Sevdaluklarında ısrar edip pes etmeyenlerin, sorunların içinde boğulmayıp çözüm peşinde koşanların, kalplerinin yarısı için her şeyi yapanların dizisi Diğer Yarım ailesi olaraktan 21. bölümü de ardımızda bıraktık çok şükür… Hem de ne bölümdü arkadaş, ateş ettiler resmen! :)
Poyraz’ı nikâh masasında bırakmış idik. Zeynep’i gören Poyraz, saf halinden sıyrılıp koşarak Zeynep’i yakalamaya çalıştı. Yakaladıysa da bir şeyleri değiştiremedi elbette. Lakin Zeynep’in ayakkabısının kırılan topuğunu gösterip “Ben nasıl yürüyeceğim şimdi, nasıl devam edeceğim yoluma?” diyerek ağlaması hem bizleri hem Meryem’i hem de Poyraz’ı yıkıp geçti tabüsü. :( O nasıl kırılan topuğu gösterip de, yıkılan hayallerinin altında kaldığını hissettirmektir Zeynep? :(
Bu bölüm Yamaç Telli ateş eden oyunculardandı. Beyaz atlı Prense taş çıkaran Kazuk 2 karakterimiz Tarık üst üste darbe alırken, Yamaç basamak basamak yükseldi adeta. Gerek Tarık’ın annesiyle konuştuğu sahnede olsun, gerekse babası Arif görünümlü Sedat’la yüzleşirken olsun alkışları toplarken yüreklerimizi dağlamayı da unutması hanisi. :( Hele hele babasına söylediği “Bu taş senden daha sıcak, bu toprak senden daha merhametli,” dediği sahne on numara beş yıldız kıvamındaydı! Tarık’ı en başından beri seviyordum lakin Yamaç kaynaklı ısınamama problemim vardı. Lakin geçtiğimiz bölümler adım adım karaktere ısındırırken bu bölümle birlikte resmen hissetmeye başladım karakteri. Tarık’ın annesine ve babasına olan kızgınlığından öte kırgınlığı taaa yüreğime işledi cancanlar. :(
Gerçekleri Tarık’tan sonra Nermin ablamız öğrenince soluğu Ecevit’i bilgilendirmekte buldu elbette. Meğersem bizim Arif görünümlü Sedat, Sedat çıkmasın mı? Bir de üstüne üstlük İlyas’ı vuran kişi olmasın mı? Bununla da kalmayıp Ecevit ve Meryem’i ayırmasın mı? Bitmediiiii, bununla da yetinmeyip Ecevit’i pıçaklamasın mı? İmdi yürek yırtıldı :((
Poyraz, Esin’in cadalozluklarına, atarına, yanaşma çalışmalarına, ailesinin baskısına dayanamadı ve attı Karadeniz’in asi çocuğunun tepesi!!! Benim için önemli olan senaryodur, karakterler ve oyuncular sonra gelir. Bu tezimi doğrulayan bir bölümle karşı karşıyaydık. Senaryodaki Poyraz sallantısı Poyraz’ın asfalyasının atmasıyla son bulunca Poyraz da Alican da geri geldi tabüsü. :) Poyraz’ın Zeynep’i kolundan tuttuğu gibi arabaya bindirmesi, bindirirken de eskisi gibi Emine’ye giydirmesi, Zeynep ve Poyraz atışmaları keyfimize keyif kattı. Yüzümüzde kocaman gülümseme, kulaklarımızın zarı yırtılma aşamasına gelse de neşemiz eski ritmine kavuştu. :D Edaa ablaa cansıınn, Alican Albayrak sen de ne güzel bir oyuncusun! Poyraz’ın o eski bıçkın hallerini ne de güzel geri getirdin öyle, silah tutukluk yapıyor gibiydi son bölümlerde neyse ki bu bölüm düzeldi de ateş ettin sen de. :)) Bu arada Zeynep’in arabada rahat durmaması sonucu elbette kazaya ramak kala Nayino arıza yaptı. İyi ki de yaptı, çok da güzel oldu. :D
Devran ve Afet aşkı da son gaz devam etti bölüm boyunca… Bizimkiler Zeynep hanımın istediği parayı denkleştirmekten vazgeçip gidip gün aldılar evlenmek için. :) Devran odundu filan ama elbette yapması gerekenleri de bilirdi. Ve bildi de… :) Dizlerinin üzerine çöküp evlenme teklifi edeceği sırada Afooşş dayanamadı ve ‘eveet’ diyerek kaptı yüzüğü tam sahne bitiyor derken. Miço elinde büyükçe bir kutuyla geldi ve Afoşşa uzatıldı kutu. İçinden şirin mi şirin, güzel mi güzel, beyaz mı beyaz gelinlik çıkınca Afoşş duygulandı biz de durur muyuz bizler de duygulandık elbette. :) Devran bir on numara beş yıldız da sanaaa! :))
EcMer severlerin arayıp da bulamadıkları sahneler bol bol mevcuttu efenim bölümde. :) Sedat’ın foyası ortaya çıkınca 20 yıllık hasret son buldu gibi gibi oldu. Meryem’in yüreğine bir yandan su serpilirken diğer yandan ayrı bir alevle yanmaya başladı ama olsundu, Ecevit umudunu hiç yitirmemişti ve dahası umudu yitmeyen Meryem yeni bir başlangıç yapabilecek güçteydi! Lakin Sedat limon sıktı işte birazcık. ://
Sedat iyice şizofrene bağlayıp önce İclal’in yakasına yapıştı, ardından da Meryem’i kaçırdı! Sayko herif bu yaptığını da ‘Ecevit gibi sevdalı olmasına’ bağladı! Önümüzdeki bölüm bu iş sonlanacak inşallah. Tarık’ın babasına açtığı soruşturma müsebbibi ile 20 yıllık iç yakan olay sonlanacak…
Öhöööm öhhhöömm… Esin cadusu Poyrazların eve kazuk çakmaya niyetlendiği sırada imdatlarına Devlet hala yetişti tabüsü… Bendeniz biliyorsunuz ki Sabri Efendi ve Devlet hala hikâyesine olur vermiyordum. Lakin bu bölüm Sabri Efendi öyle bir bakış attı ki, Devlet hala öyle bir utandı ki kızım Kırçiçeği sana nolii laa dedim. Bırak haa şu dikenliği de, çiçek haline geri dön. Sabri Efendi de mutlucuk olsun, sıcacık yemekler yesin, derdini paylaşabileceği, umudunu körükleyebilecek bir eşe sahip olsun dedim… Şeey cümlelerimi hemencecik bitirip Devlet halayı az buçuktan sevmeye başladığımı ve sanırım yaniisii emin olmamakla birlikte Devlet hala ile aralarında bir şeyler olmasını onayladığımı bildiririm. o_0
Nayino’nun rahatsızlığı geçmesine geçti lakin sevdalular barışsın diyerekten hastacık numarası yapmaya devam etti. Poyraz ve Zeynep, birbirlerine bağırmayı bırakmadan atışmaya ve yüzleşmeye devam ettiler. Poyraz “Ben senin için evlendim. Esin seni şikâyet edecekti. Mapus yatmayasın diye evlendim,” bla bla derken Zeynep beklediğimiz ve içimizin yağını eriten cevabı yapıştırdı “Bıraksaydın da şikâyet etseydi, ben göğsümü gere gere yatardım içerde, sevdiğim için yatıyorum derdim,” dedi ve ortamı terk-i diyar eyledi. Poyraz da peşinden elbette… Zeynep’in Poyraz’a taş attığında Poyraz’ın başına gelip kanadığını görünce içinin sızlaması, Poyraz’ın başına aldığı taş darbesine rağmen Zeynep’e yaklaşmaya devam etmesi ve Zeynep’in yere düşmesi… Zeynep ve Poyraz arasındaki bu karamsar olayları öyle güzel yere bağladılar ki senaristlerimiz, Poyraz’a olan kızgınlığım yerini sevgiye bıraktı. Zeynep’e olan üzüntüm ise yerini sevince bıraktı elbette biraz buruk bir sevinç ama şimdilik. Sonrasında sevincimizin tümden yerine geleceğine eminim. :)
Ne diyordum Zeynep ve Poyraz… Zeynep yere düşüp de kendi kalkmaya çalıştığında Poyraz’ın ”Bırakamam ceylan gözlüm,” demesi yürek dağlayan, burun sızlatan, az buçuk da göz dolduran cinstendi. Buzların çözüldüğü anda ise kilit cümleler şunlardı;
”Sen düşeceksin ben seni kaldıracağım. Bu hayatımız boyunca böyle olacak anladın mı beni? Ben de düştüm Zeynep… İnsanım ben kızım insaan insaaan… N’apacaksın? Bırakacak mısın elimi?” Haaa şöyle Poyraz dürüst ol, hata yaptığını kabul et canımızı ye. Yok Esin’in abilerinden korktum sevdiklerime zarar verecekler, yok Zeynep için evlendim bilmem ne vs. sebeplerle gelme… Düştün iştee asii çocuğumuz Karadeniz’in bıçkın delikanlısı Poyraz düştün ve öyle güzel düştüğünü kabul ettin ki biz o eli nasıl bırakalım? <3 <3 <3
Sevgili Yüksel Baltacı (Nayino’nun söz yazarı ve bestecisi) ve senaristlerimizden sevgili Eda Tezcan’ın ortaklaşa yazdıkları Kalbinin Yarısıyım türküsünü bizlere armağan ettiler bu gece. Ayrıca Yüksel abimiz konuk oyuncu olaraktan ve Nayino’muzu iyileştirmekle kalmayıp bizim keçi gibi inatçı olan iki aşığın barışmasına vesile olması bakımından ZeyPoy’cular için ayrı bir önem arz edecektir sanırım. :)) Teşekkür ediyoruz yüreği güzel insan, hem türkümüz için hem de dizimize ayrı bir tat kattığın için. ^__^
Tarık, babasının suçunu öğrendikten sonra çok üzüldü haliyle ve Meryemlerin kendisine hem haklı hem haksız davranışlarından ötürü kırılınca Esma ile olamayacağını düşünüp Kuş Yüreklisinin yüreğini burkan bir mektupla veda etti. :( Veda etti etmesine ama Kuş Yürekli Esma masalın sonunu bu şekilde bitirmek istemediği için düştü sevdiceğinin peşine… Kız Kulesi’yle önce sessiz sessiz dertleşen sonra da O’na veda etmeye kalkan Tarık’ı yakaladı ve ”Evlen benimle… Evlenelim,” dedi :) Bu diziyi sanırım bu yüzden daha çok seviyorum. :) Hiçbir ayrım gözetmeksizin davranışlar sergileniyor. İlk teklifi erkek ediyor, evlenme teklifini ise kız gerçekleştiriyor, yanisi insan ayrımı yapmadıkları gibi cinsiyet ayrımı da yapmıyorlar. Gel de kucaklama diziyi, gel de sevme, gel de ateeşş ediyorlaaar diye sevinme! :))
Esma ve Tarık zorlu yolda yürümeye başlamışlardı zaten. İlk adımı bir araya gelerek atlattılar. Haftaya düğünümüz vaaarr aaa cancanlaarr, Esma ve Tarık’ı evlendireceğiz inşallah :) İsteme merasimlerimiz fiyasko ile sonlanıyor olabilir lakiin düğünlerimiz gerçekleşecek gibi gibiii :))
- Zeynep hanım bu bölüm yürek sızlattı. Esma ve Zeynep’i hüzünlü bir şekilde görüp yanlarına gittiğinde mazide kalmış yürek sızısını paylaşırken gözlerimizi yaşla doldurdu. :( Sevdiği adamın bir başkasıyla evlendiğini, kendisinin ise eşini hiçbir zaman sevmediğini ve giderek yüreğinin katılaştığını anlatırken duygulandırdı. Tam ağlayacağız derken “Erkekler cahildir,” diyerek gülümsetti yanisi. :) Yine de Zeynep hanımı samimi bir şekilde başından geçenleri anlatırken görmek güzeldi bee!
- Mahşerin Dört Atlısı dedelerimiz pek görünmediler bu bölüm. Gençlerin dünyası o kadar hareketliydi ki, ihtiyar delikanlılarımıza sıra gelmedi. :) Yine de o dörtlüyü ekranda azıcık bile görmek nasıl mutlucuk ediyor beni anlatamam. :)
- Fark ettiyseniz eğer Esin cadusundan, sakızından hiç bahsetmedim… Kendisine sadece diyebileceğim şey tiiizz vakitteee dee geet dizimizden. Bir de eeen kocamanından nefret ve eeeen kayganından muz kabuğu diyorum!
- Bölümü elbette Yüksel Baltacı abimizin Kalbinin Yarısıyım türküsü eşliğinde yazdım lakin ilave olarak İrfan Seyhan& Özgür Babacan - Zeynep türküsünü dinlemeyi de ihmal etmedim. :) Rose’m sevgiler… :D
- Hacitt İsmet’in aşktan, sevdadan o kadar canının yanmasına rağmen yine de Tarık’a ve diğerlerine sevdalarıyla ilgili umut vermesi, desteğini esirgememesi sen ne güzel insansın İsmet dedirtiyor…
Kalbinizin yarısını bulmanız, kalplerinin diğer yarılarını bulanların da kıymetini bilmeleri duasıyla hoşçakalıın cancanlaar :)
Sevgilerimle
Kırçiçeği