ilk gördüğündeki hallerinin, kızın erkek konusunda tercih yapma ihtimalini sıfırladığını düşünüyorum. Cevap belli artık. Doğruluk mu cesaret mi (truth or dare) oyunuyla, The O.C.’ye göre beraber olması gereken Yaman ve Ada ilişkisi oldukça güzel uyarlanmış. Orijinal konuyu es geçmemiş oldular böylece. Ancak hemen babasıyla ilişkisinin nasıl olduğunu soran Belalım kıza tutulmuş olabilir. Ada ile birlikte Orkun’un içindeki nerd de ortaya çıkacak gibi. Belki Mert ile iyi anlaşırlar artık ha? Çok güzel olur. İster istemez yine Yaman ve Mira’nın ilişkisine zarar veren Orkun, durumun kendisiyle alakalı olmadığını söyledi. Ada da oyun dedi ama Yaman, Mira’dan trip yiyecek belli.

Ada’nın Orkun ile geldiğini gören ve bu fırsatı, Ada’nın bir Kaya olduğunu bilen insanları irrite etmek için kullanan Sude’yi alkışlayarak haftaya görüşürüz diyorum.

NOT: Leyla geri mi dönüyor? Bütün Tozludere’yi Asım Şekip Kaya Derebeyliği’nde hizmet sektörüne alacaksınız galiba Zenginler? Yaman, Serezler’in evinde her işi yapar ve bir de Mira’nın erkek arkadaşlığı işinde çalışır (gerçekten iş gibi, beklenti büyük: kahramanlık, balkona tırmanma, şarkı söyleme, öpücükler..), Ayşe, Faruk ve Sedef’in kahyası zaten, Kenan desen koruma oldu. Hasan, Orkun’un şoförü ve ayak işlerine bakan adamı, Giray, Orkun’un gizli saha elemanı.. Leyla da dönsün Türkiye’ye, Asım Şekip Kaya’nın sitesinde evler arasında operatörlük yapsın bari. Hatta Nevin, Sedef&Faruk kafede şarkı söylesin, Yamanlar’ın babası da Asım Şekip Kaya’nın dilsiz uşağı olsun. Düşünsek Ayşe’nin ailesine bile iş var yani...