Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
Artık arkadaş kalmak istemiyorum da ne demek?
Sezon: 6 Bölüm: 6


Bu cümle bana biraz dokundu.

Bir The Vampire Diaries bölümünden daha merhabalar. Bu haftanın içeride ve dışarıda gündemi yoğun olduğundan muhabbeti içeride yaparım misali giriyorum direk konuya. Efendim, öncelikle gelelim giriş öncesi açıklamalara:

1) Üç gün kadar önce People Choice Ödülleri’nin adaylıkları açıklandı. The Vampire Diaries de toplamda beş adaylık almış durumda. Dilerseniz TV de dahil, sinema ve müzik dalında adaylara şuradan oy kullanabilirsiniz. TVD’nin geçtiğimiz törende iki ödül kazandığı ödüllerin bu seneki ayağı 7 Ocak’ta dağıtılacak.

2) Oyuncu grubu bu hafta içinde katıldığı bir panelde TVD için yedinci sezonu yapmayı düşündüklerini açıklamış. (Geçtiğimiz bölümün sonunda bu sezon bitmesini ister misiniz diye soran aklımı sevsinler.) Tabii bu resmi bir onay değil. Oyuncu ve senarist kısmının niyetli olduğunun resmisi gibi. Kanal sezon sonuna doğru reytinglerde sakatlık olmazsa resmi bir açıklamada bulunup devamını ister. Bu haber bizi başka bir şeye götürmüş oldu:



Geçtiğimiz yaz üç başrolden ikisinin yedinci sezon için anlaşma yapıp birisinin hala yapmadığı haberi ayyuka çıkmıştı. Kim olduğu meçhul. Yeni sezon spekülasyonlarını pas geçince bu da hortlayıverdi. Sinema kariyerine ağırlık vermeye başlayan Nina mı, adını taşıyan yardım vakfıyla daha çok ilgilenmek istediği söylenen Ian mı, yoksa yeni bir karakter oynamaya hazır olduğunu açıklayan Paul mu? Gerçi Paul’un o panelde “TVD’nin hikâyesinin yediden daha fazla gideceğini düşünmüyorum. Daha anlatacak ne var ki?” başlıklı bir açıklaması da var. Bir de eski sevgili Ian ve Nina’nın arada hortlayan karşılıklı oynama rahatsızlığı haberleri.

Paul bölüm yönetmenliği yapacağını Instagram üzerinden bu resimle açıkladı.


3) Biz bu hafta altıyı izledik ama TVD kaçı çekiyor biliyor musunuz? 11. Bunu da biliyorum, çünkü bölümü yöneten kişi dizinin Stefan’ı Paul Wesley. Pazartesi günü çekimlere başladılar, şimdiye yarıyı geçmişlerdir, hatta belki de bitirmişlerdir. Paul daha önce geçen sezonun 18. bölümünü de yöneterek yönetmenliğe adımını atmıştı.

4) Amerikan ulusal kanal dizilerinin sezon ortası arası vermesinin zamanı gelmek üzere. 8-17 Aralık tarihleri arasında da The CW dizileri sezon arasına girecekler. TVD için de 11 Aralık Prş. bölümü ile araya giriş var. Dönüş Ocak’ta. Paul’un yöneteceği 11. bölümün yayını da Ocak’ta.

5) TVD’nin spin-offu The Originals malumunuz. Bir ara TVD’de de yer alan rahmetli Kol karakteri üzerine dört bölümlük bir web dizisi hazırlanmış. Dizi, 1914 yılında Kol etrafında geçecek ve 10 Kasım’da yayınlanmaya başlayıp, 8 Aralık’ta sona erecekmiş.

Biraz çenem düştü sanıyorum, bölüm yorumunun sürümünden çalarım artık.

image

Geçtiğimiz haftayı Damon’un geri dönüşüyle kapatmıştık, oradan alıp yürüdük. Sağ olsunlar hiç süründürmeden dakikasında herkes Damon’ın dönüp Bonnie’nin dönmediğini öğrendi. Tabii ki tam hikâye olmaksızın. O kısım şimdilik sadece Stefan ve Damon arasında duruyor; yanlış hatırlamıyorsam Alaric de bilmiyor. İlk bölüm için iyi tercih olmuş ama bunu saklayarak Bonnie’yi kurtarma işine nasıl dalacaklar merak etmedim değil.

Karakterler üzerinden açayım diyorum:

Elena: Elbette bir numarada. Bölümün sonuna kadar karşısına çıkmak istemedi Damon’ın, kapısına geldiği anda odadan kaçtı hatta. Damon’ı hatırlamama kararının arkasında olsa da izlediğimiz şey dizi olduğundan öyle ya da böyle tereddütte düşüverdi. Dmaon’ın kaçırılmasıyla hafızası konusunda kıvama geldi derken olanlardan sonra her şey yalan oldu tabii. Bence böylesi de daha iyi oldu.

Daha önceki yazıda demiştim, Elena’nın Damon’a bu haliyle yeniden aşık olacağını düşünüyorum. Bir de kaynatmadan Liam konusunu çözersek tam olur. Jo performansı biraz komikti.

Tam bir eski sevgili profili.

Damon: “Ben bunun için mi döndüm?” – Ağzından çıkan en doğru laf bu olsa gerek. Kız arkadaşın seninle ilgili güzel hiçbir şey hatırlamasın. İlk bölümden vampir avcısının teki tarafından kaçırıl. Bonnie’yi özlüyor ol. Tekrar ediyorum, bir vakitler zerre hoşlanmadığın Bonnie’yi özlüyor ol. 1994 hayatı daha mı güzeldi ne? Tamam sıkıcıydı ama en azından daha sessizdi.

Öyle ya da böyle Elena’nın yanında bitecek de şöyle en azından iki bölüm daha sürünsek olmaz mı sayın seyirciler?

Stefan: Kardeşinden vazgeçtiği için neredeyse herkesle arası bozulan Stefan için tam bir ‘neredeyse’ herkesle arayı düzeltme bölümü oldu. (Malum konuyu kız tarafında açacağım.) Damon için dert ortağı ve sırdaş oldu; yetmedi Damon ve vampir avcısına yem ettiği Enzo’nun hayatını Mystic Falls sınırını ‘geçmek’ suretiyle kurtardı. Alaric ile onun da Damon’dan vazgeçtiğine dair bir konuşma yapıverdi.

Sonuçta kazançlı çıkmış mı oldu tartışılır ama ilerleme ilerlemedir.

image

Alaric: Bölümde başına gelenlerde bir dünya markası olmayı başaran oydu herhalde. Önce Elena’ya hafızasını o istemedikçe geri getirmeyeceği sözünü verdi. Sonra Damon’la ‘tatlı’ bir yüzleşme yaşadı. Üstüne Damon’ı kurtarmak için uğraşırken adam Mystic Falls sınırını geçiverdi ve ölümden döndü. Yetmedi insan oldu!

Ben bu insana dönüşmede kökeninin orijinal vampirlikten gelmesinin etkili olduğunu düşünüyorum. Normal vampir olsaydı Jo, Alaric’i kurtaramazdı herhalde. Böylece Elena’nın hatıralarını geri alma şansı da yok olmuş oldu. Alaric’in orijinalimsi vampirliği birkaç noktada işe yarıyordu. Bakalım bunsuz ve kendisi insanken nasıl bir hayat yaşayacak? Bir de şu Jo ile ikili olma konusunu bence güzel yürüyorlar, direkten dönmeleri biraz baymadı değil ama o konuya devam edelim.

Matt: Özellikle dikkat ettim, yüzük parmağında. Bu da bir şeydir. Alaric’in insan olmasıyla artık tek insan değil; içerideki köstebek olduğundan da tehlikeli bir pozisyonu var denilebilir. Bir de Sarah mevzusu var tabii, bu bölümdeki ‘etkileşimlerinden’ memnun kaldım. Matt’in Salvatore konuşmasına katıldığımı belirtmeden geçemeyeceğim.

Laf aramızda o sınırı biraz daha geçemeseler ben dert edinmem.

image

Caroline: En performansı yerinde karakter de Caroline olsa gerek. Bölüm sonu, girişte yer alan lafı bile yetti. Her şeye rağmen Enzo’yu kurtarmak için uğraştı. Bu sırada Matt’in Sarah desteğiyle fark edip uyarmasıyla Ivy yüzünden (zincire bak yahu) Tripp’in kendisinin vampir olduğunu öğrendiğini de öğrendi. Bunların üstüne Damon’ı kurtarmak için diğerleriyle birlikte çalıştı. Yetmedi Stefan ile uğraştı. Nihayetinde de patladı…

Ayrıca bu bahsettiğimiz Ivy’nin ‘hoşlaştığı’ adamın eski sevgilisi olduğu ve ‘bakması’ için ‘hoşlaştığı’ adamın üstüne bıraktığını tekrar hatırlatmak lazım. Bir de üstüne bu ‘hoşlaştığı’ adamın tutup ‘arkadaş kalabilme’ yollarını araması durumu var. Hayır, Stefan’ın bilmediği bir durum da yok ki ortada. Yok saymaya çalışırken çatlayacak ya da bu adamın çalışmaya devam ederken ben çatlayacağım. Eh, şu zamana kadar sürekli Caroline Stefan’ın etrafındaydı. Azıcık da tersini izleyelim.

Dizinin sezon arasına girmeden ikisinin en azından barıştırmasını talep ediyorum. Papağan gibi tekrarladığım sevgililik müessesini artık sabır moduna aldım, öyle bekliyorum. Ama vallahi ikisini izlemesi hala zevkli. Müzik eşliğinde izlediğimiz Elena-Damon sahnelerinde bana hala bir kıyılma gelmiyor değil…

image

Jo: Bölümün en şaşırtıcı karakteri de kendisiydi. Nihayet kadını gözümüze sokmalarının meyvesini aldık. Elena’nın hafif beceriksiz yaptığı mine kontrolünden sonra ortaya çıktı ki kadın meğerse cadıymış. Ben cadıların yanlarındaki vampirleri kolayca fark edebildiğini sanıyordum. Bunlarınki sanki biraz uzun sürdü.

Nasılına şaşırmadım değil ama Alaric’in hayatını da kurtardı. Bu ikisinin vampirlik döneminde sevgili olmasının peşini bıraktım sayılırdı da insan halini düşünerek yeniden göz önüne almaya karar verdim. Hala iyi olacağı kanaatindeyim.

Jeremy: Hala depresyonda; tek düşündüğü Bonnie ve bütün konulardan uzak. Kalsın bu böyle, elleşmeyelim.

Tyler, Liv, Luke, Bonnie, Liam: Bu bölüm yoktular. Unutmayalım ama şimdilik geçelim.

image

Stefan’ın Tripp’e karşı kimliğinin hala ortaya çıkmaması çok zevk verici bir durum. Bu durum Matt’e de yarayabilir. Yalnız bu bölümde Ivy’yi çok saçma sapan bir şekilde harcamış olmadılar mı ya? Yani benim gülmem geldi de, bilemedim orasını.

Bir de mümkünse Sarah konusunu biraz daha hızlı ilerletsek? Ne bileyim, en azından Stefan, Damon, Elena üçlüsünden birisi bu kız kimdir necidir öğrense? En son Sarah her şeyi biliyorda kaldılar, devamı gelemedi. Gerçi kız oturmuş hayvan kazalarını araştırıyor, o da başka bir nokta.

Bir de Enzo var. Bu bölümün çoğunda tutsaktı, az daha ölüyordu falan ama yırttı tabii ki. Damon’ın geleceğinde de haliyle kendisini görüyorum. Gerçi adamın tek sevdiğim kısmı Damon’a olan bağı ve ikisinin arkadaşlığı sanırım. Aaron Whitmore tarzı katliam yapmadıkça eğlenmelerine itirazım da yok. Mümkünse Caroline’dan ve Stefan’dan uzak bir hayatı olsun. Tabii ki ölse de olur.

Sanıyorum bu kadardı. Baktım ama bu sefer unuttuğum bir şey gelmedi aklıma. Haftaya yeni bölüm gelince ben de elbet bir ara geri gelirim. Öptüm, bye.

image

Dursun burada, kayıtlara geçmiş olur.

YORUMLAR




BUNLAR DA VAR