Bu kışı puzzle yaparak geçirmeyi düşünüyordum. Vazgeçtim. Gerek kalmadı. Fargo bana yeter! Puzzle mı, o da ne? Ne kadar banal.

Bu bölümde de Bülent Ersoy'un süt banyosu yaptığı gibi, koyun kanında duş almak zorunda kalan Stavros bu başına gelenleri sorguluyor. Aslında herkes, geçtiğimiz bölüm peşinde olduğu olayı araştırmaya devam ediyor. Gus, Stavros'un öldürülen köpeğini araştırmak için giderken, evi gözetleyen tatlı ve soğukkanlı katilimiz Lorne'yi görüyor. Kedi olalı bir fare yakalamışçasına, ki korkaklığından daha önce Lorne'yi serbest bırakmıştı, kendisini paketleyip arabaya bindiriyor ama ödü bokuna karışmış bir vaziyette, tir tir titriyor. Korkuyorsan, tutuklama arkadaşım.



Diğer yandan Lester elindeki yarayı saklamaya çalışırken, kolundan olacak sanıyorum. Ama daha büyük bir problem edindi kendine. Tehdit. Hem de bizim süper ikili Mr.Wrench ve Mr.Numbers tarafından. Favori karakterlerim onlar benim. Lester muhteşem ikili tarafından öyle seri paketlendi ki, Jackie Chen filmlerinde bile böyle hız görmemişsinizdir. Arabanın bagajından kardeşini aradı kaçırıldım diye ama sonra geçtiğimiz bölüm cebine attığı elektro şok cihazını bulunca, farklı bir plan yaptı kendince. Ama işe de yaradı. İşitme engelli magandamız, buz üzerinde delik delmekle meşgulken, diğerini bir güzel bayıltıp, kaçtı. Adam pasif falan ama kendini beladan kurtarmakta oldukça kıvrak zekâlı. Ana yola çıkıp polise kendisini şehre götürmesini söyledi. Adam götürmeyince de yumruğu çakıp kendini tutuklattı. Tamam çok sıra dışı bir şey değil ama Lester gibi bir adam için olağanüstü bir davranış. Tırsaklıkta bir dünya markası olarak tanıdık çünkü kendisini. Ama bazen de kaçamazsın değil mi? Kaçamadı da. Kendini nezarete attırmayı başardı ama birbirleriyle kavga edip aynı kodese düşen Mr. Numbers ve Mr. Wrench'ten kurtulamadı.


Ve senin bir pislik olduğunu görüyor şekerim.

Lorne, Stavros'un evindeki muslukçuyu pet shop'tan arıyor. Biliyorum cümle biraz mantıksız ama olan bu. Muslukçu, Lorne'yi nereden tanıyor? Lorne, adamın pet Shop'ta olduğunu nereden biliyor. Ayrıca hiçbir halttan anlamayan ve kendisini kan tutan yeni şefimiz, gözüne gözlük almalı bence. Molly'nin dosyasında ki Lorne'yi gerçeğiyle benzetemedi! Bu adam beni hasta edecek. Ama Lorne ve Lester'ın işini kolaylaştırıyor orası kesin.

Lorne efsanevi bir şekilde usta tavırlarıyla iki şefe zokayı yutturdu ve sahte kimliğiyle uydurduğu hikâyeden, katilin kendisi olmadığına Gus hariç herkesi inandırdı. Gus canım hadi sen git bir şerçeler n’apıyor, yaralanmış mı diye bak. Ve Lorne, muslukçunun arabasıyla semaya uzanır sen de öyle bakarsın. Lorne'nin muslukçu adama pet shoptan ne aldırdığını daha sonra anlıyoruz. Çekirgeler! Stavro'nun deposuna karıştırdığı kan yetmemiş, şimdide onu can evinden vuruyor. Mağazasına yüzlerce çekirge bırakarak. Üstüne birde telefon edip, 1 milyon dolar para istedi. Dizinin en başında gördüğümüz, Stavro'nun fakir günlerinin acısı pare pare çıkacak belli oldu. Bakalım haftaya Lester ve Stavros'u neler bekliyor?