Doğru bir bedende doğup yanlış bir evde büyüyen, oradan oraya savrulan, savurulurken annesini kaybeden, nereye ait olup nereye sığınacağını hiç bilemeyen Cansu.  Cansu, sonunda uyandı. Deniz’e kulak verdi ve gözlerini açtı. Ölümün kıyısından yaşamın baharına ulaştı.

Lüks bir hastanenin özel süitinde balonlar, cupcake’ler, çiçekler, fotoğrafçılar, dostlar arasında doğmuş olabilirsin. Tarlada, tuvalette,  evde, ambulansta, tesadüfen farklı bir şehirde doğmuş olabilirsin. Sen doğarsın bir adam mutlu olur. Bazen bir kadın kahrolur. Bazen sevinmesi gereken bir adam senden haberdar bile olmaz. Doğum seni özne alarak, kurulan cümleler topluluğu. Ama ölüm. Ölüm öyle mi? Ölüm bir nokta. Ölümü kutsallaştıran şeyse ‘herkesi birbirine eşitlemesi’. Bu çok derin, hayret verici ve muhteşem bir ayrıntı. Hazal ve Cansu’yu eşitleyen şey de Cansu’nun ölüm döşeğinde oluşu oldu. Şimdi ikisi de aynı noktada, ölümün ihtimali ikisini birbirine nihayet eşitledi.  

Ayol Maide de kendine gün arkadaşı buldu zaar. Yok ıspanaklı böreği, yok sahanda yumurtası. Asuman’ı azcık daraltsa da kendisi çok eğleniyor. Böyle tipleri çok seviyorum. Tehlikeli gibi ama normalmiş gibi yapan deli de gibi. Asuman azıcık korkuyor ama çokca da şaşırıyor. Dinsiz meets imansız. Hadi bakalım ortaklık kuruldu. Asuman da dünden razıydı zaten. Kadife sabahlıklı Dilara’mıza kimbilir daha ne kumpaslar kurucaksınız sinsi yılansılar.

Cihan, Sema’nın gazıyla Harun’un şirketlerinde bug bulmuş gibi seviniyor. Güya Harun’un paravan şirketleri Romanya mafyasının kara parasını aklıyormuş. Cihan da Sema’dan aldığı yetkiye dayanarak Dilara’yı Harun’a karşı doldurdu da doldurdu. Gerçi şirket mirket muhabbetine girmeden zaten Asuman-Harun şüphesi konuyu ayrılığa getirdi. Burada Cihan’ın Dilara’ya çok bariz bir şekilde meylinin olduğunu düşünüyorum. Kadını iki sezondur yerin dibine sokup çıkardıktan sonra neden bu kadar Dilara’cı oldu derseniz, bazı adamlar yalnız kalmaya dayanamıyorlar sanırım. Hele ki o kişi Cihan’sa başkasının üzerinde tahakküm kuramadığı hayatı hayattan saymıyor bile olabilir. Şimdi hayatını zehir edebileceği bir kadın yok etrafında, hemmen Dilara’ya sardı.

Dilara kendi problemleriyle o kadar meşgul ki Harun’u bir türlü göremiyor. Cihan’ın onu Harun’a karşı kışkırttığının da farkında değil. Cihan zehri verdi, Asuman’sa son darbeyi vurdu. Harun’un üzerine kayıtlı hattan sevgiliymiş gibi yazışmalarını Dilara’ya bir şekilde göstermeyi başardı. Dilara da zaten dünden mi razıydı artık ben bilemiyorum ama sonunda ağzının ucuna gelip gelip söyleyemediği şeyi söyledi ve ayrılalım dedi. Harun garibim, artık savaşmaktan yorulmuş. Tamam dedi, ben giderim dedi, sizin düzeniniz bozulmasın dedi; aldı ceketini ve gitti. Valla ben forever Harun’cuyum. İster gerçekten kara para aklasın, ister uyuşturucu satıp çoluk çocuğu kötü yola düşürsün.  Bir de Cihan Beyler şaşırdı; Harun nasıl olmuş da Alaz’ı almadan sessiz sedasız gitmişmiş. Herkes senin gibi canavar mı acaba? Bir de Dilara’yı saklayacakmış, koruyacakmış; Harun’un ne yapacağı belli olmazmış. İki güne kalmaz başka sevgili bulup yine Dilara’yı ‘paspas’ edeceksin, allah aşkına git ötede oyna.

Valla doğruya doğru, Dilara Cihan’ın; Harun ise Maide’nin gazına gelip gelip birbirlerini yiyecekler şimdi sezon sonuna kadar; demişti dersiniz. Şimdiden başladılar bile, ve Harun Dilara’ya acaip bilenmiş durumda.