Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
Bir düğün, bir kavuşma, bir ayrılık
Sezon: 3 Bölüm: 74

Ben sensiz yapamam Reyhan…

Haftalardır kurdeşen dökerek beklediğim Beni Böyle Sev bölümü olan Mazhar ile Sevinç’in düğün bölümü nihayet geldi. Yani bilmiyorum, bu Sevinç’i bir ben mi sevmiyorum ama Üzünç olmasına hiç üzülmüyorum kendisinin. Bu bölüme gelene kadar da düğünün olmaması için ettiğim duaların haddi hesabı yoktur. Sevemiyorum yani zorla mı? Değil.

Geçtiğimiz hafta bölümü en son Zeyno’nun kaçırılmasıyla, bir de Eda ile Nail’in afişe olmasıyla bırakmıştık. Bölümün yarısı boyunca Zeyno’nun kaçma planlarıyla karşı karşıyaydık. Zeyno ve belalısı Sinan tam bir ikili olmuşlar. Üzgünüm ama kaçırılması öyle çok derinden etkilemedi beni. İşin garibi; Tolga da kan davalı olduğu adamın kızıyla evli olduğu halde hiç tereddütsüz basıp Antalya’ya gitmeye kalktı. Tahir’i görünce köşe bucak saklanan Tolga, şimdi gözünü kırpmadan adamların evini basmaya gidiyor. Uçmayınız efendim rica ederim. Neyse sonuç olarak Zeyno’nun kurtulma planlarından polise seslenmesi işe yaradı da kurtuldu.

Sevinç’in Reyhan’ı Sabri’yle tanıştırmaya çalışması bir de üstüne Mazhar’ın “Senin yüzünden ilk kez yalan söyledim Sevinç’e, “ diyerek onu suçlaması, Reyhan’ın canını epey sıktı. Haklı olarak bazı sitemlerde bulundu. Ne yalan söyleyeyim, ben Mazhar’ın bu kadar korkak olduğunu tahmin etmezdim. Göğsünü gere gere Reyhan’la orada çalışmaya devam edeceğini düşünürdüm. Yanılttı beni.

Reho haklı dağılın!

Bu gerginliğin ardından Fahriye’nin hala “Doğrucu Davut”luk yapması can sıkıcıydı. Evet, biliyoruz Fahriye abla o, herkesin derdini dinleyen ve her zaman en doğrusu neyse onu söyleyen Fahrişkomuz. Ama işte bazen insanın gerçekten koşulsuz, her kararında, yanlış da olsa arkasında duran bir dosta ihtiyacı oluyor o durumlarda biraz ılımlı davranmak en iyisi bence. Reyhan da yaşanan gerginliklerin üst üste gelmesiyle birlikte bütün sinirini Fahriye’den çıkardı.

Dostluk zor iş vesselam…

Reyhan cephesinde bunlar olurken, Melda, Ayşem ve Ömer’e büyük bir sürpriz hazırlamış. “Güpegündüz, bu sofra. Hayrola?” dediysem de Melda’ya bir an olsun güvenmek geçti içimden. Yazık dedim, aile olmak istiyor dedim. Ama tabii ki Melda art niyetini, asıl derdinin Ömer olduğunu hemen gösterdi. Yemekte gelen haberle Ayşem, sadece borçlardan değil de Melda’dan da kurtulmanın sevincini yaşadı.

@betulklksm ye teşekkürler. Okadar güzeldi ki bu caps paylaşmadan edemedim :)

Reyhan’ın eve gelmesiyle Ayşem’in gündemi hemen değişti. Tıpkı eski günlerdeki gibi oturup dertleşen Ayşem ve Reyhan’ı kalbimin en derinine saklıyorum. Aman değişmeyin kızlarım siz. Ayşem’in Reyhan’ın üzülmesine çare olarak, düğünü iptal etme fikri beni benden aldı. Geçtiğimiz haftalarda tam da buna isyan ediyordum. Sen ne tatlısın boncuk göz. 

Ayşem: İptal ediyorum desem, burada evlenemezsiniz desem. Sen benim arkadaşımsın ve burada böyle üzülüyorsun, ben ne yapayım Reyhan?

Ayşem ve Reyhan’ın içinden çıkamadığı konuya Eda hala gelip müdahale etti. Kriz yönetiminde kontrolü ele alan Eda hala, Reyhan’ın o yemeğe gitmesi gerektiğini söyledi. Reyhan hazırlandı, en güzel haliyle o yemeğe gitti ve gerisini buyurun fotoğraflar anlatsın bize;

Reyhan içeri girince Mazhar, Sevinç ve Sabri. (TEMSİLİ DEĞİL)

Ve Reyhan…

Maviler pek mi yakışmış pek mi güzel olmuş, yüzüne bir renk mi gelmiş Reyhan’ımın? Hadi bakalım “hodri meydan“ diyerek geldi Reyhan yemeğe. En çok da Sevinç’in yüzünün aldığı ifadeye eğlendim. Durun durun, daha yeni başlıyoruz. Yemekte Sabri, tanışma amaçlı geldiğini düşündüğü Reyhan’ı sorguya çekmeye başladı. Mazhar da kıskançlığından her lafa atladı. Reyhan’ın kaza gelini olmasından tutun da eski günlere dair ne varsa konuşulmaya başlandı sofrada. Konu eskilerden açılınca ortam biraz gerildi tabi. Reyhan da gerginliği daha fazla sürdürmemek için kalkmak isteyince olanlar oldu. Sabri, Reyhan’ın bileğinden tutup oturtmaya çalışınca Mazhar bir bardak suyu geçirdi suratının ortasına. Reyhan’ın kalkıp gitmesiyle hoopp Mazhar da peşinden. Sonra da Sevinç kakalak gibi kaldı öyle masada. Nasıl eğlendim anlatamam.

Aaa Mazhar mı gitti? Sen daha dur Üzünç’cüm bu başlangıç :)

Mazhar, Reyhan’ın arkasından yardırıp gidince mecbur iki çift laf etmek zorunda kaldı. Yine adam akıllı konuşmayı beceremedi o ayrı. Reyhan’ın yüzü bu konuda hiç gülmedi. Ne zaman mühim bir mesele konuşulacak olsa karşısındaki hep konuyu çeviren kişi oluyor en başından beri. Eskiden Nezih yapardı bunu, artık sıra Mazhar da. Neden böyle yaptığını bilmeyen Mazhar’a cevabım şu: Âşıksın canım ondan olmasın sakın? Reyhan her zaman ki gibi beklediği cevabı alamayarak ayrıldı oradan. Ama bu sefer işler beklediğimden farklı gelişti. Mazhar, verdiği sözün arkasına sığınarak en kolayı olan Sevinç’le evlenmeyi kabul ederken, Reyhan bir saniye bile düşünmeden her zaman ki açık sözlülüğüyle her şeyi anlattı Sevinç’e. Mazhar’ı ne kadar sevdiğini, onun için ne anlam ifade ettiğini ama onunla rekabet halinde olmadığını… İçinden geçen her şeyi. Tabii bu sırada Mazhar da içeride olduğundan her şeyi duydu, bir kez daha yıkıldı.

Reyhan: “Benim sevdiğim öldü biliyorsundur belki? İşte o ölmeden iki gün önce bana demişti ki; “Sana ömür boyu sürecek bir mutluluk borçluyum.” Sonra da dönmemek üzere gitti. Meğer o bahsettiği mutluluk Mazhar’mış… Ve ben sırf korktuğum için o mutluluğu kaybettim. Çok büyük bir hata yaptım, gittim. Şimdi çok geç, o seni seçti. İşte bu yüzden sen kazandın, zaferini doya doya yaşayabilirsin. Ama lütfen sende yenilgimi onurumla hazmedebilmem için bana izin ver olur mu?”

Düğün günü geldi çattı, herkeste bir telaş bir hazırlık. Ayşem’le Ömer de öyle güzeller ki insanın baktıkça bakası geliyor.

Çok mu çok güzelsiniz?

Herkes düğün telaşındayken Tarık da kendi derdine düştü. Haftalardır ciddiyim de ciddiyim diye ortalıkta dolaşan Tarık’ın, meğer ciddiyet anlayışı evlilikmiş. Bu yaştaki çocuklara, “ciddiyet” deyince akla evlilik gelmesi gerektiğini kim söyledi Allah aşkına ya? Neyse ki Zeyno gayet ciddi(!) bir kız olduğu için daha önce evlendi.

Tarık’cım üzgünüm tatlım ama yine gol değil :)

“Reyhan’ın konuşması üzerine o düğün nasıl olur,” diyordum. Hep “Bir şey olsa da vazgeçse,” diyordum. Hiç umudum yoktu. Melda’nın verdiği haberle “Belki” dedim, “Kırk yılın başında bir işe yarar da Mazhar’la Reyhan’ı kavuşturur,” dedim ama olmadı. Menteş’le yaptığı iş birliği tutmayınca o plan da suya battı. Her şey hazır, tam düğün saati geldi derken büyük kavuşma gerçekleşti. Haluk abinin de söylediği gibi; o büyük patlama sonunda oldu. Reyhan’la Mazhar’ın kavuşmasına hıçkıra hıçkıra ağlamayan bizden değildir. Gerçekten uzun zamandır böyle duygulu bir kavuşma izlememiştim. Gecenin 2’sinde diziyi izleyip, sabaha kadar oturup ağlamış biri olarak bu sahneyi psikolojinizin daha müsait olduğu zamanlar da izlemenizi tavsiye ediyorum.

Mazhar ”Ben sensiz yapamam, ben başkasıyla olamam Reyhan!“ İçimizi dağladınız be :’(

MAZHAAARRR ?????????

Öhöm! Neyse, bu duygulu anların tek mutlu edici yanı Sevinç’in görmesi oldu. Hayırlısıyla bir düğünü daha iptal ettik galiba. Darısı diğer kavuşamayanlara…

Bölüm sonu eğlencesi olarak hüznümüzü biraz dağıtmak için aşağıya bugünün set fotoğrafını bırakıyorum. Tüm Zeynep Çamcı ve Beni Böyle Sev hayranlarına gelsin.

Dj Çamcı :)

75.bölüm tahminlerinizi yoruma veya twitterda @EkranellaBBS hesabına beklerim. Haftaya görüşmek üzere, sevgiyle kalın! :)

YORUMLAR




BUNLAR DA VAR