Bu yazıya başlarken ekrana uzun uzun bakıp düşündüğüm için kendime mi kızsam yoksa senaristlere mi, bilemedim. Yayınlanan son bölüme bu kadar kızmam, bu kadar sinirlenmem beni kötü bir izleyici mi yapar, yoksa hayal kırıklığına uğradığımı söylemek, yani diziyi sahiplenmek ve insanın sevdiğine kızar gibi kızmak sadık bir izleyici mi yapar? Ben düşündüm düşündüm bulamadım, peki sizce? Bölüm bittikten sonra bir daha asla eski heyecanla bu dizinin başlamasını bekleyemeceğimi düşündüm. Bunu itiraf etmem gerekir… Başladığından bu yana merakla beklediğim, “aa bugün Kara Sevda günü!” diye sevindiğim dizi değil artık Kara Sevda bugünden sonra. Ben bunu durup dururken düşünmüyorum herhalde değil mi? Bana bunları hissettiren, karakterleriyle empati yaptığım, hikayesiyle gönül bağı kurduğum, acısına birçok diziden veya filmden daha çok şahit olduğum Kara Sevda eski Kara Sevda mı sizce de gerçekten? Sezonun ilk bölümlerinde de kızdığım noktalar vardı ama geçen sezonda olduğu gibi ufak noktalardı bunlar. İnsan çocuğuna, kardeşine, arkadaşına kızar ya öyle tatlı kızmalar yani… "Keşke öyle yapsaydın Nihan, olmadı ama Kemal, ah be Emir,” gibisinden kızmalardı… Bugün bu yazıda üç baş karakteri tek tek yorumlamak istiyorum izninizle.