Yaz’ın Öyküsü dizisinin hızla akıp giden bir senaryosu var. O izlemekten sıkıldığımız, iki sezon söylenemeyen sırların aksine Yaz’ın Öyküsü eteğindeki tüm taşları birden döküveren bir dizi. Zaten bölümü izleyenlerimiz ne demek istediğimi gayet iyi bilirler. O zaman ben lafı fazla uzatmadan karakterlerimize geçeyim. Zira bu bölüm için yazılacak çok şey var.
UMUT:
Sonradan öğrenmiş olmasına rağmen anneliği bizlere derinine kadar hissettiren güzelliğim. Geçen bölüm kızının en büyük acısında dışarıdan gelebilecek her türlü olumsuzluğa karşı kızını koruma içgüdünle seyretmiştik. Bu bölümdeyse baştan sona seni kızının yanında olan bir anne ve sevdiği adam karşısındaki mutlu bir kadın olarak izledik. Bölüm boyunca yüzümü güldürdüğün için sana buradan öpücükler öpücükler gönderiyorum. Bölüm başında Mert’in bizzat kendisinden duyduğun sır seni büyük şaşırttı. Şaşırttı şaşırtmasına ama aslında seni korkuttu. Doğu Aladağ’ın sana ve kızına yaşattıklarından sonra böyle bir durumun ortaya çıkması aslında senin tanıdığın Doğu Aladağ’ın nasıl tehlikeli bir adam olduğunu bir kez daha gösterdi böylece. Bu duruma karşı elbette kızını korumalıydın ve sen de öyle yaptın. Böyle bir sırrın ancak Mert tarafından Yaz’a söylenmesinin daha doğru olduğunu düşündün ve en susarak en doğru kararı verdin.
Güzelliğim Mert ve Tunç arasındaki gelgitlerin ya bitti ya da gerçekten çok iyi oynuyorsun. Mert’e karşı olan tavrın çok kesin ve alttan alta sert bir duruş. Başlardaki gelgitler nedeniyle sana az kızmamıştım ama şimdi bakıyorum da sana hiç kızacak bir nokta bulamıyorum. Kızına karşı korumacı, destekçi bir anne, sevdiği adama karşı güven veren bir aşıksın. Vallahi beybisi fazla mükemmel mi oldun ne? Aman aman fazla konuşup da nazar değdirmeyeyim size. Aman maşallah maşallah..tüüü tüüü diyelim ve bu aile yuvanıza kötülükler gelmesin.