Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
İyi Bir Hikâye Asıl Bittiğinde Başlar
Sezon: 1 Bölüm: 7

En sevdiğimdi, gitti ve bitti…

Bölüm bittikten sonra bu yazının başına geçtiğimde epey bir süre bir şey yazasım gelmedi açıkçası. Bir o kadar süre de oyalandım zaten. Final haberini aldığımdan beridir işin nasılını düşünüyordum, sahiden de olmadı. Bilenleri var, yabancı dizilerin artık derinine kadar girmiş birisi olarak yazdan beri özellikle beklediğim bir Türk dizisiydi Günahkâr. O yüzden veda edesim gelmiyor.  Reyting el vermedi ve bitiyor işte…

Dolayısıyla uzun uzadıya şu oldu ve bu oldu, şunlar dendi şeklinde bölümü açmaktansa daha da özet bir şeyler yazma planındayım. Girelim bakalım:

Saliha ve Ali Yusuf burun buruna arabalarını sürmüşlerdi. Kazayı yaptılar elbette ve hastanelik oldular. Sonuç: Ali Yusuf bir şekilde kurtuldu; olan Saliha’ya oldu. Kıza resmen reset atılmış. Hafıza başta olmak üzere bildiği her şey yok olmuş. Hop üç ay sonrası. Tuna-Ali Yusuf-Sado üçlüsü Saliha’yı bu yüzden saklamışlar. Şirket işlerinden ve olanlardan dolayı Aslıhan ve Gökhan de kızı arıyor.

Aradılar, herkesin peşine adam takmaya kadar aradılar ve bölüm sonunda üçüncü deneme ardından gayeye ulaşma gibi bir şey oldu. Saliha, henüz Aslıhan’ın olmasa da peşindekinin eline geçti. Bu bir. Orada kaldık. Saliha kaybolunca bulamayan Ali Yusuf, Aslıhan’ın kapısına dayandı ve başladı kadını boğmaya. Bu iki. Bu da kaldı. Üç ay atladık demiştim; Ali Yusuf, olanları anlayınca Ela ve Halil’le mesafe koymuş. Ela ve Halil’se evlenmişler; Halil de iki işte çalışıyormuş. Hayırlı işler. Bunlar da arayı düzeltemeden kaldılar. Etti üç.

Veda etmek istememem boştan değil, ama daha en güzel yerine gelmedim…

Gökhan’ı boşverelim diyorum. İsteği belliydi, o yolda gidiyordu ama bir halt olmadı. Kaldık öyle, bir bakıma iyi de oldu. Tuna ve o konuşurken babalarının bir sırrı olduğunu da söylendi ama kim bilir neydi? Hacer desen sanki iki bölüm önce oğlunu kızı yüzünden kaybeden o değilmiş gibi kızının evinde kraliçe misali etrafta dolanıyordu. Maksat torun sevgisi; hatta çocuğa ben senin anneannenim bile dediydi. Ama geçelim bu kadını…

Ali Yusuf, bölüm sırasında Saliha ortadan kaybolmadan önce karşısına ilk kez çıktı ve bir şey çaktırmadı. Ardından eski telefonunu bulan Saliha, Ali Yusuf ile resmini görünce onu tanıdığını düşünerek heyecanlandı. Fotoğrafın çekildiği yere gitti ve onu orada bulacağını anlayan Ali Yusuf karşısına çıkarak bu sefer kızın kalbini kırdı. Sado’nun da tavsiyesiyle kızı kendisinden uzaklaştırmak için… Vicdan muhasebesi sırasında kendini öldürme yolunda ilerleyen Ali Yusuf’u vazgeçiren Sado, hastaneden sonra kol kanat gerip sakladığı Saliha’dan baya baya hoşlanmaya başlamış. Ali Yusuf da anladı tabii, hatta hafiften hesap da sordu. Ama bu hoşlanma da böyle kaldı. Ne ala.

Allah mesut etsin… / Fotoğraf: Beklenen Kral

Gelelim son olarak Ali Yusuf’a. Bir intikam hikâyesiyle yola çıkmıştı; yedinci bölüme gelene kadar çok şey yaptı ama bir intikama kaymadı sanırım. Aslında istedi, bunun için de Saliha’yı kullanmak istedi ama işler istemediği bir noktaya varıverdi. Altıncı bölümün ne kadar harika olduğundan bahsetmiştim. İleride düşününce bu diziyi –vallahi duygulandım- bu bölümle hatırlayacağım. Altıda olanlarda gördük ki ilk kez gerçek anlamda yeni bir hayat ve Saliha’yla devam etmek istemişti. Yedide de arabanın içinde ölüme doğru giderken de ilk kez ‘günahkar’ olduğunu hissedebildim. Saliha yüzünden…

Normalde Saliha konusu da olmadı demiş olacaktım ama bu oldu. Ali Yusuf Aslıhan’ın odasına girip kadının boğazını ellerini dayamışken ve dizinin bitmesine çok az kala bir anda sahne değişimi yaşadık. Ali Yusuf, Arda ve Saliha beyazlar içinde bir yataktalar. Gayet mutlular. Dizi normal bir ömre sahip olsaydı istediğim son işte tam da böyle bir sondu işte. Pat diye değişmesi saçma kaçtı tabii ama mutlu da oldum. Benim kafamdaki resimde kusura bakmayın ama Aslıhan yoktu. Bencilliği ve hırsı, karakterindeki tutarsız değişiklikler derken istesem de bu halini savunamadım.

Bu işte bir tek Tuna ne olacak diye düşünüyordum, artık gerek kalmadı. Tabii son bölümle birlikte bir de Sado çıktıydı başımıza; aslında Sado-Saliha-Ali Yusuf üçgenini izlemesi de güzel olurdu ama ben melankoliye daha fazla bağlamadan gideyim en iyisi. Olan oldu, biten de bitti. Yedi haftalık süreçte bu işin içinde olan herkese her şey için teşekkürler efendim…

Not: Yazıdaki başlık Akilah Azra Kohen’in Çi adlı kitabının kapağındaki cümle. Başlığın fikir sahibi Makbule Kosif’e de teşekkür etmeden olmaz tabii.

YORUMLAR




BUNLAR DA VAR